Topuklar ile ayakları örten, ayakkabıya ve aba terliğe mest denir. Mestlerin ikisi üzerine, abdest alırken mesh edebilmek için, bunları abdestli iken giymiş olmak lâzımdır. Ayakların parmakları ucundan başlayarak, yanlardaki topuk kemiklerini aşmak üzere, ıslak üç el parmağı ile çizerek üzerleri sığanır. İçinde ayak olmayan kısma yapılan mesh sahih olmaz. Mukîm olan, yirmidört saat, misafirin ise, üç gün üç gece sonra, mestleri çıkarıp, ayaklarını yıkayarak bir kere abdest alması lâzımdır. Bu müddetten önce, mestin birisi ayaktan çıkınca, abdestli ise, yalnız ayaklarını yıkar.
Mâlikîde mesh müddeti, cünüb oluncaya kadardır. Ayakları yıkamak, mest üzerine meshden daha çok sevaptır. Abdest alırken, mest üzerine mesh, kadın ve erkek için, her yerde, bir özür olmadan câizdir. Gusülde, mest üzerine mesh, câiz değildir.
Mestin bir saat yürüyebilecek şeyden yapılmış olması lâzımdır. Tahta, cam veya bezden yapılmış mest üzerine mesh edilmez. Bir mestte, üç ayak parmağı kadar delik olmaması lâzımdır. Yürür iken açılmayan uzun yarık zarar vermez. İki mestteki delikler toplu hesap edilmez. Necâset ve avret mahalli hesabında ise, toplanırlar. Mestin su sızdırmaması lâzımdır. Ayak parmakları olmayan kimse, mesh edemez. Bir ayağı kesik olan, diğer ayağındaki mest üzerine mesh edemez...
Mesh müddeti, yirmidört saattir. Mesti abdestli olarak giyip, abdest bozulduğu zaman başlar. Mestli olarak sefere çıkanın müddeti üç gün ve üç gece olur. Bir gün bir gece mesh etmiş olan misafir, mukîm olunca, bunlara mesh edemez. Bir mestin üzerinde üç el parmağı kadar yeri bir kere mesh etmek şarttır. Yaş bez, sünger sürerek, su dökerek de mesh olur ise de, sünnet sevabı hâsıl olmaz. Üç parmağı, konçtan parmaklara veya sağdan sola veya bir parmak ile üç kere mesh sahih ise de, sünnete muhâliftir. Mestin biri ayaktan çıkınca, iki ayağı da yıkamak lâzım olur.