Dünyaya Kıymet Vermeyenler

Dünyaya Kıymet Vermeyenler
Bekr bin Abdullah el-Müzeni buyurdu ki: "İbrâhim aleyhisselâmı ateşe atmak istedikleri zaman, bütün mahlûkat dediler ki: 'Yâ Rabbi! Halilin ateşe atılıyor. Bize izin ver de, onun için yakılan ateşi söndürelim.' Bunun üzerine Allahü teâlâ onlara: 'O benim halilimdir. Benim yeryüzünde ondan başka halilim (dostum) yoktur. Hem ben onun ilâhıyım. Onun benden başka ilâhı yoktur. Eğer sizden yardım isterse, ona yardım edin. Yoksa onu kendi hâline bırakın' buyurdu. İbrâhim aleyhisselâm ateşe atıldığı zaman Allahü teâlâ ateşe meâlen; '... Ey ateş! İbrâhim'e karşı serin ve selâmet ol!' (Enbiyâ-90) buyurunca, ateş o gün, şark ve garb ehline serin oldu."
Afv el-A'rabi anlattı: Hasen-i Basri'ye: "Gece teheccüd namazı kılmaya kalkanların durumu nedir?" diye sorulunca; "Onlar Allahü teâlâ ile beraberdirler. Allahü teâlâ, onlara nûrundan bir nûr verir" buyurdu.
Ali bin Ebi Tâlib (radıyallahu anh) buyurdu ki: "Dünya geri dönüp gitmekte, âhiret ise gelmektedir. Fakat her ikisinin de talipleri vardır. Siz, âhireti isteyen, onun için çalışanlardan olunuz. Dünya peşinde koşanlardan olmayınız. Dünyaya kıymet vermeyenler (Dünyadan sadece zaruri olan ile yetinenler), yeri yaygı, toprağı yatak, suyu tayyib (helâl ve temiz bir rızık) edindiler. Cenneti isteyen, nefsinin arzu ve isteklerinden uzaklaşır. Cehennemden kaçınmak isteyen ise, haram olan şeylerden korunur. Dünyaya kıymet vermeyenlere belâ ve musibetler hafif gelir. İnsanlar, onlardan bir kötülük görmeme husûsunda emindirler. Onların kalbi mahzûndur. İhtiyâçları hafiftir."
Kümeyl bin Ziyâd anlatır: "Bir gün Ali bin Ebi Tâlib (radıyallahu anh) ile beraber gidiyorduk. Bu sırada Ali bin Ebi Tâlib (radıyallahu anh) bir kabristana döndü ve; 'Ey kabir ehli! Bizim yanımızda haber olarak şunlar var: Mallarınız vârisler arasında taksim edildi. Çocuklarınız yetim kaldı. Ya sizin yanınızda ne var?' dedi. Sonra bana dönerek; 'Ey Kümeyl! Eğer şimdi onlara cevap vermeleri için izin verilseydi, şöyle cevap verirlerdi: Şüphesiz, en hayırlı hazırlık ve azık takvâdır" dedi ve ağlamaya başladı. Daha sonra; 'Ey Kümeyl! Kabir amellerin sandığıdır. Ölünce her şey ortaya çıkar. Neler olacağı o zaman görülür' buyurdu."

Tevekkül Eden Kimse Cömert Olur

Vehbi Tülek

Felsefecileri Kerpiçle Susturan Zat!

Vehbi Tülek

Ağlayıp Sızlamak, Derdi Belâyı Geri Çevirmez

Vehbi Tülek

Hanefî Mezhebinde Namazın Sünnetleri

Vehbi Tülek

Fakirlik Korkusu Olan Şeytana Itâat Eder

Vehbi Tülek