Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.475.831

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Bu Ümmet, Dalâlet Üzere Ittifak Etmez!

Mevlânâ Mehdî Şîrâzî hazretleri Osmanlı tefsîr âlimlerindendir. İran’da Şîrâz’da doğdu. Şirâz’da ilim tahsil ettikten sonra İstanbul’da meşhur âlimlerin derslerine devam etti. İstanbul, Dimetoka, Silivri ve Filibe’de müderrislik vazîfesinde bulundu. 957 (m. 1550) senesinde Filibe’de vefât etti. Bu mübarek zat, bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Gül Baba’nin Cenaze Namazi

Günlerden 31 Ağustos 1526 Cuma. İki gün evvel Mohaç Meydan Muharebesi kazanılmış, Kanuni Sultan Süleyman Han tebrikleri kabul ediyor. Elbette herkes zafer neşesi içindedir. Kara haber otağ-ı hümayuna bir gülle misali düşer. Akıncı alperenlerinden Gül Baba gaza meydanında şehid düşmüştür. Kendisi şehid düşmüş de, başı yere düşmemiştir. Elinde gürzü ve yatağanı ile vuruşurken, bir kafir sillesi ile başı gövdesinden ayrılmıştır. Ve o aziz kahramana layık efsaneler de o anda destanlaşmaya başlamıştır. Rivayet edilir ki, Gül Baba başsız gövdesiyle atından inmiş, kesik başını koltuğunun altına almış ve etrafını saran Haçlı askerlerini defettikten sonra Mohaç ovasını velveleye veren Kelime-i Şehadet getirdikten sonra şehadet mertebesine erişmiştir.

Vehbi Tülek

HilÂfeti HÂiz Olan Türkler

Vehbi Tülek

Küçük Bir Çamur Denizi Sulandirmaz

Vehbi Tülek

Kanaat, Ama Neden Sonra?

Vehbi Tülek

Adamın biri Sadrazam Koca Râgıp Paşa'ya bir arzuhal vermiş; fakirliğinden bahisle, ihsanda bulunmasını istemişti. Râgıp Paşa, arzuhalin altına; "el-Kanâatü kenzün, lâ yefnâ: (Kanaat tükenmez bir hazinedir)" ibaresini yazarak, adama geri verdi. Arzuhalin sahibi, âlim ve nüktedân biriydi. O da ibârenin altına; "Bâ'de'l-ekli ve'ş-şürbi ve's-süknâ: (Yeme, içme ve barınaktan sonra)" cümlesini yazıp arzuhali Râgıp Paşa'ya tekrar takdim etti.Paşa, adamın bu hakimâne ve nüktedân hâlini takdir ederek, isteğinin yerine getirilmesi için emir verdi

Böylesini Hiçbir İngiliz Yapamaz

Vehbi Tülek

Kubadoğlu Süleyman Bey

Vehbi Tülek

36 - Gel Kerem Eyle

Vehbi Tülek

Fetih Vaktidir

Vehbi Tülek

Ben Kendi İşimi Yapayim

Vehbi Tülek

Doğru Yoldan Ayrilmamak

Vehbi Tülek

Orhan Gazi’nin Oğluna Nasihati

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Zâlimden Ve Ona Yakın Kimseden Uzak Dur!

Lütfullah Karamâni Efendi, Emir Sultan hazretlerinin üçüncü halifesidir. Karaman'da doğdu. İlim tahsili için Gelibolu'ya geldi. Bu sırada oraya gelen Şeyh Bedreddin Efendi'ye intisab ederek tasavvuf yolunda ilerledi. Bursa'da Emir Sultan hazretlerinin kabrini ziyâret ederek onun üveysisi oldu. 1488 (H.894) senesinde Bursa'da vefât etti. Bir sohbetinde buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ey Allahın Kulları! Allahtan Korkun

Vehbi Tülek

Vankuli Mehmed Efendi Osmanlı fıkıh ve lügat âlimidir. Aslen Vanlıdır. 1000 (m. 1591)'de Medine-i münevverede vefât etti. Pek kıymetli eserler yazdı. Bunlardan, Molla Hüsrev'in "Dürer-ül-hukkâm" adlı eserine yazdığı "Nakd-üd-dürer" adlı haşiyede buyuruyor ki:

İbn-i Merzûk Mısrî (sa'd Bin Osman)

Vehbi Tülek

Muhyiddîn Acemî Efendi

Vehbi Tülek

Muhyiddin Acemi Efendi Osmanlı âlimlerindendir. Sultan İkinci Bâyezid devrinde yaşadı. Molla Gürâni'nin ders halkasında yetişti. İcazet verildikten sonra, bazı medreselerde müderris olarak vazife yaptı. Edirne Kadılığına tayin olundu. Bu vazifeye devam ederken orada vefât etti. "Sadr-uş-Şeri'a" adlı eserin "Şehidlik" babına yazdığı risalesi vardır. Bu eserinde şöyle anlatır:

Ebü'l-mekârim Abdülehad Nûrî

Vehbi Tülek

Nimet Ve Rızıklardaki Değişikliğin Sebepleri

Vehbi Tülek

Muhammed Hediyyetullah Makassarî

Vehbi Tülek

Kalbden Geçen Şeyler Hakkında

Vehbi Tülek

cennete Girmeme Kefil Olur Musunuz?

Vehbi Tülek

Ahmed Kuddûsî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Selâhaddin Uşâki'nin çocuğu olduktan bir süre sonra, hocası ve kayınpederi onu evden çıkararak; "Al hanımını evimden ayrıl! Bundan sonra kendi geçimini temin et." dedi. Selâhaddin Uşâki; "Peki hocam, başüstüne!" diyerek hanımı ve çocuğu ile berâber, hocasının evinden ayrıldı. Eğrikapı'dan, Fâtih Câmii civârında, Âşıkpaşa mevkiinde bulunan, Horhor çeşmesine doğru yürürken bir evin kenarında durakladı. Kış günüydü ve kar yağıyordu. Yolun karşı tarafında bulunan Tâhir Ağa onları görünce evine dâvet etmek için yanlarına birini gönderdi. Tâhir Ağa, Selâhaddin Uşâki'yi, evine götürdü. Ona; "Siz kimlerdensiniz? Kış gününde neden bu hâle düşüp sokak kenarında kimsesiz garibler gibi duruyorsunuz?" diye sordu.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Eğer Senin Yanında Makbul Oldu Ise

Vehbi Tülek

Altıyüz Dirhemlik İp

Vehbi Tülek

Bizi Hatirlayin!

Ahde Vefa

Sizin Rizkinizdan Kesilmiş

Yirmi Saniyede

Gül Yaprağı

Allah Nasil Misafir Edilir?

Adam Olmazsan

Vehbi Tülek

Anzakli Ömer

Vehbi Tülek

Üç Kandil

Vehbi Tülek

Ölüyü Diriltemem

Vehbi Tülek

Allah’a Firar Et

Vehbi Tülek

Zalimlere Dersini Verdi!

Vehbi Tülek