Muhammed Bin Ebû Verd
"Gaflet iki kısımdır. Biri rahmetten gaflet. Diğeri, gelecek olan azâbdan, cezâdan gaflet. Rahmetten gaflet, yükselmeyi engeller. Cezâdan gaflet ibâdetten alıkor. Gafletten kurtulan yükselir.""Allahü teâlânın dostlarına dost, düşmanlarına düşman olan kimse evliyâdır."
"Cennette ağlayan bir adam bulunur. Ona, niçin ağlıyorsun denir. O şöyle cevap verir: Ben Allahü teâlânın yolunda öldürüldüm. Şehidlik o kadar güzel ki, tekrar dünyâya döndürülüp, üç defâ daha şehid olmayı arzu ediyorum. Fakat daha fazla şehid olamadığım için ağlıyorum."
"Âhir zamanda öyle âlimler gelecek ki, herkesi zühde (şüphelilere düşmek korkusuyla mübahların çoğunu terk etmek) dâvet edecekler. Fakat kendileri zühdden uzak olacaklar, insanları korkutacaklar, fakat kendilerinde korkudan hiçbir iz bulunmayacak; insanların, makam mevki sâhiplerinden uzak kalmalarını isteyecekler, fakat kendileri onlardan ayrılmayacaklar; sözleri ile dünyâyı kötüleyecekler, fakat zenginlere yaklaşacaklar, yoksul ve fakirlerden uzak kalacaklar. Kadınların erkeklere karşı gelmesi gibi, bildiklerine aykırı hareket edecekler, yakınlarını başkalarının yanında görseler, darılacaklardır. Böyle âlimler, kötü ve Allahü teâlânın sevmediği âlimlerdir."
"Kuşlar ve yerde bulunan haşereler, cumâ günü buluşurlar, birbirlerine selâm vererek bugün iyi gündür derler."
İLİM MECLİSİNDE BULUNMAK...
"İlim meclisinde bulunmanın sevâbı çoktur. İnsanlar buralarda bulunmanın değerini bilmiyorlar. Eğer böyle toplantılardaki sevâbı bilmiş olsalardı, oraya girmek için birbirlerini öldürmeye kalkışırlardı. Herkes işini gücünü bırakıp oraya koşardı."
"Bir kimse dünyâya düşkün olmazsa, insanlar onu sever. Kalbinden dünyâ sevgisini çıkaran kimseyi ise melekler sever."
Muhammed bin Ebû Verd, vefatından kısa bir zaman önce buyurdu ki: "İnsanları şu iki husus felâkete sürükler. Biri, farzları bırakıp, nâfilelerle uğraşmak ve böylece farzları kaçırmak. İkincisi, kalbin gaflete dalıp, âzâların yaptığı işin farkında olmaması."