Arş-ı âlâyı Titreten Kelime!

Arş-ı âlâyı Titreten Kelime!
Tevhid, (Lâ ilâhe illallah Muhammedün resûlüllah) demektir. Mânası şudur: (Hak teâlâ hazretleri birdir, şeriki ve benzeri yoktur ve Muhammed aleyhisselâm sevgili kulu ve hak Peygamberidir.)

Peygamberimiz "sallallahü aleyhi ve sellem" buyurdu ki: (Bir kimse, kelime-i tevhidi dese, Hak teâlâ hazretleri ile o kelime arasından perdeler kalkar ve kelime, doğrudan doğruya Allahü teâlâya gider. Allahü teâlâ buyurur ki, 'ey kelime, dur!' Kelime der ki, 'beni söyleyen kulu affetmeyince duramam.' Hak teâlâ hazretleri, o zaman buyurur ki: İzzetim, celâlim, kudretim, kemâlim hakkı için beni zikreden kulumu affettim.)

Allahü teâlâ Mûsâ aleyhisselâma meâlen, (Yâ Mûsâ! Kıyâmet gününde meleklerin seni ziyâret etmesini istersen, kelime-i tevhidi çok söyle) buyurdu. Mûsâ aleyhisselâm dedi ki: "Yâ Rabbi, bir kulun, dili ile kelime-i tevhidi söyleyip, kalbi ile şüphe etse, sen ona nasıl bir cezâ verirsin?" Allahü teâlâ meâlen buyurdu ki: (Yâ Mûsâ! Ben onu dâimi olarak Cehennemlik yaparım. O kimseye ne Peygamber, ne veli, ne şehit ve ne de meleklerden şefaat eden olmaz.)

Mûsâ aleyhisselâm cenâb-ı Hakka sordu: "Yâ Rabbi! Bir kulun kelime-i tevhidi söylese, sen o kula ne ecir verirsin?" Allahü teâlâ hazretleri cevabında meâlen, (Ben o kulumdan râzı olup, Cennet ve cemâlimle onu mesrûr eylerim) buyurdu.

Kelime-i tevhidi söyleyen kimseye, Hak teâlânın vereceği in'âm ve ihsânı Allahü teâlâdan başka kimse bilmez. Kelime-i tevhid söyleyince, Arş-ı âlâ titrer. Resûlullah buyurdu ki:

(Hak teâlâ hazretleri bir direk yaratmıştır. Kelime-i tevhidden bu direk de titrer ve Arş'ı titretir. Arş titreyince, Hak teâlâ hazretleri Arş'a, sâkin ol emrini verir ve Arş'ın mukabelesiyle yine o kelime-i tevhidi söyleyen kimse aff-ı ilâhiye mazhar olur.)

Resûlullah "sallallahü aleyhi ve sellem" buyurdu ki: (Her kim cân-ü gönülden, hâlisen, muhlisen bir kere kelime-i tevhid söylese, Hak teâlâ hazretleri, o kimseye Cennet-i âlâda dörtbin derece ihsân eder ve dörtbin günahını bağışlar.) Eshâb-ı kirâm sordular: "Yâ Resûlallah! O kimsenin dörtbin günahı olmazsa?" Resûlullah buyurdu ki: (Ehlinin, evladının ve akrabâ ve taallukâtının günahlarından bağışlanır.)

Merkebin Yükü Nedir Bir Sor Bakalım

Vehbi Tülek

İnsanlardan Bir Sıkıntı Gelirse, Affedin!

Vehbi Tülek

İlimleriyle Dalâlete Düşen Kimseler!

Vehbi Tülek

Yaşayan Maşuktur, âşık Bir Ölüdür

Vehbi Tülek

Kalan Günlerinin Kıymetini Bil

Vehbi Tülek