Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.501.334

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Fıkıh âlimlerinin Bildirdiklerine Uyun!

Şihâbüddîn Gazzî hazretleri Şafiî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 770 (m. 1368) senesinde Filistin’de Gazze’de doğdu. Kudüs’e ve Şam’a gidip, oradaki büyük âlimlerden Şafiî mezhebi fıkıh ilmini tahsil etti. Bir müddet kadılık, sonra müderrislik yaptı. 822 (m. 1419) senesinde Mekke-i mükerremede vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

MÂdemki Allahü TeÂlÂnin Emridir

Murâd Han döneminde yeniçeri ocağının kuruluşuna ilk adım olmak üzere târihlerde şu vak'a anlatılmaktadır: "Sultan Murâd Gâzi, Edirne'de tahta geçüp oturdu. Bir gün Kara Rüstem derlerdi, Karaman vilâyetinden bir dânişmend geldi. Halil Hayreddin Paşa ol vakitde kâdıasker idi. Kara Rüstem; Efendi! Bunca sultanlık malı niçün zâyi edersiniz, deyince, Kâdıasker; nice mal zâyi etmişiz, diye sordu. Kara Rüstem, bu gâziler ki gazâlarda esir çıkarırlar, cenâb-ı Hakk'ın emriyle beşde biri hünkârındır, dedi. Çandarlı Halil Hayreddin bunu hemen Murâd Hana nakletti. Sultan: Mâdemki Allahü teâlânın emr-i şerifidir şimden sonra alın, dedi... Bundan sonra Gâzi Evrenuz ve Lala Şâhin'e ısmarladılar ki akınlarda çıkan esirden beş başda birin pâdişâh için alalar. Bu usûl üzere hayli oğlanlar toplayıp Murâd Gâziye getürdüler. Halil Hayreddin Paşa; bunları Türk'e verelüm hem müslüman olsunlar, dedi. Kabul edilip bunlar evvelen Türk köylüsünün yanına verildiler. Hem Türkçe öğrenip ve hem de müslüman oldular. Ondan sonra saray kapısına girüp, ak börk giydirip adını yeniçeri koydular

Vehbi Tülek

PÂdişÂhim, Baba Haydar Sizi Bekliyor!

Vehbi Tülek

Bu Sopayi Baban Verdi

Vehbi Tülek

Haram Lokma Yiyen HarÂmî Olur

Vehbi Tülek

Fâtih Sultan Mehmed Hân'ın babası Sultan II. Murad'a bir ara şiddetle para lâzım olmuş, Padişah bu parayı Çandarlı Halil Paşa'dan borç alarak temin etmişti. Padişah'ın Çandarlı'dan borç aldığını görünce Fazlullah Paşa, Sultan Murad'a şöyle bir teklifte bulunmaktan kendini alamamıştı...-Devletlû Sultânım, padişahlara hazine gerektir. Müsaade eder ve ferman buyurursanız, hazine cem'ine çalışalım... Padişah bunun üzerine;-Nasıl ve nereden hazineye gelir toplayacaksın? diye sormuş. Fazlullah Paşa da cevaben şunları söylemişti:-Bu vilâyet halkının malı ve parası çoktur. Padişahlar için arada sırada bir yolunu bulup onlardan para ve mal toplamak münasip düşer. Padişah, Paşa'nın bu teklifine son derece hayret etmiş, ona şu karşılığı vermişti: -Hay Fazlullah! Bu söz ne sözdür, bu re'y ne re'ydir! Böyle bir şeyi nasıl söyler, nasıl teklif edersin? Bilmez misin, bizim idaremizde üç helâl lokma vardır: Biri madenler, biri haraç, biri de gazâlarda alınan ganimetlerdir. Bizim askerimiz gâzi askerlerdir. Bunlara helâl lokma gerektir. Bir padişah ki askere haram lokma yedirir, o asker artık harâmi olur. Harâminin ise sebâtı olmaz. Bir küçük mukâvemetle karşılaşsa, hemen firâr eder. Bundan sonra neticenin ne olacağı ise mâlumdur...

