Yalancı Şahitliğin Sonu Böyle Rezil Olmaktır!..

Yalancı Şahitliğin Sonu Böyle Rezil Olmaktır!..
Teklifi hemen kabul etti!..
Durmuş teklife balıklama atladı ve hemen kabul etti. Beraber mahkemeye gittiler...
Davacının öğrettiği şekilde hakimin huzurunda, Durmuş yalancı şahitliğini yaptı...
Hakim adil ve zeki bir insandı. Onun arkasından iki adam gönderdi. Gözcüler Durmuş'u davacıdan altınları alırken gördüler ve hakime haber verdiler. Meğer ki, bu şehirde yalancı şahitlik yapanların yüzü gözü siyahla boyanır ve başına da sivri bir külah geçirilirdi. Sonra da arkasına ve önüne "Yalancı şahitliğin sonu böyle rezil olmaktır" diye yafta yapıştırılır, eşeğe ters bindirilir, çarşı pazar dolaştırılırdı. Daha sonra da tabii ki hapse atılırdı. İşte Durmuş da bu cezayı çoktan hak etmişti...

Bir de ne görsünler!
Bu arada kervanın gitme vakti gelmişti. Fakat Durmuş ortalıkta yoktu. Durmuş'u aramaya başladılar. Bir de ne görsünler! Kervancıbaşının yüzü boyalı, başı külahlı, üzerinde ilan yapışmış, eşeğe ters bindirilmiş dolaşırken buldular. Yolcular, bunu yine Durmuş'un bir oyunu diye düşündüler. Halkı güldürmek için yaptığını zannettiler. Onun yanına geldiler ve;
- Yahu Durmuş Ağa! Sen ne yapıyorsun? Yeter artık bırak şu soytarılığı, kervan gidecek seni bekliyoruz, şimdi oyun yapmanın zamanı mıdır? dediler.
Durmuş onları görünce kendi halinden çok utandı. Düştüğü çirkinliğin fark edildiğini zannetti ve üzüldü. Bu arada kalbi hızlı hızlı çarpmaya başladı. Arkadaşlarına baktı ve;
- Bu sefer oyunu ben çıkarmadım. Hakim Bey oynadı, dedi. Kalbi heyecandan durdu ve o anda son nefesini verdi. Oradakiler olanlara bir anlam veremediler ve şaşırıp kaldılar. Durmuş'un boynundaki yaftayı okuyunca işin aslını anladılar...

Ahiret Yolculuğundan Gâfil Olan Zavallıdır!

Vehbi Tülek

İnsanla Hayvan Arasını Ayıran Fark Edeptir!

Vehbi Tülek

Beni Sâlih Duânızdan Unutmayın Efendim

Vehbi Tülek

Bütün Mahlûklar, Allahü Teâlânın Kudretindedir

Vehbi Tülek

İlimden Îmân, Cehâletten Küfür Hâsıl Olmaktadır

Vehbi Tülek