Doğru, Emîn Tüccâr Peygamberlerle Haşrolur

Bir kudsi hadiste şöyle buyuruldu: "Kulumda, iki korkuyu ve iki emniyeti birlikte bulundurmam. Eğer ona dünyâda emniyet verirsem, âhirette korkuturum. Dünyâda korkutursam, âhirette emniyet verir kurtarırım."
Allahü teâlânın nûru, bir kulun kalbine gelirse, o kulun zâhit olmasına, dünyâdan yüz çevirmesine ve kıymet vermemesine vesile olur. Bu, kalbden azâlara doğru dağılır. O nûr, göze ulaşınca, göz ibret almaya, kulağa ulaşınca, kulak güzel şeyleri dinlemeye, dile gelince, dil zikretmeye başlar. Böylece bu nur, o kulun himmetini, gayretini, arzularını, dünyâdan âhirete çevirir. Bunun böyle olduğuna delil şu hadis-i şeriftir: "Bu nur göğüse girince, göğüs münşerih ve münfesih (gönlü açık, geniş, neşeli) olur." Bunun üzerine; "Yâ Resûlallah! Bunun bir alâmeti var mıdır?" diye soruldu. Resûlullah efendimiz de (sallallahü aleyhi ve sellem); "Dâr-ı gurûr (adı verilen bu dünyâ)'dan cefâ görmek, sıkılmak ve Dâr-ı hulûda (sonsuz hayat yeri olan Cennete) dönmek (hep onu özlemek)tir" buyurdular.
Resûlullah efendimiz buyurdu ki: "Tâcir-i sadûk (doğru, emin tüccâr), peygamberlerle, sıddiklarla, şehidler ve sâlihlerle haşrolur."
Makdisi hazretleri buyurdu ki: "Hangi şekilde tâcir-i sadûk, nebilerle, sıddiklarla, şehidler ve sâlihlerle haşrolunur? Peygamberlerin (aleyhimüsselam) sıfatlarından biri de, emâneti eda etmek, nasihatte bulunmaktır, işte tâcir-i sadûkta bu vasıf vardır. Onlar da emâneti yerine verir ve başkalarına nasihat eder. Bu vasfı ile Peygamberlerle beraber hoşrolunur. Tâcir-i sadûkun sıddiklarla beraber haşrolması ise, Sıddikların vasıflarını taşımasından dolayıdır. Çünkü sıddiklar, zâhirde ve bâtında saf (içi-dışı temiz) hâldedirler. Tâcir-i sadûkun da içi-dışı temiz, emin ve güvenilir olması hasebiyle, sıddiklarla beraber hoşrolunurlar. Şehidler cihâd etmişlerdir. Tâcir-i sadûk da, nefsi ve şeytanı ile cihâd eder. Bu vasfı sebebiyle, kıyâmet gününde onlarla beraber haşrolunurlar. Sâlihlerle haşrolunmasına gelince, sâlihler, helâli alıp, haramı terk ederler. Tâcir-i sadûk da helâli alır ve haramdan sakınır. Bu vasfı ile, kıyâmet gününde onlarla beraber haşrolunurlar.