İbâdetlerin En Faziletlisi Mushafa Bakmaktır
Şu husûslara dikkat edilmiş olursa, Kur'ân-ı kerime tazim edilmiş olur; Kur'ân-ı kerimi, mushaf-ı şerife bakarak okumalıdır. Çünkü Selef-i sâlihin, mushaf-ı şerife bakarak okumayı müstehab gördüler. Süfyân-ı Sevri buyurdu ki: "İbâdetlerin en faziletlisi Mushafa bakmaktır." Bir gün Hazret-i Osman'ın (radıyallahü anh) huzûruna girildiğinde, onu, Mushafa bakarak Kur'ân-ı kerim okurken gördüler. Kur'ân-ı kerim okuması bittikten sonra buyurdu ki: "Hiçbir günümün, Kur'ân-ı kerime bakmadan geçmesini asla istemem. Kur'ân-ı kerimi Mushaftan ve ezberden okumanın ayrı ayrı faydaları vardır. Yüzünden okumak, fazla ve eksik veya önce ve sonra okumak gibi herhangi bir yanlışlığa düşmeme husûsunda daha sağlam bir yoldur. Ezberden okumak ise, ezberi kuvvetlendirir. Fakat birinci yol, tefekküre daha müsaittir. Evlâ olan, ikisinin arasını cem edip, bazen Mushaftan, bazen de ezberden okumaktır."
Şöyle de denilmiştir: "Mushaftan okumak daha faziletlidir. Çünkü bunda, Kur'ân-ı kerimin ve Mushafın hakkını eda etmek vardır. Mushaftan bakarak okumakta, hem dil, hem de göz kırâate iştirâk etmiş olur. Fakat ezbere okunduğunda, kırâate sâdece dil iştirâk etmiş olur."
Namazda Kur'ân-ı kerimi çok okumalıdır. Zira, namazda Kur'ân-ı kerim okumak, kulun hâllerinin en üstünüdür. Kur'ân-ı kerim okuyanın, kıbleye dönmesi ve ezberden okurken abdestli olması müstehabdır. Namazda ise bunlar zâten şarttır.
Kur'ân-ı kerim okurken, bir sûreyi bitirmeden diğer sûreye geçmemeli ve her harfin hakkını vererek okumalıdır. Kur'ân-ı kerimi, âyet âyet okumak evlâdır. Âyet-i kerimeler bitince durmalıdır. Resûlullah efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem), Kur'ân-ı kerimi âyet âyet okurdu.
Kur'ân-ı kerimi çarşı ve pazarlarda okuyarak geçim vâsıtası yapmayınız. Resûl-i ekrem efendimiz bir hadis-i şerifte; "Kur'ân-ı kerim okuyunuz, fakat bunu geçim vâsıtası yapmayınız" buyurdu.