Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.453.185

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Allahü Teâlâ, Bu âlemi Insanoğluyla Süsledi

Ebû Saîd Ferec hazretleri tefsîr, hadîs, kelâm, fıkıh, kırâat, usûl ve nahiv âlimidir. Endülüs’te (İspanya) Gırnata’da (Granada) 701 (m. 1301) senesinde doğdu. 782 (m. 381) senesinde orada vefât etti. O zamanın en meşhur ilim merkezlerinden olan Gırnata’da büyük âlimlerden ilim tahsil etti ve her birinden icazet alarak talebe yetiştirdi. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Yavuz Sultan Selim Ve İbrahim Gülşeni

Memlûklerin Safevileri desteklemesi yüzünden Osmanlılarla arası açılmıştı. Sultan Gavri, İbrâhim Gülşeni hazrelerinin karşı çıkmasına rağmen, devlet adamlarının ısrarı üzerine, Yavuz Sultan Selim üzerine yürüdü. Ancak yapılan savaşta hayâtını kaybetti. Onun yerine tahta çıkan Tomanbay, İbrâhim Gülşeni'ye gelip duâ istirhâm eyledi. Şeyh dedi ki: "Siz duâya kâbiliyet ve istidâd hâsıl eyleyin ki duâ size ulaşsın. Sultanların duâya istidâdı adâlettir. Ol dahi Allahü teâlânın kitâbı ile hüküm vermektir. Her kim Allahü teâlânın emri üzere hüküm etmez ise zâlim dir. Sultanım! Eğer makâm-ı selâmette olmak istersen, Selim'e tâbi olasın." Bu nasihatlere rağmen Tomanbay Ridâniye'de Yavuz'un karşısına çıktı. Bozguna uğradı, sonra yakalanarak idâm edildi.

Vehbi Tülek

Batililari Utandiran Manzara

Vehbi Tülek

57 - Orhan Gazi Ve Alaeddin Esved Hazretleri

Vehbi Tülek

Bir Bayram Günü

Vehbi Tülek

Ayşe Osmanoğlu, babası Sultan Abdülhamid Hân dönemini anlatıyor:

'31 Mart 1901 Kurban Bayramında Dolmabahçe Sarayı'na gitmiştik. Bayramlaşmayı seyretmek için locaya yerleşmiş, seyre dalmıştık. Aniden şiddetli bir yer sarsıntısı başladı. Saray yıkılıyor zannıyle korkup titremeye başladım. Hepimiz yerlerimize mıhlanmış gibi kalıp, 'Allah! Allah!' diye bağırmaya başladık. Bu sırada, ortadaki büyük âvizenin orta kısmı şiddetli bir gürültü ile yere düştü. Gürültünün şiddetinden birbirimize sarılıyor, aramızda bayılanlar oluyordu. Bu sırada aşağıdan, Müezzin Abdullah'ın gür ve tesirli sesiyle okumaya başladığı ezân, kulaklarımıza aksetti. Cenâb-ı Hakka duâ edip sığındık. O zaman 'Aman, Efendimize bir şey oldu mu?' diye pencerelere koştuk. Salon karmakarışık olmuştu. Hiç kimse yerinde yoktu. Babam, yalnız başına, tahtının önünde kılıcına dayanmış, ayakta duruyor, Ezân-ı Muhammedi'yi dinliyordu. Yavaş yavaş herkese sükûnet geldi. Babam metânetle tahtına oturdu. Muâyede (yâni, bayramlaşma) başlasın!' emrini verdi. Âvizenin düşen parçasının 700 kilo olduğunu söylediler. Allaha şükür, bundan başka zâyiat olmadığı gibi, kimsenin burnu bile kanamadı...'

Onlar Benim Kullarim Değildir

Vehbi Tülek

Dilsiz Dili

Vehbi Tülek

Yunan Subayinin İntikami

Vehbi Tülek

Baba Yusuf Sivrihisari Ve Ii. Bayezid Han

Vehbi Tülek

İşte, İnsan Bunlari Görüp Gurura Kapilmamali

Vehbi Tülek

Yavuz'un Kuvveti

Vehbi Tülek

Hattat Abdullah Zühdi Efendi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Allahü Teâlânın Isim Ve Sıfatları Ezelidir

Ebû Hayyân hazretleri tefsîr, kırâat, hadîs ve lügat âlimidir. 654 (m. 1256) senesinde Endülüs'te (İspanya) Gırnata’ya (Granada) bağlı Matahşâraş (Monte Jeres) denilen yerde doğdu. Gırnata’da ilim tahsil ettikten sonra Mekke’ye, oradan da Kâhire’ye gitti. Burada talebe yetiştirdi. 745 (m. 1344) senesinde Kâhire’de vefât etti. El-Bahr-ül-Muhît isimli Tefsîr kitabı meşhurdur. Bu eserinde şöyle anlatır: 

