Tokatlı Edhem Çelebi

KORKULU YERDEKİ İBADET
Namâzları cemâat ile ve huşû ve hudû ile kılmalıdır. Çünkü, insanı dünyâda ve âhırette felâketlerden, sıkıntılardan kurtaracak ancak namâzdır. Müminûn sûresi başındaki âyet-i kerimede meâlen, (Müminler herhâlde kurtulacaktır. Onlar, namâzlarını huşû ile kılanlardır) buyuruldu. Tehlike, korku bulunan yerde yapılan ibâdetin kıymeti kat kat dahâ çok olur. Düşman saldırdığı zamân, askerin ufak bir iş görmesi, pekçok kıymetli olur. Gençlerin ibâdet etmeleri de, bunun için dahâ kıymetlidir. Çünkü, nefslerinin kötü isteklerini kırmakta ve ibâdet etmek istememesine karşı gelmektedirler. Eshâb-ı Kehf, bir hicret yaparak din düşmanları arasından çıktıkları için şerefli oldular. Peygamber efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem bir hadis-i şerifte, (Fitnenin, fesâdın çoğaldığı zamânda ibâdet etmek, hicret ederek benim yanıma gelmek gibidir) buyurdu...
Amân, amân kötü arkadaşlardan kaçınız! İnsanın dinine, imânına saldıran tatlı dilli, güler yüzlü korkunç düşmanlara aldanmamak için, çok uyanık olunuz..."