Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.471.310

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Yalnız Olmak, Kötülerle Oturmaktan Daha Iyidir!

Muhammed Tâhir Fettenî hazretleri hadîs âlimlerindendir. Hindistan’ın Gücerât eyâletinde bulunan Fetten kasabasında, 910 (m. 1504) senesinde doğdu. Zamanının âlimlerinden aklî ve naklî ilimleri tahsil etti. Birçok ilimlerde yüksek derecelere ulaştı. Zamanında Gücerât âlimleri arasında ondan daha yüksek kimse yoktu. 986 (m. 1578) senesinde Fetten’de vefat etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Bir Kaşik Tuz

Sultan III. Mehmed zamanında, Rumeli'de Yenice kasabasında mübarek bir zat vardı. İhtiyacı olan ona koşar, sıkıntısı olanın derdini o giderirdi. Fakat kendisi bir sürü derde mübtela idi ama halinden hiç şikayetçi değildi. Birgün dergahın bahçesindeki havuzun kenarında otururken bir talebesi gelerek, başına gelen bir musibetten uzun uzun şikayet eder. O zat, o talebesinden bir bardak su, bir miktar tuz ve bir çorba kaşığı getirmesini ister. İstedikleri getirilince, bir kaşık tuzu bir bardak suya atıp karıştırır ve talebesine, bunu içmesini söyler. Tuzlu sudan bir yudum içen talebe hemen yüzünü buruşturur ve "Efendim, su çok tuzlu, içemiyeceğim" der. Sonra o zat yine kaşığı tuzla doldurur ve bu sefer havuza atarak karıştırır ve talebesine, havuzdaki sudan içmesini söyler. Talebe havuzdan kana kana içer. "Nasıl, su tuzlu mu" diye sorduğunda talebe "Hayır efendim, gayet tatlı geldi" cevabını verir. O zaman o mübarek zat şu ibretli nasihatı verir: "Oğlum, bir kaşık tuz, her zaman aynı acılıktadır. Fakat bunu bir bardak suda içmek, insana zahmet verdiği halde, bir havuz suda içince hiç hissedilmiyor. Çünkü havuzun genişliği içinde kayboluyor. İşte, göğsü bir bardak kadar dar insan, kendisine gelen bir kaşık tuz kadar dert ve belaların acısına tahammül edemez. Fakat göğsü havuz kadar geniş insan ise, kendisine isabet eden, bir kaşık değil, bir kazan tuz kadar belaları tatlılıkla karşılar, o dert ve belalar onun geniş göğsü içinde kaybolur gider de kimsenin haberi olmaz."

Vehbi Tülek

Sen Kim, Bu Evi Yapmak Kim

Vehbi Tülek

Kazliçeşme

Vehbi Tülek

Haliçteki İlk Köprü

Vehbi Tülek

Haliç'teki ilk köprünün Sultan II. Mahmud tarafından yaptırıldığını biliyoruz. Fakat bundan yüzyıllarca önce Fatih, İstanbul kuşatması sırasında Haliç üzerine geçici bir köprü inşa ettirmişti. 22 Nisan 1453 sabahı Osmanlı gemilerini Haliç'te gören Bizanslılar, ertesi sabah daha büyük ve inanılması güç bir sürprizle karşılaştılar. Kumbarahane ile Defterdar arası, deniz üzerine kuruluverilen bir köprü ile birleştirilmişti. Bu köprü üzerinde Osmanlı askeri gidip geliyor, karşı sahilden toplar geçiriliyordu. Bizanslı tarihçi Kritobulos'un verdiği bilgilere göre, binden fazla fıçı, sandal ve duba, birbirlerine kalaslar ve demir çengellerle bağlanmıştı. En üstü de döşeme tahtalarıyla kaplan mıştı. 700 metre uzunluğundaki bu köprü üzerinde 5 asker yanyana yürüyebiliyor, toplar rahat lıkla çekilebiliyordu. Çok geçmeden her iki tarafa yerleştirilen toplarla Bizans surlarının en zayıf noktaları ateş altına alınıyordu. Bizans İmparatoru hemen o gün tekrar daha fazla vergi vermek ve daha başka şartlarla barış teklif ettiyse de Fatih'i İstanbul'u almak niyetinden vazgeçiremedi. Bu sefer İmparator, verdiği emirle köprüyü yaktırmak istedi. Fakat bu maksatla surlardan dışarı çıkan 150 Bizanslı asker köprü üzerinde can verdi.Bizans Prensi Dukas, Fatih Sultan Mehmed'in yaptırdığı köprüyle, gelmiş geçmiş bütün cihangirleri geride bıraktığını söyler ve "Böyle bir harikayı kim gördü, kim işitti" sözleriyle takdirlerini bildirmişti.

