Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.401.102

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Başka Mezhebi Taklit Eden, Kendi Mezhebinden Çıkmaz!

Yunuszade Ahmet Vehbi Efendi, son devir Osmanlı müderrislerindendir. 1 Temmuz 1871 tarihinde Afyon-Bolvadin’de doğdu. DedesiKonya'nınTuzlukçu kasabasıKoraşı köyünden gelerek Bolvadin’e yerleşmişti. İstanbul Fatih Medresesinden mezun oldu. 1894’te Şam’a gidip, hadis ilmi üzerine ihtisas yaptı. Dönüşünde Bolvadin Nebi Efendi Medresesinde müderrislik yaptı. Zamanında yayınlananbazı dergi ve gazetelerde yazı ve şiirleri yayınlandı. Millî Mücadele’de önemli hizmetleri bulunan Yunuszade Ahmet Vehbi Efendi 9 Aralık 1938 tarihinde vefat etti. Soyadı kanunu ile birlikte Ünlü soyadını aldı.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

V. MurÂd Han

Babasının 25 Haziran 1861'de vefâtından sonra Abdülaziz Han pâdişâh olunca, veliaht oldu. Nezâketi, kibârlığı, çağına göre bilgisi ve yumuşak huyluluğu ile sevildi. Amcası Abdülaziz Hanın 1863 Mısır ve 1867 Avrupa seyâhatlerine katıldı. Bu gezilerde davranışları ile Osmanlı hânedânının asâletini temsil ederek takdir topladı. Veliaht Murâd, 30 Mayıs 1876 târihinde Sultan Abdülaziz Hanın hal' edilmesiyle Osmanlı Sultanı ilân edildi. 4 Haziran 1876'da Abdülaziz Hanın feci şekilde şehit edildiğini ve annesi Pertevniyâl Sultana çok çirkin işkenceler yapıldığını işiten Sultan Murâd Hanın üzüntüden ve bu felâket yolunun sonunu düşünmekten aklı bozuldu. Üzüntüden hastalığının artmasında doktor Capoleone'nin câhilâne ve yanlış teşhis ve tedâvisinin mühim rolü oldu. Beşinci Murâd Han bu hasta hâliyle ihtilâlcilerin kuklası hâline getirilip, Avrupa'da belirli odakların devleti ve İslâmiyeti yok etmek için hazırladıkları yıkıcı plânları tatbik edilmek istendiyse de kardeşi İkinci Abdülhamid Han bunların önüne geçti. 31 Ağustos 1876'da hal' edilen ve doksan üç gün saltanat süren Beşinci Murâd Han, Osmanlı sultanlarının en az pâdişâhlık yapanıdır.Saltanattan hal'inden sonra, âilesiyle Çırağan Sarayına yerleştirilen Beşinci Murâd Hanın hastalığı sonradan iyileşti.Vaktini okumak ve torunlarını okutmakla geçiren Murâd Han, kardeşi Sultan Abdülhamid Hanın nâzikâne hatır sormasını, dâimâ teşekkürle cevaplandırırdı. 29 Ağustos 1904 târihinde vefât eden Beşinci Murâd Han, İstanbul'da Yeni Câmideki türbeye defnedildi.

Vehbi Tülek

Varna Zaferi

Vehbi Tülek

Hiddet Değil Gayret

Vehbi Tülek

Görev Şuuru

Vehbi Tülek

Osmanlıların ilk Şeyhülislamı Molla Fenari (1350-1431) Şeyhülislam olmadan önce Bursa kadısı idi. Onun kadılığı sırasında bir adam pazardan bir at satın aldı. Fakat alış-verişin hemen arkasından atın hasta olduğunu farketti. Geri ver mesi gerekiyordu, ama satın aldığı adamı zorluk çıkartır, atın hastalığını kabul etmez diye önce kadıya gidip resmi kanaldan işi sağlama bağlamak istedi. Mahkemeye gittiğinde kadıyı (Molla Fenari) yerinde bulamadı. İşini ertesi güne bıraktı. Fakat at o gece öldü. Adam ertesi gün olanları kadıya anlattı, mağdur olduğunu, ne yapması gerektiğini sordu. Molla Fenari "Senin zararını ben ödeyeceğim" dedi. Adam hayretle kadıya baktı, "Niçin siz ödeyeceksiniz, konuyla hiçbir ilginiz ve suçunuz yok ki..." dedi. Molla Fenari, "Evet öyle görünüyor ama aslında benim de suçum büyük. Eğer sen dün makamıma geldiğinde ben yerimde olsaydım, olaya müdahale eder, atı geri verdirir, paranı iade ettirirdim. At da sahibinin elinde ölmüş olurdu. Bu imkân şimdi yok olmuştur. Senin zararına benim makamımda bulunmamam sebep olduğu için zararını ben ödeyeceğim" dedi ve ödedi.

Görev Şuuru

Vehbi Tülek

53 - Osmanli Esnaf Ahlaki

Vehbi Tülek

Orhan Gazi’nin Örnek Şahsiyeti

Vehbi Tülek

Kadi’larin Maaşlari Az Olmamali!

