İbn-i Lebbân

İbn-i Lebbân

Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerimde meâlen; "Mallarını Allah yolunda harcayanların hâli, her başağa yüz dâneli yedi başak bitiren bir tohumun hâli gibidir. Allah dilediği kimseye daha kat kat verir. Allahın ihsânı çok geniştir, her şeyi hakkıyla bilendir" buyuruyor (Bekâra-261). Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem), sadakanın fazileti hakkında buyuruyor ki: "Bir hurma da olsa sadaka verin. Çünkü o bir hurma açlığı giderir, suyun ateşi söndürdüğü gibi hatâları da söndürür, yok eder." Sadakayı gizli mi, yoksa aşikare mi vermeli? Sadakayı gizli vermek, verenin amellerini gizlemesine yardımcı olur. Çünkü gizli vermek, açıktan vermekten daha üstündür. Bir şahıs âriflerden birine, herkesin gözü önünde bir şey verdi. O zât, bunu kabûl etmedi. Bunun üzerine o şahıs, "Allahü teâlânın sana gönderdiğini neden reddediyorsun?" diye sordu. Ârif olan o zât da, "Sen herkesin görmesini isteyerek bunu bana verdin. Sâdece Allahü teâlânın görmesine kanâat etmedin. Ben de riyanı, yani Allahü teâlânın rızâsı için değil de, herkes görsün diye verdiğin şeyi, sana iade ettim" dedi...

Peygamber efendimiz, bir hadis-i şerifte; "Kime, yanında başkaları da olduğu hâlde bir hediye verilirse, yanındakiler de ona bu hediyede ortaktırlar" buyurdu. Diğer taraftan, sadakayı açıktan vermek, kişinin doğruluk ve ihlâsına delildir. Arif olan kimse, sâdece Allahü teâlânın rızâsını gözetir. Ârif kimse için, gizlide ve açıkta vermek arasında hiçbir fark yoktur. O, her ikisinde de Allahü teâlânın rızâsı için verir. Zâten, açıkta ve gizlide verirken, niyette bir değişiklik olursa, riya olur. Sadakayı açıktan vermekte, ni'mete şükür sünnetini yerine getirmek manası da vardır. Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerimde meâlen; "Rabbinin ni'metini (yani, Kur'ân-ı kerimde bildirilenleri insanlara) anlat (ki, bu, ni'metin şükrüdür)." buyuruyor (Duhâ-11). Ni'meti gizlemek, ni'meti verene nankörlük olur.

Allahü teâlâ yine Kur'ân-ı kerimde meâlen; "Onlar cimrilik ederler, insanlara da cimriliği tavsiye ederler. Allahın kendilerine fadlından verdiği şeyleri saklarlar. Biz de böyle ni'metleri gizleyen nankörlere hor ve rüsvay edici bir azap hazırladık" buyurdu (Nisâ-37).

Bütün bunlara göre, gizli vermenin veya açıktan vermenin mi daha üstün olduğunu söyleyemeyiz. Durum şahıslara, niyetlere göre değişir...

İnsanlardan Bir Sıkıntı Gelirse, Affedin!

Vehbi Tülek

İlimleriyle Dalâlete Düşen Kimseler!

Vehbi Tülek

Yaşayan Maşuktur, âşık Bir Ölüdür

Vehbi Tülek

Kalan Günlerinin Kıymetini Bil

Vehbi Tülek

Tamah Eden, Dâimâ Sıkıntı Içinde Yaşar!

Vehbi Tülek