Sırât'ı Şimşek Gibi Geçenler
Nisâ sûresinin yüzikinci (102) âyetinde meâlen, (Belli zamanlarda namaz kılmak, müminlere farz oldu) buyuruldu. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Kâbe kapısının yanında idim. Cebrâil iki kere yanıma geldi. Güneş tepeden ayrılırken, benimle öğle namazı kıldı.)
(Cebrâil Kâbe kapısı yanında, bana iki gün namaz kıldırdı. Birinci gün, fecr-i sâni [beyazlık] doğarken sabah namazını ve güneş tepeden ayrılırken öğle namazını ve her şeyin gölgesi kendi boyu olunca ikindi namazını ve güneş batarken akşam namazını ve şafak kaybolunca yatsı namazını kıldık...
İkinci günü de, tan yeri ağarınca sabahı ve her şeyin gölgesi kendi kadar uzayınca öğleyi ve her şeyin gölgesi kendi boyunun iki katı uzayınca ikindiyi ve oruç bozarken akşamı ve gecenin üçte biri geçince yatsıyı kıldık. Sonra; "Yâ Muhammed! Senin ve geçmiş Peygamberlerin ve ümmetinin namaz vakitleri işte bunlardır" dedi.)
(Kapınızın önünden akan bir suda her gün beş kere yıkanınca, üzerinizde kir kalmayacağı gibi, beş vakit namaz kılanların hatâlarını da, Allahü teâlâ affeder) (Namaz dinin direğidir. Namaz kılan, dinini sağlamlamış olur. Namaz kılmayan, dinini yıkmış olur.)
(İslâmın temeli beştir. Birincisi, şehâdet kelimesini söylemektir. İkincisi, namaz kılmaktır.)
(Allahü teâlâ, her gün beş namaz kılmayı emretti. Güzel abdest alıp, bu beş namazı vakitlerinde kılan ve rükû ve secdelerini iyi yapanları, Allahü teâlâ, af ve mağfiret eder.)
(Allahü teâlâ, kullarına, her gün beş kere namaz kılmayı farz etti. Bir kimse, güzel abdest alıp, namazını doğru kılarsa, kıyâmet günü, yüzü, ondördüncü ay gibi parlar ve Sırât köprüsünü şimşek gibi geçer.)
Süleymân bin Beride, babasından haber veriyor ki; biri, Resûlullah efendimizden (sallallahü aleyhi vesellem) namaz vakitlerini sordu. (İki gün benimle birlikte namaz kıl!) buyurdu. Güneş tepeden ayrılınca, Bilâl-i Habeşiye ezan okumasını emretti. Öğle namazını kıldık. Bir hadis-i şerifte, (İkindi namazı, güneş batmadan önce kılınır) buyuruldu.