Kisrâ, Şîreviyye Ve Yemen Vâlisi Bâzan
"EY KİSRÂ! İMAN ET!.."Abdüllah bin Huzâfe yanından çıkınca Kisrâ, adamlarını çağırıp, "Bundan sonra benim yanıma Arablardan hiç kimsenin girmesine izin vermeyiniz" diye tenbih ederek odasına çekildi. Oraya hiç kimse giremezdi. Bir de baktı ki odasında bir Arab duruyor! Elinde bir sopa tutuyordu. "Ey Kisrâ! Allahü teâlâ halkı hak dine da'vet eden bir Peygamber gönderdi, imân et!" dedi. Kisrâ "Hele bugün git de sonra" dedi. Kisrâ adamlarını çağırıp, "Ben size sıkı sıkı tembih ettiğim hâlde, niçin benim odama bir Arab'ın girmesine izin verdiniz?" diyerek hepsini öldürttü. Halbuki onların bu işten hiç haberleri yoktu...
Kisrâ, Resûlullah efendimizin da'vet mektûbunu yırttıkdan sonra, Yemen'deki nâibi [vâlisi] Bâzan'a bir mektûb yazıp, "O tarafta bir şahsın peygamberlik da'vâsında bulunduğunu haber aldık. Derhâl iki âlim gönderip, onun hâlini araştırsınlar. Mümkünse yakalattırıp bana ulaştır!" diye emr verdi. Bâzan iki kişi gönderdi. Medine'ye varıp, Resûlullahın "sallallahü aleyhi ve sellem" huzûruna çıktılar. "Melik Kisrâ, Bâzan'a mektûb yazmış, seni huzûruna çağırıyor" dediler. Resûlullah efendimiz tebessüm etti ve onları Müslümân olmaya da'vet etti. O iki kişi, "Yâ Muhammed, Kisrâ'nın emrine uy. Eğer kendi isteğinle gidersen, Bâzan senin için bir mektûb yazar da, sana fâideli olur. Eğer gitmezsen Kisrâ'nın nasıl bir kimse olduğunu biliyorsun. Seni ve kavmini helâk ve mülkünü harâb eder" dediler. Resûlullah efendimiz, onlara bugün gidin, yârın gelin, dedi. Ertesi gün huzûruna geldiler. Resûlullah onlara şöyle buyurdu:
"O, ALLAH'IN RESULÜDÜR!"
"Gidin sâhibinize söyleyin. Rabbim bana bildirdi ki, sizin melikiniz Kisrâ'yı dün gece oğlu öldürdü! Eğer, Bâzan imân edip, İslâmı kabûl ederse, hâlen elinde bulunan mülkü yine ona bırakayım! Allahü teâlâ onun mülkünü parça parça edecek!"
Resûlullahın bu sözlerini Bâzan'a ilettiler. Bâzan "Eğer sözü doğru çıkarsa muhakkak o Allahın resûlüdür" dedi. O sırada bir elçi gelip, Kisrâ'nın oğlu Şireviyye tarafından öldürüldüğünü söyledi. Bâzan bütün âilesiyle birlikte Resûlullahın huzûrunda imân etmekle şereflendi...