Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.460.307

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Affın, Intikam Almaktan Efdal Olduğunu Unutma!

Hamîdüddîn Fergânî hazretleri Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 805 (m. 1403) senesinde Tebrîz civarında Merâga’da doğdu. Bağdad ve Kâhire’ye gidip fıkıh ilmi tahsil etti. Sonra Şam’da tahsiline devam etti. İcazet alarak talebe yetiştirdi. 867 (m. 1463) senesinde Şam’da vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Bir Osman Efendi’liği Var Ki...

Moralı Osman Efendi; vakur, şerefli ve haysiyetli bir zâttı. Fakat devrinin affetmez pâdişah müşâviri Hâlet Efendi'ye boyun eğmez, kavuk sallamazdı bir türlü... Hâlet Efendi buna çok kızar; onu İstanbul'da değil, taşra hizmetlerinde süründürmek, küçük düşürmek isterdi. Osman Efendi ise ne yapılsa vakarını bozmaz, ses çıkarmaz, ne iş verilse yapardı.Birgün Hâlet Efendi, İzzet Molla ile otururken Osman Efendi'nin geldiğini söylediler. Hâlet Efendi hemen sofaya kadar koşarak Osman Efendi'yi karşıladı. Giderken de merdiven başına kadar inip uğurladı. İzzet Molla şaşkın bir tavırla:" Bu adama etmediğiniz fenâlık kalmadı, şimdi bu kadar iltifâtınıza sebep nedir? diye sorunca, Hâlet Efendi'nin cevabı enteresandır:" Evet, ona çok fenâlık ettim... Elinden memuriyetini aldım, nüfûzunu kırdım. Fakat üzerinde bir Osman Efendi'lik var ki, işte onu alamıyor ve kendisini gördükçe böyle hürmet etmek zorunda kalıyorum.

Vehbi Tülek

Sultan Iii. Selim Ve Kabakçi Mustafa

Vehbi Tülek

Sakiz Adasinin Fethi Ve Nasuhi Efendi

Vehbi Tülek

3 - İstanbul'un Fethi (manzum Hikaye)

Vehbi Tülek

Yıl bin dört yüz elli üç, mevsim bahar, ay Nisan
Geldi Bizans önüne genç Padişah Mehmed Han
İstanbul önlerinde kurdu karargahını
Ümit ve iştiyakla sürüyordu atını

Velinimeti İçin Şehid Olan Ohrili Hüseyin Paşa

Vehbi Tülek

66 - Para Böyle Günler İçindir

Vehbi Tülek

Herşey Aslina Çeker

Vehbi Tülek

Fat0h Sultan Mehmed Han Ve Akbiyik Sultan

Vehbi Tülek

Haliçteki İlk Köprü

Vehbi Tülek

İlk Uçan Türk, HezÂrfen Ahmed Çelebi

Vehbi Tülek

75 - Ertuğrul Şehitleri

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

allah Bana Sizden Daha Merhametlidir

Büyük veli Mâlik bin Dinar hazretleri sekizinci asırda (hicri ikinci asır) Basrada yaşamıştır. Hikmetli sözleri çoktur. Buyurdu ki:
"Din bakımından faydalanmadığın kimse ile dostluğu terk et. Amellerin en güzeli ihlâsla yapılan ameldir."
"Bahar yağmurları yeryüzünü yeşillendirdiği gibi, Kur'ân-ı kerim de kalbin yağmurudur ve onu canlandırır."
"Üç şey gönlü öldürür: Çok yemek, çok uyumak, çok konuşmak."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Şehit Denizci İlyas Reis

Vehbi Tülek

Büyük Türk denizcisi İlyas Reis ve leventleri Rodosluların tuzağına düşmüşlerdi! Durum vahimdi. Çünkü bir levende yüz düşman düşüyordu. İlyas Reis, gözlerini düşman gemilerinden ayırmadan ilk emrini verdi:
-Amiral Gemisine "dirise edeceğiz" arkadaşlar!
İlk top atışı Rodoslulardan geldi. Bu, Türklerin teslim olmaları için bir ihtardı. Bir cevap alamayınca diğer gemiler de ateşe başladılar. Türk çektirisinden hâlâ ses çıkmıyordu. Leventler, sakin ve sessiz, etrafına düşen gülleler arasından kıvrıla kıvrıla ilerliyordu. Sonunda İlyas Reis'in gür sesi duyuldu:
-Hedef Amiral Gemisi! Ateeeş!..

Zâhirî Ilimler Ve Bâtınî Ilimler Peygamberlerin Mirasıdır

Vehbi Tülek

Onlar, Kendilerine Zulmediyorlar

Vehbi Tülek

Ali bin Sûdûn Yeşbegavi hazretleri Hanefi mezhebi fıkıh âlimi, edib ve şâirdir. 810 (m. 1407)'de Kâhire'de doğdu. 868 (m. 1464)'de Şam'da vefât etti. Derslerinde buyurdu ki:

Allah’tan Korkarak Günah Işlemeyenin Hâli

Vehbi Tülek

Topal Recep Paşa'nın Sonu

Vehbi Tülek

“silsile-i Aliyye”den Kâsım Bin Muhammed

Vehbi Tülek

Resûlullah Efendimizin Rüyasında Öptüğü Zat!

Vehbi Tülek

Niğdeli Misâlî Baba

Vehbi Tülek

Kul Haklarını Ödemeli Ve Herkesle Iyi Geçinmeli

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Gül Yaprağı

Gül Yaprağı

Vaktiyle, yol üzerinde bulunan bir dergahın dervişleri, yoldan geçen herkesi misafir kabul ediyordu. Burada hiç konuşulmuyordu. Dervişler anlatmak istediklerini kalben ifade ediyorlardı. Bir gün dergahın kapısına bir yolcu geldi. Yolcu kapıda öylece durdu ve bekledi. Burada, misafir geldiğini dervişler firaset yoluyla anlıyorlardı, o yüzden kapıda tokmak yoktu. Bir süre sonra kapı açıldı, içerdeki derviş, kapıda duran yolcuya baktı. Bir selamlaşmadan sonra söz'süz konuşmaları başladı. Gelen yolcu, dergahta kalmak istiyordu. Derviş içeri girdi, sonra elinde ağzına kadar suyla dolu bir kapla döndü ve bu kabı yolcuya uzattı. Bu, yeni bir misafiri kabul edemeyecek kadar doluyuz demekti. Yolcu dergahın bahçesine girdi, aldığı bir gül yaprağını kabın içindeki suyun üstüne bıraktı. Gül yaprağı suyun üstünde yüzüyordu ve su taşmamıştı. Derviş kapıyı açarak yabancıyı içeriye aldı. Suyu taşırmayan bir gül yaprağına her zaman yer vardı.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Elini Değil, Ayağini Uzatmiş

Vehbi Tülek

"encümen-i Bîzebân"

Vehbi Tülek

Allah’a Firar Et

SelÂmetle Gidip Gel

Dinini Dünyalığa Alet Edenin Sonu

Kul Hakkı

Üzülmeyiniz, Allahü Teala Sizi Kurtardi

Yeterki Kalbi Kirilmasin

Allah Nasil Misafir Edilir?

Vehbi Tülek

At Hirsizi

Vehbi Tülek

Arafatta Görüşürüz

Vehbi Tülek

Senin İsmin Defterden Silinmiştir

Vehbi Tülek

Kimsenin Yaptığı Yanına Kalmaz

Vehbi Tülek

Örümcek Ağı

Vehbi Tülek