Yahyâ Efendi ve bir fakir imam...

Meşhurların Son Sözleri

Cumartesi, 28 Temmuz 2007

Beşiktaşlı Yahyâ Efendi büyük velilerdendir. Yalova’da, kendisini çok seven bir imam efendi vardı. Onu sık sık ziyaret eder duasını alırdı. Yine bir gün ziyâretine gitti. Selâm verip huzûrunda oturdu. O sırada dergâh tenhâ olup, kimseler yoktu. Yahyâ Efendi ona;
-Ey temiz kardeşim, gel seninle bahçede biraz dolaşalım, buyurdu.
Berâberce çıktılar. Bir yere geldiklerinde, Yahyâ Efendi;
-Sen bize candan bağlısın. Şimdi sana Allahü teâlânın lütfuyla bir iş göstereceğim. Böylece fakirlik ateşini söndürmüş ve seni sevindirmiş olacağız, buyurdu.
Sonra yere asasını vurdu ve;
-Burasını kaz! dedi.

Devamını oku...

Bir lokma ekmek bir kase çorba...

Meşhurların Son Sözleri

Cuma, 27 Temmuz 2007

Muhammed Harirî hazretlerinin yakınlarından biri bir gün kendisinden, yaşadığı ilginç bir vakayı anlatmasını rica eder. O mübarek de şu hadiseyi anlatır:
-Bir gün tekkede otururken yalın ayak, saçları darmadağın solgun ve üzgün yüzlü genç bir fakir çıkageldi. Abdestini aldı, iki rekat namaz kıldıktan sonra ceketiyle başını örterek uykuya daldı. Akşam ezanı okununca yeniden abdestini alarak bizimle birlikte namazını kıldı.

Devamını oku...

Tebe-i tâbiînden Zâhid İsfehânî

Meşhurların Son Sözleri

Perşembe, 26 Temmuz 2007

Zâhid İsfehânî, Tebe-i tâbiînin âlim ve velîlerindendir. İsmi, Muhammed bin Yûsuf’tur. Künyesi Ebû Abdullah’dır. “Ez-Zâhid”, “el-Âbid” lakabları ile tanınırdı. Aslen İsfehanlıdır. Doğum tarihi bilinmemektedir. İlim tahsili için uzun zaman Mekke’de bulundu. Basra’da ve değişik yerlerde ikâmet etti...
Bu mübarek zat, tanındığı yerden kaçmanın yollarını arardı. Geceleri hiç uyumazdı. Devamlı ibâdet ederdi. İnsanlardan bir şey istemez, hâcetini Allahü teâlâdan dilerdi. 804 (H.188)’de otuz yaşlarında vefât etti.

Devamını oku...

Bahtiyâr evlad Sultan Veled

Meşhurların Son Sözleri

Çarşamba, 25 Temmuz 2007

Sultan Veled, Konya’da yetişen velîlerin büyüklerindendir. Mevlânâ Celâleddîn Muhammed Rûmî’nin ortanca oğludur. 1226 (H.623) senesinde Karaman’da dünyâya geldi.
Mevlânâ hazretleri, Sultan Veled’e küçük yaşından îtibâren ilim öğretmeye başladı. Onu zâhirî ve bâtınî ilimlerde yetiştirdi. Tasavvuf yolunda mârifet, Allahü teâlânın zâtı ve sıfatlarına âit bilgiler sâhibi eyledi...
Sultan Veled gençliğinde, her ilimde pek yüksek derecelere kavuştu. Bununla ilgili olarak Mevlânâ hazretleri, oğluna buyurdu ki:

Devamını oku...

Ebül-Abbâs ve ihlaslı bir hanım

Meşhurların Son Sözleri

Salı, 24 Temmuz 2007

Ebü’l-Abbâs Dîneverî büyük velîlerdendir. 951 (H.340) senesinde Semerkand’da vefât etti. Allahü teâlâdan başka her şeyi unutmuş ve muhabbet deryâsına gark olmuştu. Her türlü ilimde üstâd, fazîletler sâhibi, gâyet fasîh, güzel ve düzgün konuşan, hikmetli sözler söyleyen, İslâmiyet’e son derece bağlı mübârek bir zât idi. O, zamânındaki câhil kimselerden sakınır, ilimden haberi olmayan câhil tarîkatçılardan da son derece müşteki idi. Onların yaptıkları şeylerin din ile bir ilgisi olmadığını, şu sözleriyle beyân etmiştir:

Devamını oku...

Sen Darim oğlu Madarsın!..

