Mehmed Emin Efendi
Bir işi, ibadeti yaparken mezheplerin kolaylıklarını araştırıp, bunlara göre yapmak batıldır. Mesela abdestli kimsenin derisinden kan aksa, Şâfii mezhebinde abdesti bozulmaz. Hanefi'de bozulur. Yabancı kadının derisine, derisi değse, Şâfii'de bozulur. Hanefi mezhebine göre bozulmaz. Abdest aldıktan sonra derisinden kan akan ve derisi yabancı kadının derisine değen bir kimsenin bu abdestle kıldığı namaz sahih olmaz. Bunun gibi, bir işi bir mezhebe göre yaparken, ikinci bir mezhebe de uymak söz birliği ile batıldır. Şöyle ki, Şâfii mezhebine uyarak, başının az bir yerini mesh eden kimseye köpek sürtünse, bu kimsenin Mâliki'yi de taklit ederek, burasını yıkamadan kıldığı namaz sahih olmaz. Çünkü Şâfii'de köpek sürtünenin namazı sahih olmaz. Mâliki'de köpek necis değil ise de, başının hepsini mesh etmesi lâzımdır.
Bir iş yaparken mezhepleri telfik etmek, yani kolaylıklarını arayıp bunlara göre yapmak, söz birliği ile sahih değildir. Dört mezhepten, hiçbirine uymadan bir şey yapmak da caiz değildir. Sefer ve matar gibi özür olunca, öğle ve ikindiyi ve akşam ile yatsıyı birlikte kılmak Şâfii'de caizdir. Hanefi'de caiz değildir. Bir Hanefi, seferi iken meşakkat olmadığı halde, öğleyi ikindi vaktinde kılsa haram olur. İkindiyi öğle vaktinde kılsa hiç sahih olmaz. Şâfii mezhebinde ise, ikisi de sahih olur. Kendi mezhebine göre haraç, yani meşakkat olduğu zaman, kendi mezhebindeki ruhsatla amel etmesi caiz olur. Ruhsat ile de yapmakta meşakkat olursa, başka mezhebi taklit etmek caiz ise de, o mezhepte, o ibadet için farz ve vacip olan şeyleri de yapması lazımdır. Bir işi, bir ibadeti yaparken başka bir mezhebi taklit eden kimse, kendi mezhebinden çıkmış olmaz. Mezhep değiştirmiş olmaz. Yalnız o işi yaparken diğer mezhebin şartlarına riayet etmesi lazımdır.