Namazı Vaktinde Kılmayan "veyl Kuyusu"ndadır
Netice olarak Allahü teâlâdan başka her şeyi terk etmelisin. Herkesi kendinden iyi bil ki, hepsinden iyi olasın. Tevâzu sâhibi ve alçak gönüllü ol ki, evliyâlık makâmına ulaşasın. Böyle olmayanın bizim yolumuzla ilgisi yoktur" buyurdu. Zâhiri ve mânevi ilimleri öğrendi ve icazet verildi. Hocası vefât edince, yerine geçti, çok talebe yetiştirdi, bunların en meşhuru Hâce Muinüddin Çeşti hazretleridir. Muinüddin Çeşti şöyle anlatır:
Hocam Osman Hârûni, Allahü teâlâya ve Peygamber efendimize olan imânla mezara gitmesi için duâ etmesini ricâ ederdi. Kabir azaplarından bahsedilince, bir yaprak gibi titrerdi. Bâzen günlerce ağlardı. "Bir gün öleceğim. Kıyâmette yaptıklarının hesâbını verecek olan kimse, nasıl gülebilir ve günlük işlere dalabilir. Eğer insanların akrep ve yılanların kabirde verecekleri sıkıntıdan birazcık haberi olsa, tuz gibi erirler" buyururdu.
Yine şöyle anlatır: "Bir komşum vardı. Hocamın talebelerindendi. Bu komşum vefât etti. Cenâzesinde bulundum. Cenâze kabre konunca herkes gitti. Ben biraz kalıp, murâkabeye daldım. O anda azap melekleri geldi. O sırada Osman Hârûni de orada hazır oldu. Onlara; 'Bu benim talebelerimdendir. Ona azâb etmeyin' dedi. Melekler gittiler, sonra hemen geri geldiler ve cenâb-ı Hak; 'Bu şahıs senin hilâfına iş görürdü' buyurdu, dediler. Osman Hârûni onlara; 'Evet! Fakat bize intisâb edip talebe olmuştu' dedi. O anda cenâb-ı Hak'tan şu emir geldi: (Ey meleklerim! Osman Hârûni'nin talebesinden elinizi çekiniz. Ben onu, Osman Hârûni'nin dostluğuna bağışladım.) Ben de ümid ederim ki, Osman Hârûni'nin hürmetine bizi de affeder."
Osman Hârûni buyurdu ki: "Hesaplaşma günü geldiğinde, bütün peygamberler, veliler ve Müslümanlar, Allahü teâlâ tarafından namaz husûsunda sorguya çekilecektir. Zamânında bu görevi yapanlar kurtulacaklar. Ancak yapmayanlar Veyl denilen ve azâbı çok ağır olan Cehennem kuyusuna atılacaktır. Allahü teâlâ Veyl kuyusunun, namazı vaktinde kılmayan için olduğunu bildirmiştir."