Kur’ân-ı Kerîm Mucizedir

Kur’ân-ı Kerîm Mucizedir
Kur'ân-ı kerimin mucize olması üç bakımdandır. Birincisi; Kur'ân-ı kerim gaybdan haber vermektedir. Bu ise insanların gücünün hâricinde bir şeydir. Kur'ân-ı kerimde Allahü teâlâ, onun dinini bütün dinlere galip kılacağını vaat buyurdu. Âyet-i kerimede meâlen: "O Allahü teâlâ ki, gerçi müşrikler hoş görmeseler de, İslâmiyeti, bütün dinlere galip kılmak için, Resûlünü sırf hidayet olan Kur'ân-ı kerim ve hak din ile gönderdi." (Tevbe-33). Allahü teâlâ bu vaadini yerine getirdi. Kur'ân-ı kerimin mucize oluşunun ikinci yönü; Resûlullah efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) ümmi idi. Okuyup-yazma durumu yoktu. Geçmiş ümmetlerin, kitaplarından bir şey bilmediği gibi, onlara ait haberleri, onların hayatları ile alakalı olarak da okuyarak veya başkalarının yanına gidip gelerek bir şey öğrenmemişti. Bununla birlikte öyle bir kitap getirdi ki, birçok önemli meselelerden, Âdem'in (aleyhisselâm) yaratılışından, Peygamber olarak gönderilişine kadar olan zamandan, Cennetten çıkışından, tövbe etmesinden, onun ve oğullarının durumlarından, Nûh'dan (aleyhisselâm), onunla kavmi arasında cereyan eden hâdiselerden ve Kur'ân-ı kerimde ismi geçen Peygamberlerden (aleyhimüsselâm), Firavunun ve daha başkalarının durumlarından ve akıbetlerinden bahsetti. Bunları, sadece vahiy yoluyla, Allahü teâlânın bildirmesiyle biliyordu. Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerimde meâlen;
"Sen bundan önce (Kur'ân-ı kerimin inmesinden önce, inen kitaplardan) hiçbir kitap okur değildin ve elinle de onu yazmazdın. (Eğer okuryazar olmuş olsaydın) O vakit müşrikler; (Kur'ân-ı kerimi başkasından okuyup yazdın ve öğrendin diye) elbette şüphelenirlerdi." (Ankebût-48) "Böylece âyetlerimizi açıklıyoruz ki, suçluların yolu belli olsun." (Enâm-55) buyurdu.
Kur'ân-ı kerimin mucize oluşunun üçüncü yönü: Kur'ân-ı kerimin benzerini yapmanın, belagatine ve fesahatine erişmenin, beşerin gücünün üstünde olduğudur. Kur'ân-ı kerimin nazmı (kelimelerin dizisi) Allahü teâlâ tarafındandır. (Arabi kelimeler, Allahü teâlâ tarafından dizilmiş olarak, âyetler hâlinde geldi.) Kur'ân-ı kerimin kendisine has bir nazmı vardır.

İlimleriyle Dalâlete Düşen Kimseler!

Vehbi Tülek

Yaşayan Maşuktur, âşık Bir Ölüdür

Vehbi Tülek

Kalan Günlerinin Kıymetini Bil

Vehbi Tülek

Tamah Eden, Dâimâ Sıkıntı Içinde Yaşar!

Vehbi Tülek

İmândan Güzel Bir Nîmet Yoktur

Vehbi Tülek