Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.532.779

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Övünmek Için Söylemiyorum Peygamberlerin Reîsiyim

Nûreddîn Hâdırî hazretleri hadîs, nahiv, kırâat ve Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 747 (m. 1346) senesinde doğdu. Şam’a gidip oranın büyük âlimlerinden ilim öğrendi. Haleb’de Hanefî kadılığına getirildi. Burada fetvâlar verdi ve ders okutarak talebe yitiştirdi. 824 (m. 1421) senesinde Haleb’de vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

102 - Şahitliği Kabul Edilmeyen Padişah

Yıldırım Bayezid Hanın bir mahkemede şahitlik etmesi gerekiyordu. Padişah mahkeme ye geldi ve herkes gibi o da ellerini önüne bağlayıp ayakta bekledi. Devrin Bursa Kadısı Molla Fenari, padişahı süzdükten sonra; "Senin şahitliğin kabul değildir. Zira sen namazlarını cemaat ile kılmıyorsun. Elinde imkanı olduğu halde cemaate gelmeyen bir kimse, yalancı şahitlik edebilir demektir." Bu itham karşısında herkes Yıldırımın hiddetlenmesini bekliyordu. Fakat o boynunu büküp mahkemeyi terk etti ve hemen sarayının yanına bir cami inşa ettirmeye başladı.

Vehbi Tülek

Orhan Gazi Devri Ve Ilk Donanma Faaliyetleri

Vehbi Tülek

Osmanli’nin Son Abd Büyükelçisi

Vehbi Tülek

Sen Kim, Bu Evi Yapmak Kim

Vehbi Tülek

Zaman zaman tebdil-i kıyafet yaparak halkın arasına karışan Sultan II. Mahmud'un yolu, bir gün bir köye düşer. Burada tatlı dilli bir ihtiyara rastlar. Bununla ahbablığı epeyce ilerlettik ten sonra adama, İstanbul'a gelirse "Mahmud Ağa" diyerek kendisini aramasını ister. Gel zaman git zaman adam İstanbul'a gelir ve "Mahmud Ağa" isimli ahbabını ararken, saray adam ları tarafından farkedilerek alınır ve padişahın huzuruna götürülür. Birlikte yemek yerlerken, gözleri büyük bir şaşkınlıkla sarayı incelemektedir. Padişaha:

-Bu evi sen mi yaptın, yoksa babandan mı kaldı Mahmud Ağa! Diye sorar. Padişah:-Babamdan kaldı... der. Bunun üzerine adm:-Boşuna sordum. Sen kim, bu evi yapmak kim! Der.

Kanuni Sultan Süleyman’in Vesikalarla Konuşmasi

Vehbi Tülek

Kinali Kuzu

Vehbi Tülek

Bizim Talebelerimiz Bu Kadardir

Vehbi Tülek

Sultan’a Kapi Açilmadi

Vehbi Tülek

Osmanli Padişahlari Ve İslam Hukuku

Vehbi Tülek

Casus Herşeyi Görsün

Vehbi Tülek

Haci Bayram-i Veli Hazretlerinin Nasihati

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Abdullah Bin Üneys (radıyallahü Anh)

Bir gün Resûlullah Efendimiz, huzurlarına Abdullah bin Üneys radıyallahü anhı çağırdılar: -Yâ Abdullah! Hüzeli kabilesinin Lıhyanoğulları kolundan Halid bin Süfyan, bizimle çarpışmak üzere etrafına adamlar topluyormuş. Halid, şu sıralar ya Nahle'de veya Urene'dedir. Onu bertaraf ederek bir fitneyi daha baştan yok etmeliyiz...
Hazreti Abdullah, Sevgili Peygamberimiz kendisine bir vazife verdikleri için çok sevindi:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Cennette Ebedî, Sonsuz Olarak Yaşarsınız

Vehbi Tülek

Sincârî hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Kuzey Irak’ta Bazâr kasabasında yaşadı. Onüç yaşında Bağdad’a gitti. Orada büyük âlimlerden fıkıh, tefsîr, kelâm, hadîs ve tasavvuf ilimlerini öğrendi. Altıncı asrın sonlarında, Bazâr’da vefât etti. Kalblere şifâ olan pek güzel sözleri vardır. Buyurdu ki: 

Sâbit El-benânî

Vehbi Tülek

Ebû Ümeyye Bin Hâris

Vehbi Tülek

Ebû Ümeyye bin Hâris hazretleri meşhur hadis hafızı olup, "Mısır Müftüsü" diye tanınır. 90 (m. 708) yılında Medine'de doğ­du. Sonra Mısır'a gitti. Orada birçok muhaddisten hadis öğrendi. 148 (m. 765)'de Mı­sır'da vefat etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden biri şöyledir:

Âyet-el Kürsî Okuyanın Tövbeleri Kabul Olur

Vehbi Tülek

Şeyhülislâm Vassaf-zâde

Vehbi Tülek

Edirne Evliyasından Abdülkerim Gülşenî

Vehbi Tülek

Muhammed Kalkaşendî

Vehbi Tülek

Allahü Teâlâya Tam Tevekkül Etseydiniz

Vehbi Tülek

Bu Dünyâ, Kederler Ve Üzüntüler Yeridir

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Kimsenin Yaptığı Yanına Kalmaz

Kimsenin Yaptığı Yanına Kalmaz

Abbasi halifelerinin beþincisi Harun Reþid, sarayının bahçesindeki bir gül fidanını çok beðenir. Yapraðı, kokusu, görünüþüyle dikkatini çeken gülü özel bakıma alması için bahçıvana emir verir.

Bahçıvan üzerine titremeye baþlar gülün. Ne var ki, sakınan göze çöp batar derler ya. Aynen öyle olur. Bir sabah bahçıvan gelip bakar ki, gülün dalına konan bir bülbül, ne kadar yaprak varsa hepsini gagalayarak yere düþürmüþ. Tek yaprak bırakmamıþ gülün baþında... Korku içinde koþar halifeye:

- Sultanım der, üzerine titrediðimiz gülün yapraklarını bir bülbül gagalayarak yere dökmüþ, tek yaprak bırakmamıþ gülün baþında... Harun Reþid, telaþ etmeden cevap verir:

- Üzülme efendi üzülme, der. Bülbülün yaptıðı yanına kalmaz!.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

İftiranin Neticesi

Vehbi Tülek

Yuhçu Baba

Vehbi Tülek

Helvaci Çocuk

Mü'mine Ikram, Affa Sebebdir

Abdullah El-acemî

Adam Olmazsan

Korkma!

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Kadı Iyâd Hazretleri Ve Dürüst Genç

Vehbi Tülek

Yakub-i Germiyani’nin Yağmur Duasi

Vehbi Tülek

Allah'tan Utanandan Her Şey Utanir

Vehbi Tülek

Minareden Okunan Şiir

Vehbi Tülek

Bir Çuval Toprak Ve Arsa

Vehbi Tülek

Veliye Rastlamak İstiyorsan

Vehbi Tülek