Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.546.869

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Dilini Tutan Kimseye Cennet Kapıları Açılır

Hilâl bin Muhammed Haffâr hazretleri hadîs âlimidir. İran asıllı olup, 322 (m. 934) yılında Bağdad’da doğdu. 414 (m. 1023) yılında aynı yerde vefât etti. Zamanındaki birçok âlimden ilim tahsil edip hadîs-i şerîf rivâyet etti. Bağdad’da, yıllarca hadîs ilminde en sağlam âlim, müsned kabul edildi. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Dürüstlüğün Bedeli

Dahiliye Nâzırı Ahmet Reşit Bey anlatır:1902 yılı Ramazan ayının 15. günü Hırka-i Saadet'i ziyaretten dönen II. Abdülhamid Hân, Hazine-i Hümâyûn'da bulunan Sultan III. Mehmet'e ait murassâ sorgucu ister. Sorguç, bir heyet tarafından yerinden alınır ve Bağdat Köşkü'nde padişaha takdim olunur. Hasan Şevkı Bey, huzurdan çıkınca, Başmâbeynci Hacı Ali Paşa'ya dert yanar:"Efendimizin ulu ecdâdı, Hazine-i Hümâyûnlarına birçok şey koymuşlar, vermişler, fakat buradan bir habbe bile çıkarmamışlar ve alamamışlardır. Eğer şevketmeâb efendimiz bu sorgucu götüreceklerse, doğrusu bu âcizi çok mahzun edecekler."II. Abdülhamid Hân, kızı Ayşe Sultan'a yaptıracağı taca örnek tutmak için istemiştir sorgucu. İtiraz kendisine arz edildiğinde, bunu geçici olarak aldığını, bayramın birinci günü iade edeceğini belirtir ve Hasan Şevkı Bey'e teslim edilmek üzere, bir de senet imzalayarak verir. Ve bayram gelir çatar. Yıldız Sarayı'nda yapılan bayramlaşma töreninden sonra, Hasan Şevkı Bey, söz konusu senedi Başmâbeyncinin eline tutuşturur ve "iâdenin temin buyurulmasını" ister. II. Abdülhamid Hân da senedini geri alıp sorgucu verirken şöyle der:"Hasan Şevkı Bey'e selâm-ı şâhânemi söyle ve kendisinin vazifeşinaslığından memnun olduğumu da tebliğ et. Şu yüz altını da ver, bayram harçlığı yapsın."

Vehbi Tülek

Fatih’in Ruhaniyeti

Vehbi Tülek

Hazin Göç

Vehbi Tülek

Nasuhi Efendi Ve Mezomorto Hüseyin Paşa

Vehbi Tülek

Sakız Adası zaferinden sonraydı. Muhammed Nasûhi Efendi borçlarını ödemekle meşgûl olduğu sırada Mezomorto Hüseyin Paşa konağına dâvet etti. Nasûhi Efendi, Paşanın konağına varınca, Paşa saygıyla ayağa kalkıp kendisine ikrâmda bulundu. Muhammed Nasûhi Efendi, Paşanın bu hareketine hayret etti. Kendi kendine; "Bu ne haldir? Bakalım sonu ne olacak." dedi. Çünkü Mezomorto Hüseyin Paşa, Nasûhi hazretlerine daha önce yakınlık göstermezdi. Bugünlerde ilgilenmesi onun dikkatini çekti. Hüseyin Paşa, Nasûhi hazretlerine hitâben; "Efendi hazretleri! Bize niçin yabancı gibi bakıyorsun. Sakız önündeki muhârebede bize zaferi müjdeleyen siz değil miydiniz?" dedi. Çünkü Sakız muhârebesi sırasında Nasûhi Efendi, MezomortoHüseyin Paşanın bulunduğu kalyona kerâmet olarak gelmiş, zaferi müjdeledikten sonra kaybolmuştu. Sakız muhârebesi sırasında bu müjdeyi veren kimsenin Nasûhi hazretleri olduğunu bilen Hüseyin Paşa, o gece, onu konağında misâfir edip izzet ve ikrâmlarda bulundu. Ertesi sabah dergâh inşâası sebebiyle olan bütün borçlarını ödediği gibi, dergâhının çeşitli ihtiyaçlarını da temin etti. Böylece Nasûhi Efendinin kimseye borcu kalmadı.Tamâmen Nasûhi Efendinin mülkü olan dergâhta, Cumâ namazı kılınmaya başladı. 1704 (H.1116) senesinde Veziriâzam Dâmâd Hasan Paşa bu dergâha imâm, hatib, müezzin, kayyım tâyin ettirdi. Diğer ihtiyaçları için de günlük yüz elli akçe tahsisat ayırttı. Ayrıca Hadice Sultan ve Vâlide Atik Sultan vakıflarından bu dergâhın ihtiyaçları için gelir tahsis edildi. Dergâhta bulunan dervişlerin her türlü ihtiyaçları temin edildiği gibi, dergâha her gün gelen misâfirler ağırlandı.

