İbn-ül-Lebbân
Meşhurların Son Sözleri
Çarşamba, 28 Haziran 2006
Âriflerin ve evliyânın büyüklerinden ve meşhûrlarından olan Yâkût-i Arşî hazretleri Ebü’l-Abbâs-ı Mürsî hazretlerinin talebelerinin büyüğü olup, Habeşistanlıdır. 1307 (H. 707) senesinde Mısır’da İskenderiyye şehrinde vefât etti. Yâkût-i Arşî, insanlara olduğu gibi, hayvanlara karşı da çok merhamet sâhibi bir zât idi...
Abbâdî
Meşhurların Son Sözleri
Salı, 27 Haziran 2006
Abbâdî, Meşhûr tasavvuf âlimlerindendir. İsmi Muzaffer bin Erdeşir bin Ebî Mensur el-Mervezî’dir. Merv şehrinin bir köyüne nisbetle “Abbâdî” diye meşhur olmuştur. Künyesi Ebû Mansur, lakabı Kutbüddîn’dir... 1098 (H.491)’de Merv şehrinde doğdu. 1152 (H. 547) senesinde Huzistan’da, Asker Mükrem denilen yerde vefât etti. Sonradan Bağdâd’a nakledildi. Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerinin kabrinin bulunduğu Şunîziyye kabristanına defn edildi...
Ebû Hafs-ı Haddâd
Meşhurların Son Sözleri
Pazar, 25 Haziran 2006
Ebû Hafs-ı Haddâd hazretleri, her gün kazandığı bir altını kimsesiz ve yoksullara dağıtır, geceleri dul kadınların kapısına yiyecek bırakırdı. Kendisi akşam namazında borç alır, bununla orucunu açardı. Öyle zaman olurdu ki, pınarda kalan sebzeleri toplar, bunları temizler, pişirir ve yerdi.
Ebû Hafs-ı Haddâd, Ubeydullah bin Mehdî Ebyurdî ve Ali en-Nasrabâdî’nin sohbetinde bulunup, feyz aldı. Ahmed bin Hadreveyh el-Belhî ile arkadaşlık etti. Bağdât’ta Cüneyd-i Bağdâdî hazretleri ile görüştü. Şah ibni Şücâ el-Kirmânî ve Ebû Osmân Saîd bin İsmâil talebelerinin önde gelenlerindendir...
Nigâr Hanım
Meşhurların Son Sözleri
Cumartesi, 24 Haziran 2006
Nigâr Hanım’ın annesi Emina Rifati Hanım, Keçecizade Fuat Paşa’nın mühürdarı İzmirli Nuri Bey’in kızıdır. Şaire Nigar Hanım’ın tanımıyla “bir ehl-i seyfü kalem” olan Adolf Farkaş, Müslüman olduktan sonra Osman Nihali ismini alır. Osman Paşa, kimilerine göre sekiz dil bilen, müzisyen ve ressamdır. Nigâr Hanım’la babası arasında çok güçlü bir sevgi bağı vardı ve Nigâr Hanım’ın kültürünü, dünyasını da belirleyen babası olmuştur.
Osman Paşa’nın en yakın arkadaşlarından, Nigâr Hanım üzerinde de etkisi olmuş kişilerden birisi Recaizade Mahmut Ekrem’dir.
Seyyid Emîr Hamza
Meşhurların Son Sözleri
Perşembe, 22 Haziran 2006
Seyyid Emîr Hamza, babası Emîr Külâl (Gilâl) hazretlerinin sohbetlerinde yetişti. İlimde ve tasavvuf hâllerinde zamânının bir tânesi oldu. Babasının vefâtından sonra, onun yerine geçip, yıllarca insanlara doğru yolu gösterdi.
