Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.454.143

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Allahü Teâlâ, Bu âlemi Insanoğluyla Süsledi

Ebû Saîd Ferec hazretleri tefsîr, hadîs, kelâm, fıkıh, kırâat, usûl ve nahiv âlimidir. Endülüs’te (İspanya) Gırnata’da (Granada) 701 (m. 1301) senesinde doğdu. 782 (m. 381) senesinde orada vefât etti. O zamanın en meşhur ilim merkezlerinden olan Gırnata’da büyük âlimlerden ilim tahsil etti ve her birinden icazet alarak talebe yetiştirdi. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Demek Yolda Kaldiniz

Şeyh Alâüddin, tasavvuf yoluna girişini şöyle anlatır: "Sultan İkinci Bâyezid Hânın ordusunda bir nefer idim. Ordu, bir zaman küffâr üzerine sefer etti. Dönüşte yolda şiddetli bir soğuk ve yağmur başladı. Bu esnâda ben civar bir köyde misâfir olmak istedim. Köylüler beni kabûl etmediler. Gece karanlığında yola koyuldum. Yağmur, gökten bardaktan dökülürcesine yağıyordu. Her taraftan seller akıyordu. Vâdi, deniz gibi oldu. Ben, Allahü teâlâya tevekkül ederek ilerledim. Yol üzerinde bir nehirle karşılaştım. Akan sellerle nehir daha da kabarmış, köprüyü de örtmüştü. Sulara girip, önümdeki tehlikeden gâfil olarak, gece karanlığında ilerledim. Sular, atımın ayaklarını örtmeye başlamıştı. O esnâda beni boğulma korkusu kapladı. Geri dönmek istedim. Yolu bulamadım. Ölümle burun buruna geldim. Ölümü düşünerek, tövbe ve istigfâra başladım.

Vehbi Tülek

Evliya Çelebi

Vehbi Tülek

Daha Büyük KerÂmet Mi Olur?

Vehbi Tülek

Nasuhi Efendi Ve Mezomorto Hüseyin Paşa

Vehbi Tülek

Sakız Adası zaferinden sonraydı. Muhammed Nasûhi Efendi borçlarını ödemekle meşgûl olduğu sırada Mezomorto Hüseyin Paşa konağına dâvet etti. Nasûhi Efendi, Paşanın konağına varınca, Paşa saygıyla ayağa kalkıp kendisine ikrâmda bulundu. Muhammed Nasûhi Efendi, Paşanın bu hareketine hayret etti. Kendi kendine; "Bu ne haldir? Bakalım sonu ne olacak." dedi. Çünkü Mezomorto Hüseyin Paşa, Nasûhi hazretlerine daha önce yakınlık göstermezdi. Bugünlerde ilgilenmesi onun dikkatini çekti. Hüseyin Paşa, Nasûhi hazretlerine hitâben; "Efendi hazretleri! Bize niçin yabancı gibi bakıyorsun. Sakız önündeki muhârebede bize zaferi müjdeleyen siz değil miydiniz?" dedi. Çünkü Sakız muhârebesi sırasında Nasûhi Efendi, MezomortoHüseyin Paşanın bulunduğu kalyona kerâmet olarak gelmiş, zaferi müjdeledikten sonra kaybolmuştu. Sakız muhârebesi sırasında bu müjdeyi veren kimsenin Nasûhi hazretleri olduğunu bilen Hüseyin Paşa, o gece, onu konağında misâfir edip izzet ve ikrâmlarda bulundu. Ertesi sabah dergâh inşâası sebebiyle olan bütün borçlarını ödediği gibi, dergâhının çeşitli ihtiyaçlarını da temin etti. Böylece Nasûhi Efendinin kimseye borcu kalmadı.Tamâmen Nasûhi Efendinin mülkü olan dergâhta, Cumâ namazı kılınmaya başladı. 1704 (H.1116) senesinde Veziriâzam Dâmâd Hasan Paşa bu dergâha imâm, hatib, müezzin, kayyım tâyin ettirdi. Diğer ihtiyaçları için de günlük yüz elli akçe tahsisat ayırttı. Ayrıca Hadice Sultan ve Vâlide Atik Sultan vakıflarından bu dergâhın ihtiyaçları için gelir tahsis edildi. Dergâhta bulunan dervişlerin her türlü ihtiyaçları temin edildiği gibi, dergâha her gün gelen misâfirler ağırlandı.

Sultan I. Ahmed Hanin Vefati

Vehbi Tülek

Mes’ul Olursunuz

Vehbi Tülek

Otlukbeli Savaşi

Vehbi Tülek

Bana Bir Tüfek Verin

Vehbi Tülek

Neme Gerek ?

