Seyyid Ahmed-i Buhârî

Seyyid Ahmed-i Buhârî
Pek çok talebe yetiştirdi
Seyyid Ahmed-i Buhâri, daha sonra hocasının işâretleri üzerine yine Simavlı Abdullah-ı İlâhi ile berâber Anadolu'ya geldi. Yolda Molla Câmi ile görüşüp sohbet ettiler.
Emir Ahmed-i Buhâri, İstanbulluları irşâda, yetiştirmeğe başladı. Her taraftan talebeler huzûruna koşuyordu. Bereketli sohbetleriyle, talebelerin dünyâya meyilleri azalıyor, hidâyete kavuşarak, âhirete yöneliyorlardı. Talebeleri çoğalınca, Fâtih Câmii'nin batısında bir yere mescid ve talebelerin kalacağı bir ev yaptırdı. Orada ders vermeye başladı. Talebeleri daha da çoğalınca, Balat'a yakın bir yerde, Galata'ya karşı birçok odalar yaptırdı. Talebeler, orada ikâmet ederek derslerine devâm ettiler.
Talebeleri, huzûrunda çok edepli otururlardı. Dâimâ gösterişten uzak durur, kalben Allahü teâlâyı zikrederlerdi. Seyyid hazretleri, sohbetlerinde hiç dünyâ kelâmı konuşmazdı. Allahü teâlânın emir ve yasaklarından, Resûlullah efendimizin mübârek sözlerinden, âlimlerin hallerinden başka şey anlatmazdı. İnsanların kalbinden geçenleri, evliyâlık nûru ile keşfederdi. Çok kimse arzusunu söylemeden cevaplarını alır, tatmin olur giderlerdi...

Mescidinin yanına defnedildi
Seyyid Emir Ahmed-i Buhâri, 1516 senesi Cemâzil-âhir ayının bir pazartesi günü, kuşluk vaktinde talebelerine vasiyetini yaptı. Vasiyetlerinden biri de; "Mezarımı, mescidimin güneyindeki duvarın dibine kazınız. Yanındaki defne ağacını kesmeyiniz" şeklindeydi. Talebeleriyle vedâlaştı ve onlara son nasihatlerini yaptıktan sonra, Kelime-i şehâdet getirerek vefât etti...

Beni Sâlih Duânızdan Unutmayın Efendim

Vehbi Tülek

Bütün Mahlûklar, Allahü Teâlânın Kudretindedir

Vehbi Tülek

İlimden Îmân, Cehâletten Küfür Hâsıl Olmaktadır

Vehbi Tülek

İbâdetlerin En Kıymetlisi Namaz Kılmaktır

Vehbi Tülek

Zikreden Dil, Şükreden Kalp, Sabreden Beden

Vehbi Tülek