Zalimlere Dersini Verdi!
Zeyd bin Hârise'nin arkadaşları şehit oldu. Zeyd bin Hârise de ağır surette yaralanıp şehitler arasına baygın düşmüştü. Ölme derecesine geldi. Bir müddet sonra ayıldı. Yavaş yavaş Medine'ye geldi. Başlarına gelenleri, Peygamberimize haber verdi.
Zeyd bin Hârise'nin yaraları iyileşince, Peygamberimiz, onu, askeri bir birliğin başına geçirerek Beni Fezârelere gönderdi. Gönderilen birlik, büyükçe bir süvâri bölüğü idi. Gönderirken, onlara, "Gündüzleri gizleniniz, geceleri yürüyünüz!" buyurdu.
Zeyd bin Hârise ve arkadaşları kılavuzlarının yanılması sonucu, bir gün boyunca yanlış yolda ilerlediler. Beni Fezâreler de, İslâm mücâhidlerinin geldiklerini haber aldılar. Zirâ, âdet olarak kendilerine bir gözcü tayin etmişlerdi. Her gün, gözcü kendilerine ait bir dağın tepesine çıkıp, yoldan kendilerine doğru gelenlere bakar, gelenleri, bir günlük uzaklıktan haber verir ve, "Rahatça uyuyunuz! Bu gece size gelebilecek bir tehlike, bir zarar yok" derdi.
Zeyd bin Hârise ve arkadaşları Beni Fezârelerden, küçük bir topluluğa rastladılar. Onları kuşattılar. Beni Fezârelerin belli başlı adamlarından Abdullah bin Mesade ile Kays bin Numan bin Mesade'yi öldürdüler.
İslâm mücâhidlerinden Kays bin Muhassir, Ümmü Kırfe'nin ardına düşüp onu yakaladı. Ümmü Kırfe, yaşlı bir kadın idi. Yakalanınca, Peygamberimize sövüp saymaya başladı. Zeyd bin Hârise de, onu öldürmesini, Kays bin Muhassir'e emretti ve derhal öldürüldü.
Beni Fezârelerin, ele geçirilebilen malları ganimet olarak alındı. Zeyd bin Hârise, Ümmü Kırfe'nin zırh gömleğini Peygamberimize gönderdi.
Mücâhidler, zalimlere derslerini verdikten sonra Medine'ye döndükleri sırada, Peygamberimiz evinde idi. Zeyd bin Hârise, gidip Peygamberimizin kapısını çaldı. Peygamberimiz, Zeyd'i karşılayıp kucakladı ve alnından öptükten sonra, ne yaptıklarını ona sordu. Zeyd de, Allahın lutfettiği yardım ve zaferi Peygamberimize haber verdi.