Akibet Görürsün Hele Ferhat

Vehbi Tülek

Ermeni Tehciri

Vehbi Tülek

Aşçiliktan Yetişen Vezir

Vehbi Tülek

Rumeli Hisari Ve Fatih

Vehbi Tülek

Iii. Mustafa Han’in Polonya’ya Yardimi

Vehbi Tülek

Kiliç Ali Paşa Hamami

Vehbi Tülek

Şeyh Edebali’nin Nasihatleri

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Bu âlem Bir Nizâm Içinde Yaratılmıştır

Muhammed Fedâlî hazretleri kelam âlimidir. Mısır'da Fedâle'de doğdu. Eş'arî mezhebinde olup, kelam ilmi üzerine birçok eser yazdı. 1236 (m. 1820)’de vefat etti. Yetiştirdiği talebelerden en meşhuru İbrahim Bâcûrî’dir. Kelâm ilmine dair yaz­dığı “Kifâyetü’l-Avâm” adlı eserinde şöyle anlatmaktadır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Çelebi Hüsrev

Vehbi Tülek

Çelebi Hüsrev hazretleri, küçük yaşta ilim tahsiline başladı. Bilhassa büyük âlim Çelebi Cemâleddin Efendinin ders ve sohbetlerine katıldı. Tasavvufta yüksek derecelere ulaşınca, hocası tarafından, Konya Mevlevihânesi Şeyhliğine getirildi. Bundan sonra pekçok kimse onun huzûruna ve sohbetlerine koştu. Memleketin ileri gelenleri ve devrin pâdişâhı Sultan İkinci Bâyezid Han tarafından sevilip sayıldı.

hıristiyanlar Seni Derhal Öldürürler!

Vehbi Tülek

Çok Soru Sormak Iyi Görülmemiştir

Vehbi Tülek

Süreyc bin Yûnus Mervezi hazretleri hadis âlimlerindendir. 235 (m. 849)'da Bağdâd'da vefât etti. Hadis âlimleri arasında "İmâm" derecesine yükselenlerdendi. Rivâyet ettiği hadis-i şeriflerden bazıları şunlardır:

Ebû Bekr-i Dükkî

Vehbi Tülek

ben Muradıma Nail Oldum...

Vehbi Tülek

Allahü Teala Dilediğini Temize Çıkarır

Vehbi Tülek

İbn-i Merzûk Mısrî (sa'd Bin Osman)

Vehbi Tülek

İyiler De Kötüler De Pişman Olacaklar

Vehbi Tülek

Ruh Ile Cesedin Bağlılığı Vardır

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Arafatta Görüşürüz

Arafatta Görüşürüz

Sultan III. Mustafa zamanında İstanbul'da yaşamış olan evliyanın büyüklerinden Abdülehad Nuri Efendinin meşhûr talebelerinden Karabâşi Hacı Sâdık Efendi şöyle anlattı: Hacca giderken, korkulu ve kimsesiz yerlerde, Abdülehad Efendiyi bizzat bu gözlerim ile görürdüm. Kendi kendime, ona olan fazla sevgimden dolayı onu gördüğümü, bir hayal olduğu nu düşündüm. Fakat Mekke-i mükerremeye vardığımda, tavâf ederken hocamı yanımda gördüm. Hattâ bana selâm verdi. Ben de elini öptüm. Sonra kayboldu. Ben tavâfımı bitirdiğimde, hocam Makâm-ı İbrâhim denilen yerden ayrılıyordu. Bana; "Ey Sâdık Dede! Arafat'ta görüşürüz." deyip tekrar kayboldu. Arafat'ta, hocam Abdülehad Efendi ile birlikte vakfeye durduk. Sonra bana vedâ ederek ayrıldı.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sakiz Ağacinda Yapilan Hac

Vehbi Tülek

Ayyaşin Sonu

Vehbi Tülek

Fahreddin Acemî Ve Hurufiler

Anzakli Ömer

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Arkadaşlarımı Korumak Için

A'meş Ve Hanımı

Annenin Hizmete İhtiyaci Var

Hizir Ve Gelin

Vehbi Tülek

Misâfir Istiyordun. Gönderdik, Kovdun

Vehbi Tülek

9 Evi Dolaşan Kelle

Vehbi Tülek

Korkma!

Vehbi Tülek

O Kullarına Çok Merhametlidir

Vehbi Tülek

Annenin Hizmete İhtiyaci Var

Vehbi Tülek