İskât Yapılması Için Vasiyet Etmek

İskât Yapılması Için Vasiyet Etmek
Fâite namâzları olan [yani özür ile kaçırıp, kazâya kalmış namazları bulunan] bir kimse, bunları imâ ile de kılmaya gücü yeter iken kılmamış ise, öleceği zaman, keffâretinin iskât edilmesi için vasiyet etmesi vâcibdir. Kazâya gücü yetmemiş ise, vasiyet etmesi lâzım olmaz. Ramazân-ı şerifte oruç yiyen misâfir ve hasta da kazâ edecek zaman bulamadan ölürse, vasiyet etmeleri lâzım gelmez. Allahü teâlâ, bunların özürlerini kabul eder.
Hastanın keffâretlerinin iskâtı, öldükten sonra velisi tarafından yapılır. Ölmeden önce yapılmaz. Diri insanın, kendi için iskât yaptırması câiz değildir. Keffâret iskâtı için vasiyet eden meyyitin velisi, yani mirâsını yerlerine sarf için vasiyet ettiği veya vârisi olan kimse, mirâsın üçte birinden, her bir vakit namaz için ve vitir namâzı için ve kazâ edilmesi lâzım olan bir günlük oruç için, bir fıtra miktârı yani yarım sâ' buğdayı fakirlere [veyâ fakirlerin vekillerine] fidye verir. Keffâret iskâtı için vasiyet etmedi ise, velinin keffâret iskâtı yapması Hanefide lâzım olmaz. Şâfii mezhebinde, vasiyet etmedi ise de, velinin iskât yapması lâzımdır. Kazâya kalan oruçların fidyesini, yani mal ile ödenmesini vasiyet etti ise, bunu yerine getirmek vâcibdir. Vasiyet etmedi ise, namâz fidyesini vermek vâcib değil, câiz olur.
Vasiyet eden meyyitin malının üçte biri iskât yapmaya kifâyet ediyorsa, velinin bu mal ile fidye vermesi lâzımdır. Kifâyet etmiyorsa, üçte birinden fazlasını vârisin teberru etmesi câiz olduğu fıkıh kitaplarında yazılıdır. Bunun gibi, farz olan haccının yapılması için vasiyet etse, vârisi veyâ başka biri, hac parasını hediyye verse, câiz olmaz. Ölmeden vasiyet etmeyip, vârisi kendi parası ile iskât yapsa veya hacca gitse, meyyitin borcu ödenmiş olur. Vâristen başkasının parası ile bunlar câiz olmaz diyenler varsa da, çoğu âlimler olur, dediler. Keffâret iskâtı, buğday yerine un veya bir sâ' arpa, hurma, üzüm ile de hesap edilerek, bunlar da verilebilir. Hepsi yerine kıymetleri olan altın veya gümüş de verilebilir. Secde-i tilâvet için fidye vermek lâzım değildir.

Tevekkül Eden Kimse Cömert Olur

Vehbi Tülek

Felsefecileri Kerpiçle Susturan Zat!

Vehbi Tülek

Ağlayıp Sızlamak, Derdi Belâyı Geri Çevirmez

Vehbi Tülek

Hanefî Mezhebinde Namazın Sünnetleri

Vehbi Tülek

Fakirlik Korkusu Olan Şeytana Itâat Eder

Vehbi Tülek