Osmanlilarda Toplu Taşima Kurallari

Vehbi Tülek

MercidÂbik Meydan MuhÂrebesi

Vehbi Tülek

Ii. Murad Han Ve Şücaeddin Karamani Hazretleri

Vehbi Tülek

Ümid Bekler

Vehbi Tülek

Bu Ecel Teridir

Vehbi Tülek

16 - Yavuz Ve Sina Çölü

Vehbi Tülek

Kolumu Kesiver Kumandanim

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Borcumu Ödemek Nasip Eyle Yâ Rabbî

Cerrâhî Nûreddîn Efendi büyük velîlerdendir. Soyu, Ebû Ubeyde bin Cerrâh'a (radıyallahü anh) ulaşır. 1671 (H.1082) senesinde İstanbul’da doğdu. Zâhirî ilimleri öğrenmek için medreseye gitti. Medrese tahsîlini tamamladıktan sonra, çok genç yaşta Mısır kâdılığına tâyin edildi. Fakat Mısır kâdılığı vazîfesini kabûl etmeyerek Selâmi Dergâhında ders veren Ali Efendinin sohbetlerine devam etti. İcazet aldıktan sonra Cerrah Paşa Câmiinde vaaz vermeye başladı. Sonra Karagümrük’te bir dergah yapılarak burada talebe yetiştirdi. 1720 (H. 1133) senesinde İstanbul'da vefât etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

O Gün, Kâfirler Için Çok Sıkıntılıdır

Vehbi Tülek

Tâcüddin ibnü'l-Vecih hazretleri kıraat âlimidir. 671 (m. 1272)'de Irak'ta Vâsıt'ta doğ­du. Burada meşhur âlimlerden istifade ettikten sonra Kahire"ye gitti; orada büyük kıraat âlimlerinin derslerine devam etti. Sonra Bağdad'a giderek talebe yetiştirdi. 740'ta (m. 1340) Bağdat'ta vefat et­ti. Bir dersinde şunları anlattı:

İbn-i Yezdad Ahvazi

Vehbi Tülek

Mütevazı Şair Yenişehirli Avni

Vehbi Tülek

Avni, on dokuzuncu yüzyıl divan şairidir. 1826'da, bugün Yunanistan sınırlarında kalan Yenişehir'de (Larissa) doğdu. Asıl adı Hüseyin'dir. Fenarlı Sıdkı Ebu Bekr Paşanın oğludur. Arabi, Farisi ve Rumcayı çok iyi biliyordu. Vidin Valiliği sırasında Abdurrahman Sami Paşaya katiplik yaptı (1853). Daha sonra İstanbul'a geldi. Beşiktaş Mevlevihanesi Şeyhi Nazif Dede'ye damad oldu. Mustafa Nuri Paşanın Bağdat Valiliği ve Irak Müşirliği sırasında onunla birlikteydi...

Allahü Teâlâ, Iyilerin Hürmetine Bağışlar

Vehbi Tülek

Fıkıh Ilmiyle Meşgul Olanın Şerefi Artar

Vehbi Tülek

Buhûrîzâde Abdülkerim Efendi

Vehbi Tülek

İhtiyaç Hâlinde Sual Vâcib Olur

Vehbi Tülek

İnsanda Bulunan Üç Şey: Akıl, Kalb Ve Nefis

Vehbi Tülek

Ey Tavır Ve Hareketleri Güzel Olan âşıklar

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Evliyalar Ölmez İmiş

Evliyalar Ölmez İmiş

Ankara'nın Zülfazl (günümüzde Solfasol deniyor) köyünden çok temiz, çok saf bir genç, askere gidiyormuş. Babasından kalma bir kaç altını, anasından kalma birkaç mücevheri varmış. Delikanlının derdi asker dönüşü evlenmek; servetini içine koyduğu küçük sandığını emanet edeceği, güvenip, bırakacağı kimseciği de yok. Düşünüyor, tasınıyor, acaba ne yapsam, diye sızlanıyor... Derken, bir gece rüyasında Hacı Bayram'ı görmez mi? "A! be Selim cik, ne düşünüp duruyorsun getir sandığını, bana bırak!" diyor. Selim oğlan, ertesi günü, sevine sevine Ankara'ya geliyor, doğru türbedarın önüne dikiliyor, hal, keyfiyet böyle, böyle... diye meseleyi anlatıyor. Türbedar da uyanıklardanmış, gece o da haberini almışmış. Getiriyorlar sandığı, Hazretin başucuna bırakıyorlar. Sandık deyince, öyle koca bir şey sanılmasın, ancak bir çanta kadar.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sünnet Akçesi

Vehbi Tülek

At Hirsizi

Vehbi Tülek

Garip Karşilanan Bir Adak

Allah'tan Utanandan Her Şey Utanir

Bereketi Var Mı?

Üç Kandil

Dört Şey Mühimdir

Evliyalar Ölmez İmiş

Karşılık Beklemiyorum

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek

Altıyüz Dirhemlik İp

Vehbi Tülek

Ölüyü Diriltemem

Vehbi Tülek

Tencere Yuvarlanir, Kapağini Bulur

Vehbi Tülek

Sakiz Ağacinda Yapilan Hac

Vehbi Tülek