Korkmayın, O Bize Zarar Veremez!
“Hocam Nasrullah Sincârî hazretleri ile Sincar’da bir sokakta ilerliyorduk. Hocam bir adamın bir kadına dikkatli bir şekilde baktığını gördü. Adam gözü ve gönlü ile ona yönelmişti. Hocam ona yaklaşıp haram olan bu işi yapmamasını bildirdi. Lâkin adam bundan vazgeçmedi. Hocam o zaman; 'Yâ Rabbî! Bunun bakışını al. Tâ ki bir daha nâmahreme, yabancı kadınlara bakmasın' buyurdu. O sırada adamın gözleri görmez oldu...
Aradan bir hafta geçtikten sonra o kişi Nasrullah hazretlerinin dergâhına gelip tövbe ve istiğfâr ederek günâh işlediğine pişman olduğunu bildirdi. Gözlerinin açılması için duâ ricâ etti. Nasrullah hazretleri ellerini açıp; 'Yâ Rabbî! Bunun görür hâle gelmesini nasip eyle. Zîrâ o, tövbe ve istiğfâr etti. Zâtına karşı özür diledi' buyurdu. Bunun üzerine o kişinin gözleri görmeye başladı. Sonradan o kişinin gözü harama değse derhâl gözleri görmez olur, haramdan uzak dursa görür hâle gelirdi...”
Abdullah bin Ahmed anlatır:
Sultan Sincar’a Şeyh Nasrullah hazretlerini gammazlayıp, aleyhinde konuştular. Bunun üzerine Sultan Sincar onun huzûruna getirilmesini emretti. Nasrullah hazretlerinin talebeleri bunu duyunca çok korktular. Sultanın ona bir zarar vermesinden çekindiler. Nasrullah hazretleri talebelerine; “Korkmayın. O bize zarar veremez” buyurdu. Doğruca hazırlığını yapıp Sultanın kapısına vardı. O sırada Sultan şiddetli bir kulunca tutuldu. Sultanın bu rahatsızlıktan aklı başından gidecek şekildeydi. Benzi solmuştu. Onun bu hâlini görenler;
“Bu belâ değildir. Ancak Nasrullah hazretlerinin bedduâsı olsa gerektir” dediler. Hemen oradakiler Nasrullah hazretlerini karşılayıp durumu bildirdiler ve; “Sultanın şifâ bulması için duâ temennî ettiler. Nasrullah hazretleri de Allahü teâlâya duâ etti. Ellerini yüzüne sürdüğünde Sultanın, kuluncu bıçak gibi kesilip, ağrıları yok oldu...
Sultan Sincar durumu anlayınca, Nasrullah hazretleri hakkındaki kötü zandan vazgeçip kendisinden af diledi ve sevenlerinden oldu...