Dinde Yapılan Her Yenilik Bid'attir
Bid'at, sünnete [yâni, Muhammed aleyhisselâmın bildirdiği din bilgilerine] muhâlif olan, ters düşen, itikat ve amel ve sözler demektir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Bir kimse, dinde olmayan bir şey meydana çıkarırsa, bu şey reddolunur.) Bu hadis-i şerif gösteriyor ki, dinden olmayan bir itikat, bir söz, bir iş, bir hâl ortaya çıkarılır ve bunun din ve ibâdet olduğuna inanılırsa, yâhut İslâmiyetin bildirmiş olduklarında bir ziyâdelik veya noksanlık yapılırsa ve bunu yapmakta sevap beklenirse, bu yenilikler, değişiklikler, (Bid'at) olur. Bir hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Bir ümmet, Peygamberi öldükten sonra, dinde bid'at yaparsa, buna benzer bir sünneti gaybeder). Yâni, küfre sebep olmayan bir bid'at yapılırsa, bunun cinsinden bir sünneti terk ederler.
Hadis-i şeriflere buyuruldu ki: (Bid'at sahibi, bid'atini terk etmedikçe, tevbe etmesini, Allahü teâlâ nasip etmez.)
(Allahü teâlâ, dinde bid'at olan bir şeyi yapan, bu bid'ati Allah rızası için terk etmedikçe, onun hiçbir amelini kabûl etmez.)
(Allahü teâlâ, bid'at sahibinin orucunu, haccını, umresini, cihâdını, günahtan vazgeçmesini, adaletini kabûl etmez. Hamurdan kılın çıkması gibi, islâmdan çıkar.) Yâni, ibâdeti sahih olsa da, kabûl olunmaz. Sevap verilmez.
(Benden sonra, ümmetim arasında ayrılıklar olacaktır. O zamanda olanlar, benim sünnetime ve Hulefâ-i râşidinin sünnetine yapışsın! Dinde meydana çıkan şeylerden uzaklaşsın! Dinde yapılan her yenilik bid'attir. Bid'atlerin hepsi dalâlettir. Dalâlet sahiplerinin gidecekleri yer, Cehennem ateşidir.)
(Ümmetim arasına fesat yayıldığı zaman, sünnetime yapışan için yüz şehit sevabı vardır!)
(İslâm dini garib olarak başladı. Son zamanlarda da garib olacaktır. Bu garib insanlara müjdeler olsun! Bunlar, insanların bozduğu sünnetimi düzeltirler.)
(Beni İsrâil yetmiş iki millete ayrıldı. Benim ümmetim de yetmiş üç millete ayrılacaktır. Bunlardan yetmiş ikisi ateşte yanacak, yalnız biri kurtulacaktır. Bunlar, benim ve Eshâbımın yolunda olanlardır.)