Vehbi Tülek

Sultan Iii. Mehmed Ve Karabaş Ali Efendi

Vehbi Tülek

Ii. Abdülhamid Han'in İmzasi

Vehbi Tülek

Casus Herşeyi Görsün

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Kıyâmete Kadar Kabri Aydınlık Olan Kullar

Ka'b-ül-Ahbâr hazretleri Tâbiinin meşhur velilerindendir. Yemen'de doğdu. Resûlullah Efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) zamânına yetişti. Ancak İslâmiyetle şereflenmek üzere, Resûlullah'ın huzûruna çıkmak için hazırlanmıştı. Fakat Resûlullah'ın vefâtını duyunca geri döndü. Hazret-i Ömer'in radıyallahü anh hilâfeti zamânında Medine-i münevvereye geldi. Humus'ta yerleşti. Burada hazret-i Osman radıyallahü anh zamânında 652 (H.32) senesinde vefât etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Zikir, Hâtırlamak, Anmak Demektir

Vehbi Tülek

Şemsüddin İbn-i Atiyye hazretleri Şâfii mezhebi âlimi ve büyük velilerdendir. Mısır'ın İskenderiyye şehrinde, 1415 (H.818) senesinde doğdu. Çok ilim tahsil etti. Birçok âlimden hadis ve fıkıh ilimlerini okudu. Kânûni Sultan Süleymân Hân devrinde, deniz yolu ile İstanbul'a geldi. Pâdişâh kendisine çok tâzim edip, sayısız ikrâm ve ihsânlarda bulundu. Bir ara kadıaskerlik vazifesine tâyin edildi. Fakat İstanbul'un soğuğuna dayanamadığı için Mısır'a gitmek üzere izin istedi. Kara yolu ile Mısır'a gitmek üzere İstanbul'dan hareket etti. 1534 (H.941) senesinde Şam'a geldiğinde vefât etti.

Molla Cafer Çelebi

Vehbi Tülek

Fıkıh âlimi İbn’ül-hatib

Vehbi Tülek

Yemenli büyük veli İbn'ül-Hatib, ilk tahsilini doğduğu köyde İsmail Hadrami hazretlerinden yaptı. Ondan Kur'ân-ı kerim ve fıkıh bilgilerini öğrendi. Daha sonra Medine-i Münevvere'ye geldi. Burada da birçok âlimden ilim öğrenerek fıkıh ve tasavvufta yüksek derecelere erişti. Sık sık Hücre-i Saadete gider, burada Peygamber efendimizi görür ve ona meselelerini arz ederdi. Daha sonra tekrar Yemen'e döndü ve Aden şehrine yerleşti, burada çok talebe yetiştirdi. Bir müddet sonra da Mevzi şehrine yerleşti ve orada 1298 (H.697) senesinde vefat etti.

Sul­tan­la­ra Bi­le ­na­si­hat E­den Zat

Vehbi Tülek

Nihânî Çelebi

Vehbi Tülek

Önce Iman Eden Daha Kıymetlidir

Vehbi Tülek

Osmanlı Şeyhülislâmı Zenbilli Ali Efendi

Vehbi Tülek

Ahmed Kuddûsî Hazretleri

Vehbi Tülek

Muallim Naci

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Abdullah El-acemî

Abdullah El-acemî

Zamânın sultânı Melik Zâhir Mücirüddin, bir defâsında Abdullah el-Acemi hazretlerinin köyüne gitmişti. Abdullah el-Acemi bahçelerde bekçilik yapıyordu. Melik onu bir bahçe içinde görüp:

"Ey Genç! Bize tatlı bir nar getir." deyince, bulunduğu bahçedeki bir nar ağacından nar koparıp götürdü. Melik kesip tadına baktı ve; "Bu nar ekşi sen nasıl bekçisin narın ekşisini tatlısını ayırd edemiyorsun?" dedi.

Abdullah el-Acemi kendisine âid olmayan meyvelerden hiç yemediği için, ekşisini tatlısını bilmiyordu. Melik'in sözleri üzerine hem üzüldü hem de mahcûb oldu. Gidip bir ağacın altında namaza durdu ve iki rekat namaz kılıp şöyle duâ etti: "Yâ Rabbi bana hangi narın tatlı olduğunu bildir, gidip Melik'e vereyim..."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Her Şeyi Göze Almıştı!

Vehbi Tülek

Misâfir Istiyordun. Gönderdik, Kovdun

Vehbi Tülek

Deniz Üzerinde Yürüyüp Sahile Doğru Gitti

Bereketi Var Mı?

Fahreddin Acemî Ve Hurufiler

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

Sizin Rizkinizdan Kesilmiş

Keramete İnanmayan Âlim

Üzülmeyiniz, Allahü Teala Sizi Kurtardi

Vehbi Tülek

Şikayet

Vehbi Tülek

Bana İyi Bir Elbise Yapiver

Vehbi Tülek

Minareden Okunan Şiir

Vehbi Tülek

Alabilirsen Al

Vehbi Tülek

Allahü TeÂlÂyi Bilir Misin?

Vehbi Tülek