Mehmed Emîn Efendi

Mehmed Emîn Efendi

Büyük üstadımız Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdi hazretleri buyurdu ki: Tasavvuf yolunda nihâyete varanlar iki türlüdür: Birincisi; Resûlullahın (sallallahü aleyhi ve sellem) izinde giderek kemâle erdikten sonra, insanları irşâd için, halk derecesine indirilmiş olan "Mürşid"lerdir. İkincisi; yükseldikleri derecelerde bırakılıp, insanların yetişmesi ile vazifeli olmıyan "Evliyâ"dır.

Tasavvuf yolunda yürüyenler de iki kısımdır: Birincisi; Allahü teâlâdan başka her şeyi unutup, yalnız O'nu isteyen müridlerdir. İkincisi; âhireti, Cenneti isteyen taliblerdir...

Allahü teâlâyı irâde edenler, isteyenler de iki türlüdür: Biri, "Sûfi"ler olup, nefslerini temizleyip, nihâyetten birkaç şeye kavuşmuşlardır, ikincisi; "Melâmi"lerdir. Bunlar, sıdk ve ihlâs kazanmaya çalışır, ibâdetlerini ve hayratı gizler, sünnetleri, nafile ibâdetleri de çok yaparlar. Bu ibâdetlerin görünmesinden korkarlar. Bunlar çok kıymetli ise de, mahlûk ile meşgûl olduklarından, tevhid makamına varamıyorlar. Melâmiler muhlistir. Sûfiler ise muhlasdır. Ahiretin talipleri dört türlüdür. Bunlar; zâhidler, fakirler, huddâm ve âbidlerdir.

Zâhid: İmânın nûru ve Hakka olan yakınlığı ile âhiretteki hâlleri müşâhede eder. Dünyâya meyletmez, kötü görür. Onun yaldızlı ve gelip geçici süslerine iltifât etmez. Ondan yüzünü çevirip, baki ve hakiki olan Cemâl'e rağbet eder.

Fakir: Dünyâ mallarında hiçbir şeye sahip değildir. Fakirler, dünyâ mallarını, Allahü teâlânın rızâsını talep etmelerinden dolayı terk ettiler. Dünyâ mallarını terk etmelerinin üç sebebi vardır. Birincisi; âhirette hesabının hafiflemesini istemek ve cezadan korkmak. İkincisi; dünyâ malını terk, sevâbın fazla olmasına, neticede Cennete girmeye vesiledir. Üçüncüsü; dünyâ malını terk eden, gönül huzûru içinde ibâdet eder...

Hadimler: Fakir olanlardan, Hakkı talep edenlerin hizmetini isteyenlerdir. Nitekim Dâvûd aleyhisselâma duyuruldu ki: "Beni talep edeni görürsen, hemen ona hizmetçi ol." Hadimler, farz ibâdetlerini yaptıktan sonra, geri kalan vakitlerini fakirlerin işlerine sarf ederlerdi. Tâ ki, âhiret işlerinde onların yardımlarına, imdâdlarına nail olsunlar...

Abidler: Devamlı Allahü teâlâyı zikreden ve O'na ibâdet edenlerdir. Tâ ki, âhiret sevâbına nail ve vâsıl olsunlar...

İnsanlardan Bir Sıkıntı Gelirse, Affedin!

Vehbi Tülek

İlimleriyle Dalâlete Düşen Kimseler!

Vehbi Tülek

Yaşayan Maşuktur, âşık Bir Ölüdür

Vehbi Tülek

Kalan Günlerinin Kıymetini Bil

Vehbi Tülek

Tamah Eden, Dâimâ Sıkıntı Içinde Yaşar!

Vehbi Tülek