Vehbi Tülek

96 - Tiryaki Hasan Paşa Ve Kanije Müdafaasi

Vehbi Tülek

Ruh Ve Ceset

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Ali Bin Vefâ Ve Muhammed Şâzilî

Muhammed Şâzili Mısır'da yetişen büyük velilerdendir. Doğum târihi bilinmemektedir. Hazret-i Ebû Bekir'in soyundandır. Küçük yaşta öksüz kaldı. Teyzesinin yanında büyüdü. Sanâta verdiler, fakat medreseye kaçtı. Medrese arkadaşlarından biri de, meşhûr muhaddis İbn-i Hacer Askalâni'dir. 1443 (H.847) senesinde vefât etti. Mısır'da Berekât denilen yerde medfundur...

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Fukahâ-i Seb'adan Urve Bin Zübeyr

Vehbi Tülek

Hazreti Urve, Cennetle müjdelenen Eshâb-ı kirâmdan Zübeyr bin Avvam radıyallahü anhın oğludur. Annesi ise, Hazreti Ebû Bekir'in kızı Esma'dır...
Urve bin Zübeyr hazretleri, Medine'den Busra'ya ve oradan da Mısır'a gitti. Evlenerek oraya yerleşti. Yedi sene Mısır'da kaldı. Oradan da Şam'a geçti. Şam'da Velid bin Abdülmelik'in yanında iken bir ayağında yara çıkıp, kangren oldu. Tâbiblerin kararı ile Velid bin Abdülmelik'in yanında ayağı kesileceği zaman, bayıltacak ve uyuşturacak hiçbir ilâç almaya râzı olmamış, ameliyat esnasında hiç sesini çıkarmamıştı. Hatta o sırada, odanın içinde biriyle konuşmakta olan Velid, ancak ayağının kesilmesinden sonra, ameliyatın bittiğinden haberi olan Urve hazretlerinin sabrına hayran olmuştu...

Ebü'l-berekât Bedreddîn Gazzi

Vehbi Tülek

Şâfiî Fıkıh âlimi Abdülazîz Dîrînî

Vehbi Tülek

Abdülaziz Dirini hazretleri, Mısır evliyâsındandır. Lakabı "İzzeddin"dir. 1216 (H.613) yılında doğdu. 1295 (H.694) senesinde Kahire'de vefât etti... Küçük yaşta ilim tahsiline başladı ve zamânındaki âlimlerden ilim öğrendi. Ebü'l-Feth bin Ebi'l-Ganim Rasâni'nin sohbetinde bulundu ve Şeyh İzzeddin'den tasavvuf ilmini öğrendi. Tasavvuf yolunda yüksek mertebelere kavuştu. Abdülaziz Dirini dünyâya düşkün olmayan ve birçok kerâmeti görülen, edebiyât, kelâm ve Şâfii mezhebi fıkıh âlimiydi.
"Efendim, bu ne hâl?!."

Eyüplü Abdullah Efendi

Vehbi Tülek

benim Kurtarıcım Namazdır!

Vehbi Tülek

Ebû Bekr Bin Abdurrahman

Vehbi Tülek

Fahreddîn-i Râzî (rahmetullahi Aleyh)

Vehbi Tülek

Nasihatime Uyarsan Hiçbir Şey Sana Zarar Veremez!

Vehbi Tülek

Abdülmelik Akkâdî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Yakub-i Germiyani’nin Yağmur Duasi

Yakub-i Germiyani’nin Yağmur Duasi

Kânûni Sultan Süleymân Hân devrinde, bir ara yağmurlar yağmaz olmuş, insanlar kuraklıktan çok muzdarip olmuşlardı. İstanbul halkı, yağmur duâsına çıkılmasına karar verdi. Pâdişâh da çıktı. Okmeydanı'nda büyük bir kalabalık toplandı. Öyle ki bu toplulukta, başta pâdişâh olmak üzere, âlimler, vâliler, idâreciler, vezirler, kuvvetli-zayıf, zengin-fakir herkes vardı. Bilindiği gibi, Osmanlı sultanları yapacakları bütün mühim işlerde, mutlaka şeyhülislâma danışırlar, onun fetvâsına uygun hareket ederlerdi. Bunun için Şeyhülislâm Ebüssü'ûd Efendiden, yağmur duâsını kimin yapmasının münâsib olacağı suâl edildi. O da; "Duâyı, pâdişâh veya onun münâsib gördüğü bir zât eder." buyurdu. Bunun üzerine pâdişâh; "Ya'kûb Germiyâni duâ eylesin." dedi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Yeterki Kalbi Kirilmasin

Vehbi Tülek

Allah'ın Emaneti

Vehbi Tülek

Bizi Hatirlayin!

Latif Bir Şikayet

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Kabahat Kilincin Midir?

Mü'mine Ikram, Affa Sebebdir

Allah Diyen Genç

Vehbi Tülek

"kılıcını Değil Kınını Öpmüşlerdir!"

Vehbi Tülek

B0r Çuval Toprak

Vehbi Tülek

Hazret-i Üftade’nin Yardimi

Vehbi Tülek

Başka Du Bilmez Misin?

Vehbi Tülek

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Vehbi Tülek