Şemsüddîn Muhammed Dımaşki

Şemsüddîn Muhammed Dımaşki
Bekâra sûresi ikiyüzkırbeşinci "Allahü teâlâya, ihlâsla karz-ı hasen verecek kimdir? (Yani, başa kakmadan muhtaç kullara kim sadaka verecek?)" meâlindeki âyet-i kerimesi nazil olunca Ebû Dahdah (radıyallahü anh), Resûlullah efendimize (sallallahü aleyhi ve sellem) gelip;
"Yâ Resûlallah, babam ve anam sana fedâ olsun! Allahü teâlâ, bizden karz (borç) istiyor, halbuki O'nun, borca ihtiyâcı yoktur" dedi. Resûlullah efendimiz "Allahü teâlâ, bununla sizi Cennete sokmak istiyor" buyurdu. "Eğer ben Rabbime borç verirsem, yani O'nun rızâsı için sadaka verirsem, bunun karşılığının Cennette bana verileceğini üzerinize alır mısınız?" deyince, Resûlullah efendimiz: "Evet, sadakayı tasadduk eden herkese, karşılığı Cennette verilir" buyurdu. Ebû Dahdah, "Hanımım Ümm-i Dahdah benimle olur mu?" dedi. "Olur" buyurdu. "Oğlum Dahdah da benimle olur mu?" dedi. "Olur" buyurdu. "Yâ Resûlallah! Mübârek elini bana ver" dedi. Resûlullah elini uzattı. Elini tutup; "Benim iki hurma bahçem vardır. Biri aşağıda, diğeri yukarıdadır. Allahü teâlâya yemin ederim ki, bu iki bahçeden başka bir şeye mâlik değilim. Her iki bahçeyi de Rabbime karz (borç) verdim" dedi. Resûlullah efendimiz;
"Bahçenin birini Allah için ver, birini çoluk çocuğun için sen sakla" buyurdu. Ebû Dahdah;
"Yâ Resûlallah, şâhid ol ki, iyi olan bahçemi Rabbime borç verdim. Etrafı duvarla çevrilidir, içinde altıyüz hurma ağacı vardır" dedi. Resûlullah efendimiz;
"Allahü teâlâ, buna karşılık, sana Cenneti versin" buyurdu. Sonra Ebû Dahdâh o bahçeye gitti. Hanımı Ümm-i Dahdâh'ın yanına vardı. Çocukları da orada idiler. Hurma ağaçlarının etrâfında dolaşıyorlardı;
"Bu bahçeden çıkın, ben bunu Rabbime borç verdim" dedi. Ümm-i Dahdâh;
"Kârlısın, Allahü teâlâ satışını bereketli eylesin!" dedi. Sonra Ümm-i Dahdâh, çocuklarının yanına gidip, ağızlarındaki yemekte oldukları hurmaları, ağızlarından çıkardı. Kucaklarında, ceplerinde olanları da bıraktırdı ve diğer bahçeye gittiler ve onu da bağışladılar...

Merkebin Yükü Nedir Bir Sor Bakalım

Vehbi Tülek

İnsanlardan Bir Sıkıntı Gelirse, Affedin!

Vehbi Tülek

İlimleriyle Dalâlete Düşen Kimseler!

Vehbi Tülek

Yaşayan Maşuktur, âşık Bir Ölüdür

Vehbi Tülek

Kalan Günlerinin Kıymetini Bil

Vehbi Tülek