Bir Allah Adamını Üzmenin Cezası!..

Takıyyüddin hazretleri çok cömert bir zat idi. Değişik vakitlerde, çeşit çeşit mal ve parayı sadaka verirdi. Hadis öğrettiği talebelerinden Muhammed bin Havâsibi anlatır: "Hocam bana her zaman bir şeyler verirdi. Bir gün hiçbir şeyim kalmamıştı. Bunun üzerine bir kâğıda; "Hizmetçiniz Muhammed el-Kûsi çok ihtiyaç içinde kalmıştır" diye yazdım. Kendisine gönderdim. O da benim için bir şey yazdı. Sonra ikinci günü ben tekrar; "Hizmetçiniz İbn-ül-Havâsibi" diye yazdım. O da benim için bir şey yazdı. Sonra üçüncü gün oldu, ben tekrar; "Hizmetçiniz Muhammed" diye yazdım. Bunun üzerine beni çağırıp; "İbn-ül-Havâsibi kimdir?" dedi. "Bendenizim" diye cevap verdim. O, tekrar; "Kûsi kimdir?" diye sordu. Ben de yine; "Bendenizim." dedim. Bunun üzerine; "Farklı isim kullanmak sûretiyle beni kandırmış oluyorsun?" buyurdu. Ben de; "Zarûret durumu efendim" dedim. Bu cevâbıma tebessüm etti ve yine bir şeyler verdi. Sonra; "Benden bir şey istemenin usûlü şudur: İstemek, dinimizin müsâadesi dâhilinde olursa; ben cimri olamam" buyurdu."
Büyüklerin hâlini anlamayan bir kimse, Takıyyüddin ibni Dakik-ül-id'e karşı edepsizlik yaptı. Uygun olmayan sözler söyledi. Takıyyüddin hazretleri onun fazla yaşamayıp, üç gün sonra vefât edeceğini söyledi ve yanındakileri teskin etti. Dediği gibi, o edepsiz kimse, üç gün sonra vefât etti.
KATIRININ TEKMESİYLE ÖLDÜ!..
İbn-i Dakik-ül-id'in kardeşine eziyet edildi. Takıyyüddin hazretleri, bu hâdiseyi duyunca çok üzüldü. Gâibden bir ses, o kötülüğü yapan kimsenin helâk olacağını söyledi. Çok geçmeden o kimse vefât etti.
Bir kimse, Takıyyüddin hazretlerinden para istemeye gelmişti. Mübarek zat kendisinde para kalmadığını, bittiğini söyleyince, o şahıs; "Sen insan kayırıyorsun. Eğer senin şehrinden, Kûs halkından olsaydım, bana istediğim parayı verirdin" dedi. Takıyyüddin hazretleri, onun sözüne çok üzüldü. Biraz sonra o şahsın katırı, tekmesiyle sâhibinin ölümüne sebep oldu...