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kurtuluş Yollarını Fıkıh Ilmi Gösterir

Vehbi Tülek

Kemâlüddin İbnü'z-Zemlikani hazretleri Şafii fıkıh âlimidir. 667 (m. 1268)'de Şam'da doğdu. Burada devrinin büyük âlimlerinde Şafii fıkhı tahsil etti. Çeşitli medreselerde müderrislikten sonra Halep Kâdılkudâtlığına tayin edildi. Daha sonra Kahire'ye gitmek için yola çıktı.727 (m. 1327)'te yolda, Bilbis'te vefat etti. Buyurdu ki:

Ey Oğlum! Sen Ne Güzel Vâizsin

Vehbi Tülek

İdris Aleyhisselam

Vehbi Tülek

Melek-ül-mevt (Hz. Azrâil) İdris aleyhisselamı ziyâret etmek ve sohbette bulunmak için Allahü teâlâdan izin istedi. Allahü teâlâ ona müsâade etti. Azrâil aleyhisselâm, İdris aleyhisselâma gelip kendisinin Melek-ül-mevt olduğunu söyledi. "Allahü teâlâdan, seni ziyâret etmek ve seninle sohbet etmek için izin istedim ve geldim" dedi. Bunun üzerine İdris (aleyhisselâm) ona; "Senden bir ricâm var" dedi. Melek-ül-mevt; "Nedir?" dedi. İdris (aleyhisselâm); "Bir anlık benim rûhumu al" dedi. Bunun üzerine Allahü teâlâ Melek-ül-mevt'e; "Onun rûhunu al" diye vahyetti. Melek-ül-mevt İdris aleyhisselâmın rûhunu aldı. Fakat bir müddet sonra Allahü teâlâ, tekrar iâde etti.

Muhammed Bin Ya'kûb El-esam

Vehbi Tülek

silsile-i Aliyyeden Ubeydullah-ı Ahrâr

Vehbi Tülek

Allahtan Bir Defa Korkan Cehennemde Kalmaz

Vehbi Tülek

Kötülük Yaparsan Peşinden Iyilik Yap

Vehbi Tülek

Abdüllatîf Muhibbî

Vehbi Tülek

Abdülmü'min Bin Abdülhak El-bağdadî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Allah Diyen Genç

Allah Diyen Genç

Fakir bir genç, padişahın kızına aşık olmuş. Bu ümitsiz sevdasını gidip o beldenin meşhur dervişine anlatarak yardım dilemiş. Derviş: "Evlâdım, şehrin girişinde tam yol ağzında otur, kim ne derse desin sadece 'Allah' diye cevap ver." demiş. Fakir genç, denileni yapmış. Günlerce, aylarca şehrin girişinde başka hiçbir kelime konuşmadan "Allah" demiş. Derviş, yiyeceğini, içeceğini her gün getiriyormuş. Zamanla "Allah" diyen genç halk arasında meşhur olmaya başlamış. Nihayet bir gün padişah da genci merak etmiş. Dervişten, genç hakkında bilgi istemiş. Derviş, gencin devrin büyüklerinden olduğunu söylemiş. Padişah, kalkıp genci ziyarete gitmiş. "Kimsin? Derdin ne? Ne istersin?" demiş ise de, genç, padişaha karşı da "Allah" demekten vazgeçmemiş. Başka tek kelime konuşmamış. Derviş akşam gencin yanına gelmiş. "Padişah sana "Kızımı vereyim" diyene kadar, sen ondan sakın ola ki bir istekte bulunma!" diye tembihte bulunmuş. Nihayet bir gün padişah gelip: "Ne istiyorsun, istiyorsan seni kızımla evlendireyim." deyince, genç, dervişin şaşkın bakışları altında "Yok" demiş. Artık onu da istemiyorum. Ben başka birisinin hatırı için Allah dedim, Allah devrin padişahını ayağıma getirip, benim gibi miskin bir gence kendi kızını teklif ettirdi. Eğer Onun hatırı için Allah deseydim kim bilir ne olurdu? Ben bundan böyle Ondan başkasını anmıyor, ondan başkasını istemiyorum.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Değişen Sizin Kalbiniz

Vehbi Tülek

Yoksa Hizir Olduğunu Söylerim

Vehbi Tülek

Yeterki Kalbi Kirilmasin

B0r Çuval Toprak

Hayat Kurtaran Yalan

Ahde Vefa

Dört Şey Mühimdir

Abdullah El-acemî

Derdi Olan Neylesin?

Vehbi Tülek

Abdullah-i İlÂhî Hazretleri Ve Muhyiddin Çelebi

Vehbi Tülek

Fani Dünya

Vehbi Tülek

Tencere Yuvarlanir, Kapağini Bulur

Vehbi Tülek

Hazret-i Üftade’nin Yardimi

Vehbi Tülek

Anzakli Ömer

Vehbi Tülek