O zaman ikinci askeri şahıs ki bunun da Arif Hikmet Paşa olduğunu sonradan öğrendik, fetva suretini okumaya başladı. Fetva şöyle başlıyordu: -'İmam-Müslimin olan Zeyd bazı mesail-i mühimme-i şer'iyyeyi Kütüb-i şeriyyeden tayy ü ihraç ve kütüb-i mezkûreyi men ü hark ü ihrak...'Bu 'Kütüb-i şerr'iyeyi hark ü ihrak' yani şeri kitapları yırtıp yakma sözleri geçince babam yüksek sesle,-Ben hangi kütüb-i şeri'yyeyi yakmışım Hasbinallah derim, dedi ve fetvayı sonuna kadar dinledi. Fetvanın okunması bitince: -Bu kararı hangi makam verdi, diye Arif Hikmet Paşa'ya sordu. Arif Hikmet: -Meclis-i Milli, diye cevap verdi.Bunun üzerine babam:-Ya... öyle mi, dedikten sonra şu sözleri söyledi:-Otuzüç sene millet ve devletim için, memleketimin selâmeti için çalıştım. Elimden geldiği kadar hizmet ettim. Hâkimim Allah ve beni muhakeme edecek te Resulullahtır. Bu memleketi nasıl buldumsa öyle teslim ediyorum. Hiç kimseye bir karış toprak vermedim. Hizmetimi ancak Cenab-ı Hakk'ın takdirine bırakıyorum. Ne çare ki düşmanlarım bütün hizmetlerime kara bir çarşaf çekmek istediler ve muvaffak oldular.