Niyet hayır, âkıbet hayır
Meşhurların Son Sözleri
Salı, 27 Ekim 2009
Eshâb-ı Kiramdan Şeddâd ibnü’l-Hâd (radıyallahü anh) anlatır: Bir gazadan Medine’ye dönerken, bedevi bir kimse Resulullah Efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) yanına geldi, iman etti ve ona tabi oldu. Sonra Resulullah Efendimize “Sizinle hicret etmek istiyorum!” dedi. Peygamber Efendimiz de onu Eshâb-ı kiramdan birisine gönderdi ve yardımcı olmasını istedi. Ona imanı ve İslamı öğretecekti...
Ali Havvâs'ın huysuz hanımı
Meşhurların Son Sözleri
Pazartesi, 26 Ekim 2009
Ali Havvâs Berlisî hazretleri Mısır evliyâsındandır. Kahire çarşısında esnaflık yapardı, dükkanını erken saatlerde açar ve;
“Ey Allah’ım! Kullarına faydalı bir iş yapmaya niyet ettim” derdi. İnsanların ihtiyâcı olan; yağ, un, tahin, pirinç, bakla, sepet gibi şeyleri satardı. İkindi vaktine kadar çalışır, vakit dolunca; “Şimdiden sonra Allahü teâlâya ibâdet için hazırlanmalıyım” diyerek dükkanını kapatırdı.
Sonunda onu kendimize çekeriz
Meşhurların Son Sözleri
Pazar, 25 Ekim 2009
İmâm-ı Ahmed Rabbânî hazretleri, Hindistan’da yetişen en büyük veli ve âlimdir. Ariflerin ışığı, velilerin önderi, İslam’ın bekçisi, Müslümanların baş tacı, müceddid, müctehid ve İslam âlimlerinin göz bebeğidir. “Silsile-i aliyye”nin yirmi üçüncüsüdür. Hikmetli sözleri pek çoktur. Mektûbât kitabında buyurdu ki:
Selâmet-i hâtimesi için fâtiha okuyalım
Meşhurların Son Sözleri
Cumartesi, 24 Ekim 2009
Neccarzâde Mustafâ Rıdâüddîn Efendi, Şebinkarahisârlıdır. Henüz on yedi yaşında iken, Beşiktaş’ta Sinan Pâşa Câmii yanındaki medreseye müderris oldu. Bu esnâda Üsküdâr’da Azîz Mahmûd Hüdâyî Mescidi İmamı Ya’kûb Efendinin babası olan odabaşı Fenayi Efendiden de feyz aldı. Beşiktaş Mevlevihânesi İmamı Memiş Efendiden Mesnevî okudu. Moskof gazâsına iştirâk edip, zaferden dönerken Edirne’de Arabzâde Hâcı Muhammed İlmî Efendiden de icâzet aldı. Arabzâde, Ebû Abdüllah Muhammed Semerkandînin talebesidir. Semerkandî de, Ahmed Yektest Cüryânî’nin, bu da, Urvet-ül-vüska Muhammed Mâsum-ı Müceddidî Serhendînin talebesidir...
Ey anneciğim hâlin nicedir?..
Meşhurların Son Sözleri
Cuma, 23 Ekim 2009
Anlatıldığına göre, kendisini ibadete vermiş Bâhiye isimli bir hanım, ölmek üzere olduğunu hissedince şöyle dua etmişti:
“Ey hayatımda ve ölümümde ihtiyacımın kaynağı ve güvencimin dayanağı olan Yüce Rabbim! Ölüm sırasında beni yardımsız bırakma; kabrimde korku ve yalnızlığa terk etme!..”
Onu yerime halîfe bıraktım
Meşhurların Son Sözleri
Perşembe, 22 Ekim 2009
Mevlâna Hâlid hazretlerinin talebelerinden Şeyh İsmâil Enerânî vebâya yakalanmıştı. Abdullah-ı Herâtî’ye haber gönderip, hemen gelmesini istedi!..
Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî hazretleri, on sekizinci yüzyılın sonu ve on dokuzuncu yüzyılın başında Irak ve Şam’da yetişmiş büyük velîlerdendir. “Silsile-i aliyye” adı verilen âlimler ve velîler zincirinin yirmi dokuzuncusudur. Asrının müceddidi idi...
Bana mühlet ver ki bu malı dağıtayım!
Meşhurların Son Sözleri
Salı, 20 Ekim 2009
İslam âlimlerinden Yezid er-Rakkaşi hazretleri şöyle anlatıyor: “İsrail oğullarından ahlâksız ve zorba bir adam vardı. Bir gün birinin evine zorla girdi ve adamın hanımıyla baş başa kaldı...
Bir ara, birisinin içeri girdiğini gördü. Giren şahsı hiddet ve öfke ile karşılamak üzere yerinden fırladı ve; “Sen kimsin? Seni buraya sokan kimdir?” dedi. O gelen zat şöyle dedi:
Benim iffetli bir kızım var!
Meşhurların Son Sözleri
Pazartesi, 19 Ekim 2009
Yusuf Nebhânî hazretlerinin, Câmiu Kerâmâti’l-Evliya kitabında anlatıldığına göre, Taberistan’da zalim bir vali vardı. Halkın malına ve namusuna saldırmaktan çekinmezdi. Bir gün yaşlı bir kadın ağlayarak büyük velî Ebu Saîd el-Kassâb hazretlerinin yanına geldi ve dedi ki:
Büyük velîlerden Ebû Ali Dekkak
Meşhurların Son Sözleri
Pazar, 18 Ekim 2009
Ebû Ali Dekkak, Nişâbûr’da yetişen evliyânın büyüklerindendir. 405 (m. 1014) senesi Zilka’de ayında Nişâbûr’da vefât etti. Gayet açık ve çok güzel konuşurdu. İnsanların dünyâ ve âhiret saadetleri için yol gösterici olan sözleri çok kıymetlidir...
Yüksek huzurda dövülen âşık!..
Meşhurların Son Sözleri
Cumartesi, 17 Ekim 2009
İslâm âlimlerinden Mûsâ bin Nu’mân Merâkîşî 683 [m. 1284]’te vefât etti. (Misbâh-uz-zulâm Fil-müstegîsin bi-hayr-il-enâm) adındaki kitabında, Resulullah Efendimizi (sallallahü aleyhi ve sellem) vesîle ederek murâdlarına kavuşanları yazmaktadır...