Osmanlı Devlet Adamı Râmî Mehmed Paşa
PADİŞAHIN İLTİFATINI KAZANDIKarlofça Antlaşması için yapılan görüşmelere murahhas olarak katılan Râmi Mehmed Paşa, bu müzâkerelerde gösterdiği başarılarından dolayı, pâdişâhın iltifâtını kazandı. 1703'te Daltaban Mustafa Paşanın yerine sadrâzam oldu. Yedi ay kadar sadârette kalan Râmi Mehmed Paşa, pek çok ıslahat hareketlerinde bulundu. Harpler dolayısıyla bozulmuş olan mâli durumu düzeltti, ancak 1703'te İkinci Mustafa Hanın tahttan indirilmesiyle sonuçlanan "Edirne Vakası" ile görevinden alındı. Önce Kıbrıs (1703) ve arkasından Mısır Vâliliğine getirildi. Bu görevdeyken halkın hoşnutsuzluğu sebebiyle azlolunarak Rodos'a, sürgüne gönderildi...
Râmi Mehmed Paşa, çalışkan, geniş mâlumat sâhibi, mâli işlerde ehliyetli ve gayretli bir devlet adamıydı. Arapça ve Farsça bilir, divan edebiyatında seçkin bir üslûp üstâdı olarak tanınırdı. Bursalı Mehmed Tâhir onun için; "Şiirde Nef'i ve Nâbi derecesinde, en büyük simâlardan olmasına rağmen, lâyık olduğu şöhreti bulamamıştır" demektedir...
PEK ÇOK ESERİ VARDIR
Râmi Mehmed Paşanın başarılı gazellerinin yer aldığı bir Divân'ı, Karlofça Sulh Müzâkerelerini bütün teferruâtı ile anlatan "Karlofça Sulhnâmesi" ve 1400 kadar resmi yazının toplandığı Münşeât'ı başlıca eserleridir.
Rodos'ta iken, 1704'te vefatından dört gün evvel şu gazeli söylemiştir:
"Mahv olmadayız za'f ile pirâhenimizden/Çekmez mi dahi destini gam pirâhenimizden/Lâyık mıdır ey gonce-i gülzâr-ı letâfet/Lebriz-i tebessüm olasın şivenemizden?/Biz mûrçe-i harmen-i sahrây-ı gilâlız/Pâymal oluruz dürr olıcak meskenimizden/Ârâyiş-i çün verd-i tahammül ola Râmi/Gitmezse ne gam mürg-i elem gülşenimizden..."