İbrâhim Bin Şeybân

İbrâhim Bin Şeybân

"Nefsime muhalefet etmek için, doyasıya çorba içmeyeceğime söz vermiştim. Şam'da bulunuyordum. Bir gün, bir tabak çorba getirdiler. Çorbayı içtim ve çarşıya çıktım. Bir dükkânın önünde içki küpleri gördüm. Dükkân sahibi, 'Bu içki küplerine niçin bakıyorsunuz?' deyince, ona nasihat vermeye karar verdim. Önce küplerden içkiyi yere boşaltmaya başladım. Beni, devletin bu işle vazifeli memuru sandığı için bir şey diyemedi. Nasihat vermeye başlayınca beni tanıdı. Elindeki değnekle vurmaya başladı. O sırada, oradan geçmekte olan Abdullah Magribi hazretleri aramıza girip, o kimseyi teskin etti. Bana dönerek 'Niçin sana vurdu?' diye sordu. Ben de, 'Doyasıya yediğim bir mercimek çorbasına karşılık, yirmi kadar sopa vurdu' deyince, 'Geçmiş olsun, yine ucuz kurtuldun' dedi."

Yine buyurdu ki:

"Allahü teâlâ, Müslümanlara âhirette vereceklerine karşılık olmak üzere, dünyâda iki şeyi ihsân etmiştir. Bunlardan birincisi; Cennete bedel olması için câmilerde bulunmak. İkincisi; Allahü teâlânın didârına karşılık, mü'minlerin yüzlerine muhabbetle bakmak."

Oğluna nasihatinde, "Helal yemek ye, fakirlere ve gariplere, hizmet etme imkânı bulduğun herkese hizmette fark gözetme. Bu husûsta herkesi kendinden üstün bil."

"Allahü teâlâ, insanlara ihlâsı anlatıp, kendisi tatbik etmeyen kimsenin perdesini, herkesin arasında yırtar ve onun içyüzünü meydana çıkarır."

"Sefil (aşağılık) kimse, Allahtan korkmayan ve O'na âsi olandır. Yine en sefil kimse, her şeyi bedel ile, karşılık ile veren, verdiği her şeyden menfaat bekleyen ve verdiğini başa kakan kimsedir."

BÜYÜKLERE KARŞI EDEP!..

"Büyüklere karşı edebi, saygıyı terk eden kimse, kendisini insanlar arasında rezil edecek iddialara kapılır."

"Evliyâlık yolunda bulunan bir kimsenin gerilemesine, hattâ helakine sebeb olan şey, dünyâ ehlinin hâline meyletmesidir."

Babasından rivâyetle buyurdu ki: "Zâhiri edebler için, ilim öğren. Bâtıni edebler için de, vera ve takvâ (haram ve şüphelilerden sakınmak) ile amel eyle. Seni Allahü teâlâdan uzaklaştıran her şeyden uzak dur."

İlimleriyle Dalâlete Düşen Kimseler!

Vehbi Tülek

Yaşayan Maşuktur, âşık Bir Ölüdür

Vehbi Tülek

Kalan Günlerinin Kıymetini Bil

Vehbi Tülek

Tamah Eden, Dâimâ Sıkıntı Içinde Yaşar!

Vehbi Tülek

İmândan Güzel Bir Nîmet Yoktur

Vehbi Tülek