Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.501.112

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Fıkıh âlimlerinin Bildirdiklerine Uyun!

Şihâbüddîn Gazzî hazretleri Şafiî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 770 (m. 1368) senesinde Filistin’de Gazze’de doğdu. Kudüs’e ve Şam’a gidip, oradaki büyük âlimlerden Şafiî mezhebi fıkıh ilmini tahsil etti. Bir müddet kadılık, sonra müderrislik yaptı. 822 (m. 1419) senesinde Mekke-i mükerremede vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

39 - GÂzileri Boş Mu Sanirsiniz?

Barbaros Hayrettin Paşa, Cezayir seferinde ordusu içinde bulunan kırk kişinin bir gece aynı rüyayı gördüklerini anlatır. Rüya şöyledir:

Vehbi Tülek

Haci Mesud

Vehbi Tülek

93 - Sultan Ii. Selim Ve Kibris'in Fethi

Vehbi Tülek

Müftî Olsa Gerektir

Vehbi Tülek

Ebüssü'ûd Efendi, şeyhülislâm olmasıyla ilgili bir rüyâsını şöyle anlatmıştır: "Henüz daha medresede talebe iken, bir gece rüyâmda Zeyrek Câmiine girdim. Câmi çok kalabalık idi. "Bu topluluk nedir?" dedim. "Resûl-i ekrem efendimizin divân-ı seâdetleridir, toplantılarıdır" denildi. Hürmetle bir köşede durdum. Önümde de, o devrin müftisi İbn-i Kemâl Paşa oturuyordu. Peygamber efendimiz mihrâbda bulunuyordu. Sağ ve solunda Eshâb-ı kirâm efendilerimiz edeble ayakta duruyorlardı. Resûlullah efendi mizin huzûrunda da bir zât vardı. Kıyâfetinden onu Arab zannetmiştim. Peygamber efendimiz ile dizdize denilecek bir hâlde oturuyor ve konuşuyordu. Acabâ bu zât kimdir ki, Eshâb-ı kirâm efendilerimiz ayakta oldukları hâlde, o, Resûlullah'ın huzûrunda oturuyor? diyerek hayret ettim. Konuşmalarını dinledim; Peygamber efendimiz Arabca konuşuyorlar, o zât ise Farsça söylüyordu.

1897 Yunan Harbi Ve Dömeke

Vehbi Tülek

105 - Baltaci Mehmed Paşa Ve Rus Çari Deli Petro

Vehbi Tülek

Osmanlinin Lübnan Siyaseti

Vehbi Tülek

Bir Çanakkale Şehidinin Son Mektubu

Vehbi Tülek

Hepimiz Mevaşiyiz

Vehbi Tülek

Belgrad'in Fethi

Vehbi Tülek

Ancak İstanbul Kadisi Olursun

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Din Kardeşin Hakkında Onun Hoşlanmadığı Şeyi Söyleme!

Selâm bin Abdullah Bâhilî hazretleri Mâlikî mezhebi fıkıh âlimidir. Endülüs’te (İspanya) İşbîliyye’de (Sevilla) doğdu. Endülüs’teki âlimlerden ilim öğrendikten sonra, talebe yetiştirdi. 839 (m. 1435) senesinde vefât etti. “Ez-Zehâir vel-alâk fî edeb-in nüfûsi ve mekârim-il-ahlâk” isimli meşhûr eserinde şöyle anlatır: 

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Hadîs Ve Fıkıh âlimi İmâm-ı Nesâî

Vehbi Tülek

İmâm-ı Nesâi hazretleri, Hadis ilminde imâmdı. Yani; üçyüzbinden fazla hadis-i şerifi râvileriyle birlikte ezbere bilirdi. Yazdığı "Sünen-i sagir"i, Kütüb-i sitte adı verilen altı büyük hadis kitabından biridir.
İlim tahsiline Horasan'da başlayan İmâm-ı Nesâi, Irak, Şam, Mısır, Hicaz (Mekke ve Medine) ve Cezire'deki (Mezopotamya, Fırat ve Dicle havzasının kuzeyi) âlimlerden ders aldı. Mısır'da yerleşti. Hadis ilminde zamanının bir tanesi, Mısır âlimlerinin en fakihi idi. Haramlardan sakınmada ve ibâdetlere düşkünlükte eşi yoktu. Her yaptığı iş, her söylediği söz, Allahü teâlânın rızâsı içindi. İmâm-ı Nesâi'nin hadis-i şerif rivâyetinde râvilere koyduğu şartlar, Buhâri ve Müslim'den daha sıkıydı. Cerh ve ta'diline (hadis râvilerinin güvenilir olup olmamasındaki tesbitlerine) bütün âlimler i'tibâr ederlerdi.

Kim Söylerse Söylesin Hakkı Kabul Et

Vehbi Tülek

Şâfiî Fıkıh âlimi Ebû Bekr Süyûtî

Vehbi Tülek

Ebû Bekr Süyûti, Şâfii mezhebi fıkıh âlimlerindendir. Celâleddin Abdürrahmân-ı Süyûti'nin babasıdır. Asıl ismi belli olmayıp, "Ebû Bekr" künyesi ile tanınırdı. Lakabı "Kemâleddin", künyesi ise "Ebü'l-Menâkıb" idi. "Süyûti" nisbeti ile meşhûr oldu. Takriben 804 (m. 1401) senesi Zilka'de ayında Süyût beldesinde dünyâya geldi ve orada yetişti. Fıkıh, usûl, kelâm, nahiv, sarf, me'âni, beyân, ferâiz, hesâb, mantık ve vesâik (vesikalar) ilimlerinde derin bilgiye sâhipti.

Ali Ibn-i Ehı'l-menûfî

Vehbi Tülek

Molla Hayreddîn Halil

Vehbi Tülek

Şafiî Fıkıh âlimlerinden; Şemseddin Bakarî Hazretleri

Vehbi Tülek

Firavun’un Hanımı Âsiye Hâtun

Vehbi Tülek

Muhammed Sıddîk Keşmî

Vehbi Tülek

Doğru Sözü Kabul Etmelidir

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Salavat-ı Şerifin Bereketi

Salavat-ı Şerifin Bereketi

Devr-i Saadet'te bir Yahûdi, bir Müslüman'a iftira ederek Peygamber Efendimiz'e (sallallahü aleyhi ve sellem) şikâyette bulundu:
-Bu adam benim devemi çaldı. Bu deve benimdir, işte şahidlerim, diyerek iki de münâfıklardan yalancı şahid gösterdi.
Gerekli inceleme yapıldı, durum Müslüman'ın aleyhine tecelli ederek devenin Yahûdi'nin olduğuna hükmolundu ve deve Müslüman'dan alınarak Yahûdi'ye teslim edildi. Bununla kalsa iyi. Hırsızlık yaptığı için o Müslüman'ın ayrıca eli de kesilecekti. O sahabi ellerini açarak:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Pişman Oldular!

Vehbi Tülek

Allah'ın Emaneti

Vehbi Tülek

Hayat Kurtaran Yalan

Şikayet

Allah'ın Emaneti

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Allah Diyen Genç

Korkma!

Değişen Sizin Kalbiniz

Vehbi Tülek

Allah’a Firar Et

Vehbi Tülek

Gerçek Zehir

Vehbi Tülek

Bu Gece Yolcu Olsa Gerektir

Vehbi Tülek

Namazini Ben Kildirayim

Vehbi Tülek

Firkateyne Bininiz

Vehbi Tülek