Şerâfeddin Zeynel Abidin Dağıstanî

Şerâfeddin Zeynel Abidin Dağıstanî
Önce Bursa'ya geldiler...
Şerâfeddin Dağıstani, Dağıstan'daki gençlik yıllarında, intisab ettiği Şeyh Ebu Ahmed es-Suğuri'nin gözetiminde seyr ü sülukunu tamamlamıştı. Ebu Ahmed es-Suğuri'nin, İmam Şeyh Şamil ile birlikte Ruslara kar?şı savaştığı için Ruslar tarafından vatanı Dağıstan'dan ayırılıp sürgün edildiği bilinmektedir...
Türkiye'ye hicret edince önce Bursa'ya geldiler; bir süre Bursa'da misafir edildikten sonra , Marmara Denizinin güney kıyılarındaki Yalova'ya giderek devrin sultanının özel fermanıyla denize oldukça yakın, dağlık bir yörede yerleştiler...
Şerâfeddin Zeynel Abidin Dağıstani vefat ederken; "Bir insan için en mutlu an ölüm vaktidir, çünkü o ölürken günahları da birlikte son bulacaktır" dedi ve sonra da ruhunu teslim etti.
Şerâfeddin Dağıstani, hayatının son gününde vasiyetini yazarak yeğeni ve halefi Abdullah'a verdi. Manevi mirasçısı ve halefi Abdullah Dağıstani ölümünden sonraki olayları şu şekilde anlatmıştır:


Sevenleri akın etti...
"Cenaze namazına hazırlamak için O'nun bedenini yıkadık. Ertesi günkü cenaze defin törenine onbinlerce insan gelmişti ve öyle ki, küçük kasabamıza bu kalabalık sığmamıştı. Ölüm haberi hızla tüm Türkiye'ye yayıldığında; Yalova, Bursa ve İstanbul gibi kısmen yakın yerler dışında Adapazarı, Eskişehir, İzmir, Kastamonu ve daha birçok yerden sevenleri koşup gelmişlerdi. Cebel-i Hafakan tepeciğinde önceki mürşidi Muhammed-ül Medeni'nin yanında sağlığında iken işaret ettiği yere hazırladığımız kabrine defnettik."
Kabri, Yalova'ya 10 km kadar mesafede bulunan Güneyköy'dedir.

Kişiyle Alay Etmenin Sonu Pişmanlıktır

Vehbi Tülek

İnsanlarla Uğraşmakta Hayır Ve Fayda Yoktur

Vehbi Tülek

Ey Mahmûd! Uzat Elini Seni Yukarı Çekeyim

Vehbi Tülek

Nefis, Çok Övülmesi Yüzünden Firavunlaştı

Vehbi Tülek

İnsanların Hep Iyi Taraflarını Gör, Günahlarını Araştırma!

Vehbi Tülek