Muhammed Hıfnî Hazretleri

Kâfirler, dünyânın dışı tatlı, içi acı olan ve dışı yaldızlı, içi zehirli olan ve başlangıcı hoş, sonu boş olan rahatlığına ve güzelliğine sarılıyor. Müslümânlar, Kur'ân-ı kerimin emirlerine, ya'ni Peygamberimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) yoluna sarılmalı ve bu ışıklı yolda ilerlemeye durmadan çalışmalıdır. Dinde sonradan meydâna çıkan, din düşmanları, (Dinde reformcular) tarafından ve câhil, ahmak kimseler tarafından uydurulan, bid'atlerden sakınmalıdır. Peygamber efendimiz, (Bid'at sâhibi olanlara hürmet eden, dirilerini ve ölülerini medheden, bunları büyük bilen, din-i islâmı yıkmaya, dünyâdan kaldırmaya yardım etmiş olur) buyuruyor.
"BİD'AT SÂHİBİNDEN KAÇ!.."
Muhammed Hıfni hazretleri, vefatına yakın günlerde buyurdu ki:
"Bid'at sâhibini üstün tutan, dinin yıkılmasına yardım etmiş olur. Kim bid'at ehline güler yüz gösterirse, dini hafife almış olur. Bid'at ehlinin cenâzesine katılan, ayrılıncaya kadar Allahü teâlânın gazâbından kurtulamaz. Gayr-i müslim ile yemek yerim, fakat bid'at ehliyle sofraya oturmam. Bid'at ehli ile aramda demirden bir kale olması, bana çok sevimli gelir. Bid'at sâhibine buğzeden kimsenin ameli az da olsa, Allahü teâlâ onu affeder... Bid'at ehlinden yüzünü çevirenin kalbini, Allahü teâlâ imân ile doldurur. Bid'at ehlini hakir gören kimsenin, Allahü teâlâ Cennet'te derecesini yüz derece yükseltir. Ebediyyen bid'at sâhibi olma!"