Hatim Sevâbına Kavuşmak Için
Kur'ân-ı kerimin her âyetini okumaya ayrı sevaplar vardır. Kur'ân-ı kerimin hepsini hatmedene verilen sevap daha çoktur. Namâz kılmak, oruç tutmak ve Kur'ân-ı kerim okumak ve zikretmek, yalnız bedenle yapılan ibâdet oldukları için bunları herkesin kendisi yapması lâzımdır. Başkasını vekil edip yaptırmak câiz değildir. Bunun için; Kur'ân-ı kerimi Fâtihadan başlayıp Fil sûresine veyâ İhlâs sûresine kadar okuyup, sonra olan birkaç sûreyi başkasına emredip okutsa, o da birinciye vekil olarak kalan sûreleri okursa, Kur'ân-ı kerimi başından beri okumuş olan, (Hatim) okumuş olmaz. Bunlardan birisini dinleyen kimseler, hatim dinlemiş olmazlar. Hiçbiri hatim sevâbına kavuşamazlar. Okumuş olanlar, sevâbını, meyyitlerin rûhlarına ayrı ayrı hediye etseler veyâ birisi, hepsi için hediye etse, yani hatim duâsı yapsa, okuyanlar da (Âmin) deseler, âyetlerin sevaplarının toplamı, meyyitlere de verilir. Fekat, hatim için vaat olunan sevâba kavuşamazlar.
Bir hatmi, yalnız bir kişinin okuması ve sevâbını, bunun bağışlaması lâzımdır. Meyyit için, çeşitli kimselerin sessiz olarak çeşitli cüzler okuyup, Kur'ân-ı kerimi hatmetmeleri ve her birinin okuduğunun sevâbını ölünün rûhuna göndermeleri veyâ birinin hepsi için hediye etmesi, yani hatim duâsını yapması, okuyanların da (Âmin) demeleri câiz olur ve çok faydalıdır. Fakat, bu sûretle hatim sevâbı hâsıl olmaz. Hatmi bir kişinin okuması veyâ bir kişi, evvelce okumuş olduğu hatmin sevâbını hediye etmesi lâzımdır.
Secde âyetini okumak da böyledir. Birkaç kişiden her biri, secde âyetinden birer kelime okusalar, bunu işitenlere tilâvet secdesi yapmak lâzım olmaz. Çünkü, secde âyetini bir kişi okuyunca, bunu işitenlerin secde yapması vâcib olur. Çeşitli kimselerin okudukları kelimeler toplanarak, bir kişi bütün âyeti okumuş gibi yapılamaz. Çünkü Kur'ân-ı kerim okumak için, kimse başkası yerine vekil yapılamaz.