Abdülvehhâb Sübkî
"Savm yani oruç, lügatte; herhangi bir şeyden uzak durmak manasına gelir. Dinde ise; özel bir niyetle gün boyu, orucu bozan şeylerden uzak durmak demektir. Oruç tutmak farzdır. Hadis-i şerifte de şöyle buyuruluyor:
"Ramazan ayı, öyle bir aydır ki; Allah, onda oruç tutmayı, size farz etti. Ben de, onun gecelerinde namaz kılmayı size sünnet ettim. Her kim inanarak ve sevabını bekleyerek; gündüzlerini oruç, gecelerini de namazla geçirirse, anasından doğduğu günkü gibi günahlarından sıyrılır."
Şafii mezhebinde orucun iki rüknü vardır:
1- Niyet etmek. Her gün için ayrı ayrı niyet edilir. Ramazan, nezir, kaza ve kefaret orucunda, o günün gecesinde, imsaktan önce niyet edilir. Gece niyet edildikten sonra, imsak vaktine kadar orucu bozan davranışlarda bulunmanın mahzuru yoktur. Gece niyet etmeyi unutan kimse, ramazana hürmeten o günü akşama kadar oruçlu gibi durup bir şey yiyip-içmeden geçirir. Sonra da, o günü kaza eder. Fakat nafile oruca, öğleye kadar niyet getirilebilir.
2- Orucu bozan şeylerden uzak durmak. Orucu bozan şeyler şunlardır: 1- Burun, ağız, kulak, ön ve arka gibi açık bir menfezden bir şeyin içeriye girmesi. 2- Cinsi münasebette bulunmak. 3- İstimna yapmak. 4- İsteyerek kusmak. 5- Kadının hayız veya lohusa olması. 6- Bir an için bile olsa delirmek. Sadece cinsi münasebetle bozulan orucun kefareti vardır. Kefaret; art arda iki ay oruç tutmaktır. Ayrıca bir gün de kazası yapılır.
SÜNNETLERDEN BAZILARI...
Orucun sünnetlerinden bazıları şunlardır:
1- Güneş iyice batıp, gecenin girdiği kesinleştikten sonra iftar yapmakta acele etmek.
2- Fecr-i sadıkın (sabah namazı vaktinin) girmesinden korkulmadığı müddetçe sahuru, geciktirmek. 3- Kötü sözler konuşmamak.
4- Sabah olmadan, cenabetten gusletmek.
5- İftar vaktinde dua etmek.
6- Çok Kur'an-ı kerim okumak.
7- Çok sadaka vermek.
8- Özellikle ramazan ayının son 10 gününde itikâf yapmak.