Kerâmetler menbâı Ebü’l-Abbâs Seyyârî

Meşhurların Son Sözleri

Salı, 17 Temmuz 2007

Ebü’l-Abbâs Seyyârî, evliyânın büyüklerindendir. Fıkıh ve hadîs ilimlerinde büyük bir âlim, fazîletler ve kerâmetler sahibi olup, Ebû Bekr-i Vasıtî’nin en büyük talebesi idi. 340 (m. 951) senesinde Merv şehrinde vefât etti. Kabri orada olup, herkes tarafından ziyâret edilmektedir. Kabrini ziyâret edip, bu zât hürmetine Allahü teâlâya duâ edip isteklerini arz edenlerin, murâdlarına kavuştukları görülmüştür...

Devamını oku...

“Şeyh-ül-Fukaha” Ahmed bin Muhammed

Meşhurların Son Sözleri

Pazartesi, 16 Temmuz 2007

Ahmed bin Muhammed el-Berkânî, fıkıh ve hadis âlimlerinin büyüklerindendir. 944 (H.333) senesinde Harezm’in Berkan köyünde dünyaya geldi. İlim öğrenmeye, önce fıkıh ilmi ile başladı. Şafii fıkhında zamanının en âlimi oldu. Bu sebeple ona “Şeyh-ül-Fukaha” (fakihlerin şeyhi) unvanı verildi.

Devamını oku...

Buhârâlı velî Ârif-i Dikgerânî

Meşhurların Son Sözleri

Pazar, 15 Temmuz 2007

Ârif-i Dikgerânî, on dördüncü yüzyılda, Buhârâ’da yetişen velîlerdendir. Kendilerine “Silsile-i aliyye” adı verilen büyük âlim ve velîlerden Seyyid Emir Külâl (Gilâl) hazretlerinin dört halîfesinden ikincisidir. İsmi, Ârif’tir. Buhârâ civârındaki Dikgerân köyünde doğduğu için “Dikgerânî” nisbesiyle meşhûr oldu. Doğum ve vefât târihleri bilinmemektedir. Dikgerân’da vefât etti...

Devamını oku...

Mısır evliyâsından Ali bin Şihâb

Meşhurların Son Sözleri

Cumartesi, 14 Temmuz 2007

Ali bin Şihâb Mısır evliyâsındandır. Doğum târihi belli değildir. 1486 (H.891) senesinde vefât etti. Nesebi dördüncü dedede Tilmsan Sultânı Ebû Abdullah’a, sonra da Seyyid Muhammed bin Hanefiyye’ye ulaşır. Büyük âlim İmâm-ı Şa’rânî hazretlerinin dedesidir. Seyyid idi ancak, Resûlullah efendimizin soyundan olduğunu açıklamazdı. “Neseble öğünmek doğru değildir. Kişi, iyi amel sâhibi olmalıdır. Önceleri bir köle olan Selmân-ı Fârisî ve Bilâl-i Habeşî (radıyallahü anhümâ) Resûlullah’ın emrine girince, O’nun sohbetinde şanları ne kadar üstün oldu” buyurdu...

Devamını oku...

Gözü yaşlı mutasavvıf Ahmed bin Abdurrahmân

Meşhurların Son Sözleri

Cuma, 13 Temmuz 2007

Ahmed bin Abdurrahmân, İslâm âlimlerinin ve evliyânın büyüklerindendir. Evliyânın büyüklerinden Abdurrahmân es-Sekkaf hazretlerinin oğludur. Doğum târihi tesbit edilememiştir. 1425 (H.829) senesinde vefât etti. Zamânında bulunan büyük velîlerin sohbetlerine devâm ederek ve çok gayret ederek, tasavvuf yolunda ilerledi. Kısa zamanda yetişerek, büyük âlimlerden ve evliyâdan oldu. Dünyâya düşkün olmayan, gönlünü Allahü tealâya vermiş bir velîydi. Fazîletler, kerâmetler sâhibi bir zât olup, pek çok üstünlükler kendinde toplanmış idi...

