Muvaffak Harezmî

Muvaffak Harezmî

Süfyân bin Ziyâd Bağdadi anlatır: İmâm-ı a'zam Ebû Hanife şüphelilerden kaçınmada (vera'da) çok ileri idi. Ticâretle uğraşır, manifaturacılık yapardı. Alışverişte bir yanlışlık olmamasına dikkat ederdi. Medine-i münevvereli bir zât Kûfe'ye gelmişti. Bir elbise satın almak istedi. Ona istediği tipteki elbiseyi Ebû Hanife'nin dükkânında bulabileceğini söylediler. O şahıs Ebû Hanife'nin dükkânına gitti. Dükkânda İmâm-ı a'zamın ortağı vardı. Arzu ettiği elbiseyi bin dirheme satın aldı. Daha sonra işini bitirip Medine'ye gitti. İmâm-ı a'zam, ortağına o elbiseyi sordu. O da, bin dirheme Medineli bir kimseye sattığını söyledi. Hâlbuki o elbisenin fiyatı dörtyüz dirhem idi. İmâm-ı a'zam hazretleri, ortağına; "Sen benim dükkânımda insanları aldatıyorsun" deyip ondan ayrıldı. Kendisi hazırlığını yapıp Medine'ye gitti. O şahsı üstündeki elbiseden tanıyıp buldu. Câmide namaz kılmaktaydı. Ebû Hanife de onunla beraber namaz kıldı. Namazdan sonra o şahsa yaklaşıp: "Üzerindeki elbiseyi nereden aldın?" dedi. "Onu, Kûfe'de Ebû Hanife'nin dükkânından aldım" dedi. İmâm-ı a'zam Ebû Hanife: "Ben Ebû Hanife'yim, sen bunu benden mi aldın?" deyince o şahıs, "Hayır, senden almadım" dedi. Ebû Hanife, "Elbisenin fiyatı dörtyüz dirhem idi. Sana altıyüz dirhemini geri vereyim" dedi. Fakat o şahıs, "Ben bin dirheme bu elbiseyi kabûl ettim. Senin paranı alamam" dedi. İmâm-ı a'zam hazretleri adamı ikna edip, altıyüz dirhemi geri verdi. Şüpheli bir alışverişte malına haram karışması tehlikesinden kurtuldu.

İmâm-ı Ebû Yûsuf hazretleri anlatır: İmâm-ı a'zam Ebû Hanife, tanıdığı herkese iyilik yapardı. İhtiyâcı olan herkese elli veya yüz dinâr verirdi. İnsanlar kendisine teşekkür edince çok üzülür, "Ben size bir şey vermiş değilim. Sizi bir şeyden faydalandırmış da değilim. Ben sâdece bana verilen şeyi emrolunan yere koyan bir bekçiyim" buyururdu. Âlimler, onun için; "Allahü teâlâ Ebû Hanife'yi ilim, amel, cömertlik ile donatıp, Kur'ân-ı kerim ahlâkı ile süslemiştir" derlerdi...

İnsanlardan Bir Sıkıntı Gelirse, Affedin!

Vehbi Tülek

İlimleriyle Dalâlete Düşen Kimseler!

Vehbi Tülek

Yaşayan Maşuktur, âşık Bir Ölüdür

Vehbi Tülek

Kalan Günlerinin Kıymetini Bil

Vehbi Tülek

Tamah Eden, Dâimâ Sıkıntı Içinde Yaşar!

Vehbi Tülek