Ziraatçı Velî Ahmed Satîha

Ziraatçı Velî Ahmed Satîha
HOŞSOHBET BİR ZAT İDİ...
Ahmed Satiha hazretleri, gayet hoşsohbet bir zât idi. Gayet yavaş konuşur, sohbet edeblerine çok riâyet ederdi. Bu sebeple insanlar, yakın ve uzak yerlerden onun ziyâretine gelirler, kendisinden istifâde ederlerdi...
Kendisi zirâatle meşgûl olur, tarlalarını ekip biçerdi. Böylece, İslâmiyetin sâdece ibâdet etmeyi değil, çalışmayı da emrettiğini, yenilen lokmanın helâl olması için yapılan çalışmanın da ibâdet olup, sevâb verildiğini gösterirdi. Adım atmasından tarlasını sürmesine ve giyim kuşamına kadar, her hâli dinimizin emrine uygun idi. Evliyâlık alâmetleri, yüzünde belli idi. Üzerinde evliyâlık heybeti bulunmasına rağmen, zararlı ve aşırı olmamak üzere, şaka ve latife yapardı. Böyle yapmasaydı, heybetinden kimse yanına yaklaşmaya ve sohbetinde bulunmaya cesâret ve tahammül edemezdi.
Bir defasında kadının biri, Ahmed Satiha hazretlerine musallat olmak istedi. O ânda, kadının dili tutuldu, gözleri görmez oldu ve o hâlde öldü...
Bir defasında, talebelerinden bir kısmıyla birlikte, Bulak şehrinden gemi ile bir yere gideceklerdi. Gemici kendilerine hiç yüz vermedi. Bunun üzerine o da talebeleri ile birlikte gemiden indi. Onlar iner inmez, geminin bir tarafı delinip, oradan su girmeye ve gemi o tarafa doğru yatmaya başladı. Gemidekiler çok korkup, bu hâlin, o zâta gerekli hürmeti göstermemeleri sebebiyle olduğunu anladılar ve derhâl gidip özür dilediler. Affetmesini isteyip, gönlünü aldılar. O da talebeleri ile birlikte gemiye döndü. Açılan delik kolayca kapatıldı ve gemi düzeldi. Rahatça yollarına devam ettiler.

KENDİNİ BİLMEZİN BİRİ!..
Bir defasında, kendini bilmezin biri, bir yandan yaban turpuna benzer dikenli bir şey yiyor, bir yandan da Ahmed Satiha hazretleri ile alay ediyordu. Bu edebsizliğinin cezası olarak, boğazına bir diken takıldı ve o şekilde öldü...
Ahmed Satiha hazretleri, bir kızla evlenmek istedi. O kıza haber gönderilince, kız kabûl etmediği gibi, güzelliğiyle öğünerek çok da hakaretlerde bulundu. Daha bu uygunsuz sözlerini bitirmemişti ki, o ânda felç oldu. Ne yaptılar ise tedâvi edemediler ve o kız, o şekilde öldü...

El Helâl Kârda, Gönül Ise Hakîkî Yârdadır

Vehbi Tülek

Gelen Belalara Sabırlı Hatta Şükredici Olmalı

Vehbi Tülek

Kişiyle Alay Etmenin Sonu Pişmanlıktır

Vehbi Tülek

İnsanlarla Uğraşmakta Hayır Ve Fayda Yoktur

Vehbi Tülek

Ey Mahmûd! Uzat Elini Seni Yukarı Çekeyim

Vehbi Tülek