Devamını oku...

“Tek murâdım sizin gibi olmak!”

Meşhurların Son Sözleri

Çarşamba, 11 Temmuz 2007

Silsile-i aliyye büyüklerinden olan Ali Râmitenî hazretleri, geçimini dokumacılık yaparak kazanırdı. Bu sebeple kendisine “dokumacıların şeyhi” mânâsına “Pîr-i Nessâc” derlerdi. Ali Râmitenî hazretlerine, “Azîzân” denmesinin sebebi ise şöyle anlatılır:
Bir zaman Ali Râmitenî’nin evinde iki-üç gün yiyecek bir şey bulunmadı. Evdekiler açlık sebebiyle çok üzülüyorlardı. Gelen misâfire de evde ikrâm edecek bir şey yoktu. O sırada Ali Râmitenî hazretlerinin talebelerinden yiyecek satan bir genç, pirinç doldurulmuş bir horoz hediye getirdi;

Devamını oku...

Türkistanlı velî Hâce İbrâhim

Meşhurların Son Sözleri

Çarşamba, 11 Temmuz 2007

Ahmed Yesevî’nin babası Hâce İbrâhim son anlarını yaşıyordu... Gevher Şehnaz ismindeki kızına şu vasiyeti yaptı: “Ey benim kızım! Kardeşin bu dünyâya ender gönderilen mübârek bir kişi olacaktır. Ona göz kulak ol. Benim dergâhımda, bağlı bir sofra durur. Ahmed o sofrayı kendi başına açtığı zaman onun cihan mülkünde görünme vaktinin geldiğini bilmelisin. Zamânı gelmeyince, bu sırrı kimseye açma...”

Devamını oku...

Evliya Çelebi’ye baba nasihati!..

Meşhurların Son Sözleri

Pazartesi, 09 Temmuz 2007

Evliya Çelebi, 1640 yılında babasından habersiz Bursa’ya gider. Eve dönüşünde babası, ona bazı nasihatler verir. İşte “Seyahatname”den alınan nasihatler:
-O gün, üzüntü içindeki evimize varıp babam ile annemin mübarek ellerinden öptüm, huzurlarında el bağlayıp durduğumda aziz babam;
-Safa geldin, Bursa seyyahı! Safa geldin, dedi.

Devamını oku...

Fıkıh âlimi İbrâhim Ca'berî

Meşhurların Son Sözleri

Pazartesi, 09 Temmuz 2007

İbrâhim Ca’berî, evliyânın büyüklerinden ve fıkıh âlimidir. Künyesi Ebû İshâk, ismi, İbrâhim, babasınınki Mudâd’dır. 1200 (H.597) yılında Ertuğrul Bey’in babası Süleymân Şah’ın kabrinin bulunduğu Suriye’deki Ca’ber kalesinde doğdu. Doğduğu yere nisbetle Ca’berî denildi.
İbrâhim Ca’berî hazretlerine, dîn-i İslâma hizmetlerinden dolayı “Takıyyüddîn” ve “Burhânüddîn” lakabları verildi. Şâfiî mezhebi fıkıh bilgilerini öğrendi. Şam’da Ebü’l-Hasan Sehâvî’den hadîs ilimleri tahsîl etti. Kâhire’ye gitti. İlim öğretip ders verdi. Ebü’l-Hasan Şâzilî hazretleriyle görüştü. Onun ölü kalbleri dirilten feyzlerinden istifâde etti.

Devamını oku...

YA KADÎMÜ'L-İHSÂN İHSÂNÜKE'L-KADÎM

Dini Hikayeler

Pazar, 08 Temmuz 2007

Hz. Şeyh Ebû Hafs Ömer'den rivayet edilmiştir: Bir yiğit daima: «Ya Kadîmü'l-İhsân İhsânüke'l-Kadîm» diye dua edermiş. Salih bir zat da O'na, neden daima bu dua ile meşgul olup, başka zikir ve dua etmediğinin sebebini sorar, Yiğit ise şöyle anlatır:

Devamını oku...