Yemenli Fakih İbnü’l-hatîb
"Senin borcunu ödediler!.."İbnü'l-Hatib, gençliğinde bir ara Medine-i münevverede ikâmet etti. Bir ihtiyâcı olduğunda, çarşıda bulunan bir kimseden ihtiyâcı kadar borç alırdı. Eline para geçtiğinde, borcunu ödemek üzere o kimsenin yanına varınca, o kimse kendisine;
-Borcun olan dirhemleri bir kimse ile göndermişsin. O kimse bana gelip borcunu ödedi, derdi.
Hâlbuki bu zât, hiç kimseyi göndermiyordu. Borç alma ve borcunun ödenmesi işi uzun bir müddet bu hâl üzere böyle devâm etti...
Allahü teâlâ, kullarından dilediği kimselerin ihtiyaçlarını bu zât vâsıtasıyla gönderdi. Kerâmet sâhibi, çok bereketli bir zât idi. Çok defâ Resûlullah efendimizi görür, müşkil bir mesele olunca kendilerine arz ederdi. Peygamber efendimiz de o meseleyi ona izâh ederlerdi.
İbnü'l-Hatib hazretleri, vefâtı yaklaştığında bir cumartesi günü talebelerine;
-Salı günü büyük bir gürültü olacak. O ne büyük bir gürültüdür, dedi.
Vefât edeceğini haber verdi!
Dinleyenler bu sözden pek bir şey anlayamadılar. 1298 (H.697) senesinde, söylediğinden üç gün sonra salı günü İbnü'l-Hatib hazretleri Mevzi' şehrinde vefât etti. Talebeleri hocalarının üç gün önce vefâtını haber verdiğini gördüler. Böylece son kerâmetine de şâhid oldular...
İbnü'l-Hatib hazretleri, vefât etmiş olduğu Mevzi' şehrinde defnedildi. Kabri sevenleri tarafından ziyâret edilmektedir. Onun neslinden ilim ehli ve güzel ahlâk sâhibi kimseler yetişip İslâmiyete ve Müslümanlara hizmet etmişlerdir...