Muhammed Zühdi Efendi

Muhammed Zühdi Efendi
"Gavs-i samedâni seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri (Gunyet-üt-tâlibin) kitâbında, uzun uzadıya emr-i ma'rûfu anlatıyor. Bir yerinde diyor ki: (Bir kimse, bir günâh işleyeni görüp de menedince, kendine zarar gelmek ihtimâli bulunduğu zamân, acabâ menetmesi câiz olur mu? Bize kalırsa olur. Hattâ çok kıymetli olur. Allahü teâlâ için kâfirlerle cihâd etmek gibi sevâb verilir. Hele zâlim hükûmet adamları elinden mazlûmu kurtarmak ve memleketi kâfirlik kapladığı bir zamânda imânı izhâr için olunca, böyle zamânlarda, nehy-i münker yapılmasını ulemâ da söylüyor) buyuruyor. Evliyânın büyükleri, sofiyyenin imâmları, emr-i ma'rûfu ve nehy-i münkeri terk edici olsalardı, kitâblarında bunları yazarlar mı ve bu derece mübâlağa ederler mi idi?
Yine Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri buyuruyor ki: Kur'ân-ı kerime ve hadis-i şeriflere ve akla uygun şeylere (Ma'rûf), bunlara uymayan şeylere (Münker) denir. Bunun beheri iki kısımdır. Birinci kısım ma'rûf ve münkerler meydânda olup, âlim olan ve olmayan bunları bilir. Beş vakit namâz kılmak, Ramazân-ı şerif ayında oruç tutmak, zekât vermek, hac etmek gibi şeylerin farz olduğu (Ma'rûf) ve zinâ, alkollü içkilerin içilmesi, hırsızlık, yankesicilik, fâiz alıp vermek, başkasının malını gasbetmek ve bunlar gibi şeylerin harâm olduğu (Münker)dir. Bunları her mü'minin emr ve nehy etmesi lâzımdır. İkinci kısmı, yalnız âlimler bilir. Allahü teâlâ için, ne gibi şeylere ve nasıl inanmak lâzım olduğu gibi. Bu kısmda olanları, âlimler emir ve nehyeder. Eğer bir âlim, bunları bildirdi ise, âlim olmayanın da, gücü yeterse, bildirmesi câiz olur...

EHL-İ BİD'ATLE MÜNAKAŞA ETME!
Münkerin ikinci kısmı, dahâ ziyâde imânda, i'tikâdda olan bozukluklardır. Her mü'minin Ehl-i sünnet i'tikâdına yapışması, bozuk imândan, ya'ni dalâletden, i'tikâdda bid'atden kaçınması lâzımdır. Din bilgilerinde âlim olmayan kimse, bid'at sâhibleri ile münâkaşa etmemeli, onlardan uzaklaşmalı, selâm vermemelidir. Bayramlarda, sevinçli zamânlarda ziyâretlerine gitmemeli, cenâzelerine namâz kılmamalı, onlara acımamalıdır. İ'tikâdları bozuk olduğu için, onları sevmemeyi ibâdet bilmelidir..."

Fâtih'in, Kapısından Giremediği Dergâh!

Vehbi Tülek

Tasavvufun Hakîkatinden Gâfil Olandan Sakın!

Vehbi Tülek

Mescid Yapmanın Ve Tâmir Etmenin Fazîleti

Vehbi Tülek

El Helâl Kârda, Gönül Ise Hakîkî Yârdadır

Vehbi Tülek

Gelen Belalara Sabırlı Hatta Şükredici Olmalı

Vehbi Tülek