Seyyid Emir Hamza, vefat ederken talebelerine şöyle vasiyet etmiştir:
Rahmiye Tayyar Hanım
Meşhurların Son Sözleri
Çarşamba, 21 Haziran 2006
1920’li yıllar... Fransız askerleri güneydoğuyu işgal etmiş ve halka zulmediyordu. Bunun üzerine halk silahlanarak düşmana karşı kurtuluş mücadelesine başladılar... Cenup Cephesi’nde 9. Tümen kuruluşunda bir gönüllü müfreze vardı. Bunun komutanı genç bir kadındı. Osmaniye’nin Kaypak nahiyesi Râziyeler köyünden Rahmiye Hanım, Fransızların işkence ve tazyiklerine tahammül edemeyerek Hüseyin Ağa’nın Milli Kuvvetlerine gönüllü olarak iltihak etmiş ve Hasanbeyli civarında 89. Tümenle icra edilen taarruza müfrezesiyle bilfiil iştirak etmiştir...
Çelebi Hüsrev
Meşhurların Son Sözleri
Pazartesi, 19 Haziran 2006
Çelebi Hüsrev hazretleri, küçük yaşta ilim tahsiline başladı. Bilhassa büyük âlim Çelebi Cemâleddîn Efendinin ders ve sohbetlerine katıldı. Tasavvufta yüksek derecelere ulaşınca, hocası tarafından, Konya Mevlevihânesi Şeyhliğine getirildi. Bundan sonra pekçok kimse onun huzûruna ve sohbetlerine koştu. Memleketin ileri gelenleri ve devrin pâdişâhı Sultan İkinci Bâyezîd Han tarafından sevilip sayıldı.
Bosnalı Abdullah Efendi
Meşhurların Son Sözleri
Pazar, 18 Haziran 2006
Bosnâvî Abdullah Efendi, Osmanlı evliyâsının büyüklerindendir. 1583’te doğdu. Doğum yeri olan Bosna’da ilim tahsîline başlayan Abdullah Efendi, sonra İstanbul’a geldi. Tahsîlini tamamladıktan sonra Bursa’ya gitti. Bursalı Hasan Kabaduz Efendi ile görüştü. Bu zâtın sohbetlerinde kemâle gelip olgunlaştı. Hâcı Bayram-ı Velî’nin halîfelerinden Bıçakçı Ömer Dede’nin halîfesi olan Hasan Kabaduz Efendinin feyiz ve himmetleri ile yüksek derecelere kavuştu...
Hacı Bayram-ı Velî
Meşhurların Son Sözleri
Cumartesi, 17 Haziran 2006
Hacı Bayram-ı Velî (Nûmân bin Ahmed) hazretleri, Sofiyye-i aliyyeden, yani tasavvuf büyüklerindendir. Küçük yaşından îtibâren ilim tahsîline başlayan bu mübarek zat, Ankara’da ve Bursa’da bulunan âlimlerin derslerine katılarak; tefsîr, hadîs, fıkıh gibi din ilimlerinde ve o zamânın fen ilimlerinde yetişti. “Somuncu Baba” adıyla meşhur olan Hâmid-i Aksarâyî hazretlerine talebe oldu. Onunla hacca gitti. Hac vazîfelerini yaptıktan sonra Aksaray’a geldiler. Orada hocasının 1412 (H. 815) senesinde; “Halîfem, vekîlim sensin” emri üzerine, bu ağır vazîfeyi üzerine aldı. Aynı sene hocası vefât edince, defin işleriyle meşgûl olup, cenâze namazını kıldırdı. Aksaray’da vazîfesini bitirdikten sonra Ankara’ya döndü...
Hasırlı Baba
Meşhurların Son Sözleri
Cuma, 16 Haziran 2006
Aziz Mahmud Hüdâyi hazretleri, Edirne, Mısır, Şam ve Bursa’da Kadılık ve Müderrislik yapmıştır. İstanbul’da halka ve sultanlara mürşid olmuştur. Üsküdar’da vefat etti. Külliyesi içinde bulunan türbeye defnedildi. Eserleri, sohbetleri, şiirleri, vaaz ve nasihatleri ile padişahın ve halkın gözünde önemli bir yer kazanmıştı.
O mübarek zat, kendisini sevenler için şu duayı etmiştir: “Sağlığımızda bizi, vefatımızdan sonra kabrimizi ziyaret edenler ve türbemizin önünden geçtiğinde Fatiha okuyanlar bizimdir. Bizi sevenler denizde boğulmasın ahir ömürlerinde fakirlik çekmesin, imanlarını kurtarmadıkça göçmesin...”