Meşhurların Son Sözleri

Pazartesi, 23 Temmuz 2007

Resulullahın (sallallahü aleyhi ve sellem) vefatından 10 gün sonra yüzü örtülü bir köylü mescide gelip selamdan sonra dedi ki:
- Resulullahın (sallallahü aleyhi ve sellem) yakını kimdir?
Hazret-i Ebu Bekir (radıyallahü anh) Hazret-i Ali’yi gösterdi.
Hazret-i Ali şöyle buyurdu:
- Söyle ey Madar! Ey kuyu sahibi!
- İsmimi ve kuyu sahibi olduğumu nereden bildin?

Devamını oku...

Bir gönül sultanı... Abdullah el-Harrâz

Meşhurların Son Sözleri

Pazar, 22 Temmuz 2007

Abdullah el-Harrâz, evliyânın büyüklerindendir. Rey şehrinde doğup büyüdü. Doğum târihi bilinmemektedir. Hicrî 922 (H.310) târihinde vefât etti. Rey ve Bağdâd’da ilim tahsîl etti. Çok hadîs-i şerîf ezberledi. Mâlik bin Enes’den hadîs-i şerîf rivâyet etti. Kendisinden de Ebû Zür’a Ahmed bin Hanbel ve oğlu ile İmâm-ı Begavî ve Müslîm hadîs-i şerîf rivâyetinde bulundular...
Abdullah el-Harrâz hazretleri evliyânın büyüklerinden Ebû İmrân Kebir’in sohbetlerinde mânevî olgunluğa kavuşup, kemâle geldi. Ebû Hafs Haddad ile görüştü. İlim ve irfanı ziyâdeleşti. Bâyezîd-i Bistâmî hazretlerinin talebeleri ona çok hürmet ederlerdi...

Devamını oku...

Mâlikî fıkıh âlimi Abdullah MenûfîMâlikî fıkıh âlimi Abdullah Menûfî

Meşhurların Son Sözleri

Cuma, 20 Temmuz 2007

Abdullah Menûfî, usûl, tefsîr, nahiv ve Mâlikî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 1287 (H.686) senesinde Mısır’ın Buhayra şehrinde doğdu. Sonra Menûf’a yerleşti. 1347 (H.748)’de Mısır’da vefât etti.
Abdullah Menûfî hazretleri, Süleymân Şâzilî’nin sohbetlerinde yetişip, vilâyet derecelerinde yükseldi. Mâlikî mezhebi fıkıh bilgilerinde, tefsîr ve Arabî ilimlerde âlim oldu. Birçok talebe yetiştirdi. Mısır’da onun ilminden istifâde etmeyen yok gibiydi...

Devamını oku...

Firavun ve sihirbazlar

Meşhurların Son Sözleri

Cuma, 20 Temmuz 2007

Musa aleyhisselam, Allahın dinini tebliğe başlamıştı. Firavun, Hazreti Mûsa’nın tevhid mücadelesinden, saltanatını kaybetme endişesi ile korktu, ürktü ve şaşkınlık içinde Mısır’ın en meşhur sihirbazlarını topladı. Musa aleyhisselam ile sihirbazları müsabakaya çıkardı... Sihirbazlar, elinde asası ile gelen Musa aleyhisselama, hürmet ve nezaket göstererek sordular:
-Ya Mûsa, sen mi önce asanı atarsın, yoksa biz mi atalım?
Mûsa aleyhisselam ise onlara;
-Siz atacağınızı atın! dedi. (A’raf, 115-116)

Devamını oku...

Saray vaizlerinden Ünsî Hasan Efendi

Meşhurların Son Sözleri

Perşembe, 19 Temmuz 2007

Ünsî Hasan Efendi, İstanbul’da yetişen büyük velîlerden. İsmi Hasan bin Recep bin Şehîd Muhammed, lakabı Ünsî’dir. 1645 (H.1055) senesi Taşköprü’de doğdu. 1723 (H.1136) senesi İstanbul’da Bâbıâli yakınında Salkım Söğüd’de Aydınoğlu Dergâhında vefât etti. Örtülü taş türbede medfûndur...
Ünsî Hasan Efendi önce Bayramiyye yolu büyüklerinden olan babası Recep Efendiden okudu. İlim ve edeb üzere yetişti. Henüz yirmi yaşlarında iken Ayasofya Câmii’nde ders okutmaya başladı. Tefsîr-i Beydâvî ve Mesnevî okur, kendisine mahsus odasında ikâmet eder, ilimle meşgûl olurdu.

Devamını oku...