Secdede Iken Çok Duâ Ediniz
Câbir bin Abdullah'ın (radıyallahü anh) rivâyet ettiği hadis-i şerifte Resûlullah Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki:
(Meyyit kabrine konduğu zaman, güneş batma vakti kendisine gösterilir. Ölü oturur, iki gözünü siler ve; "Beni bırakın namaz kılayım" der.)
Hadis-i şerifte, Resûl-i ekrem; "Ölüyü mezara koyduklarında, mezar der ki: "Yazıklar olsun sana ey insanoğlu, ben var iken niye gurûrlandın? Benim sıkıntı, karanlık, yalnız ve böceklerle, kurtlarla dolu bir yer olduğumu bilmiyor muydun? Üzerimden geçerken, bir ayağın geride, bir ayağın ileride şaşkınca durduğun zaman neye aldanmıştın?" Eğer o kimse sâlihlerden ise, bir ses der ki: "Ey Mezar! Neler söylüyorsun? O doğruluk üzere idi ve emr-i ma'rûf, nehy-i münker yapardı. Ona elbette yeşil bahçeler hazırladım." Sonra bedeni nûra çevrilir, rûhu göğe çıkarılır) buyurdu.
Berâ bin Âzib'in (radıyallahü anh) rivâyet ettiği hadis-i şerifte, Resûlullah efendimiz; "Kabirde mümine, güzel yüzlü, güzel kokulu ve güzel elbiseli bir genç gelir. 'Bugün, senin iyi şeyler vadolunduğun gündür' der. Meyyit, ona kim olduğunu sorunca; 'Senin (dünyâda iken yaptığın) iyi amelinim' der. Kâfir olana ise, çirkin suratlı, çirkin kokulu ve çirkin elbiseli bir genç gelir. 'Bugün senin korkutulduğun ve tehdid olunduğun gündür' der. Meyyit, ona kim olduğunu sorunca, o da; 'Senin (dünyâda iken yaptığın) kötü amelinim' der" buyurdu.
Enes bin Mâlik (radıyallahü anh) anlatıyor: Resûlullah Efendimizin zamanında iki kardeş vardı. Bunlardan birisi ailenin geçimini temin ederdi. Diğeri de Resûlullahın yanından ayrılmayarak bir şeyler öğrenmeye çalışırdı. Ailenin geçimini temin eden, kardeşini Resûlullaha şikâyet etti. Resûlullah ona: "Ne malûm onun yüzü suyu hürmetine geçiminizi temin etmediğiniz?" diye cevap verdi.
Ebû Hüreyre'nin (radıyallahü anh) rivâyet ettiği hadis-i şerifte, Resûl-i ekrem buyurdu ki: "Kulun Allahü teâlâya en yakın olduğu vakit, secde ettiği vakittir. O hâlde secdede iken çok duâ ediniz."