Burak Reis

Vehbi Tülek

Kefeni Kanlar İçindeydi

Vehbi Tülek

Toprak Taşimaya Giderüm

Vehbi Tülek

108 - Sarikamiş Kahramanlari

Vehbi Tülek

Kariştirinca Soğuyan Hoşaf

Vehbi Tülek

Yavuz Ve Şeyh Mehmed Efendi

Vehbi Tülek

31 - Mezzomorto Hüseyin Paşa

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Fazıl Bircendî

Fazıl Bircendi hazretleri fıkıh âlimidir. İran'ın doğusunda Bircend'de doğdu. İlk tahsilinden sonra Herat'ta medresede okudu. Şah İsmail'in buraları ele geçirip Ehl-i sünnet âlimlerini katletmeye başlaması üzerine İstanbul'a gitti ve burada Şerh-i Nikâye'yi tamamladı. 934'de (m. 1527) vefat etti. Şerh-i Nikâye isimli fıkıh kitabında şöyle buyurmaktadır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kabir Ehlinden Istifâde Etmek!..

Vehbi Tülek

Ali Ferâhi hazretleri, meşhûr velilerdendir. On dördüncü asırda yaşamış olup, doğum ve vefât târihleri belli değildir. Babası Ferre şehri vâlisi idi. Tasavvufta evliyânın meşhûrlarından Şeyh Rükneddin Alâüddevle'nin derslerinde ve sohbetlerinde yetişip kemâl buldu...

Kullara Kibirlenmek Yakışmaz

Vehbi Tülek

Yemek Için Misafiri Fazla Bekletmemeli

Vehbi Tülek

Ebû Abdullah Râzâni hazretleri kırâat, Arabi ilimler ve Hanbeli fıkıh âlimidir. 426 (m. 1035)'de Irak'ta Râzân'da doğdu. 494 (m. 1101)'de Evâne'de vefât etti. "Yemek Âdâbı" hakkında şunları anlattı:

Ömründe Hiç Yalan Söylememiştir

Vehbi Tülek

Ebû Abdullâh Ibn-i Arafe

Vehbi Tülek

Allahü Teâlâ Günahını Affetti

Vehbi Tülek

Altın Mı Kıymetli, Nasihat Mi?..

Vehbi Tülek

Benan Bin Muhammed

Vehbi Tülek

Hanımla Iyi Geçinmek Dinimizin Emridir!

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Yeterki Kalbi Kirilmasin

Yeterki Kalbi Kirilmasin

Bir hükümdarın pek çok cariyeleri vardı. İçlerinde pek güzel dilberler bulunmasına rağmen, siyah bir cariyeye daha fazla alaka ve sevgi gösterirdi. Diğerlerinin bunu çekemediğini fark eden padişah, bir gün kendilerine üzeri mücevheratla süsülü birer kristal bardak vermişti. Manevi değeri yanında maddi kıymeti de pek yüksek olan bu bardakları ellerinde tutan cariyeler, hayranlıkla bakarlarken padişah:
- Herkes elindeki bardağı yere vurup kırsın, demişti. Güzel cariyeler hediyelerini sinelerine bastırarak:
- Efendimizin bu kadar değerli bir hediyesini nasıl kırabiliriz! dediler. Siyah cariye ise padişahın emrini, hiç tereddüt etmeden ve vakit kaybetmeden der'akab yerine getirdi. Barfdak yere çarpılmış ve param parça olmuştu. Padişah siyah cariyeye hitaben: - Diğer cariyelerim bu kadar kıymetli bardağı kıramadıkları halde sen neden kırdın? dedi. Siyah cariyenin verdiği cevap ise çok takdire şayandı:
- Bana efendimin kalbi lazım, kadehin ne kıymeti olabilir. Yeterk ki onun kalbi kırılmasın!
Hükümdar, bu cevabın içerisinde diğerlerine gereken dersi vermiş bulunuyordu. Yüzü güze fakat özü çirkin bir kadın, kocasının kalbini kırmaya devam ettikçe, kalbte açtığı yaraya güzellik olamaz

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Hizir Ve Gelin

Vehbi Tülek

Abdullah-i EnsÂrî

Vehbi Tülek

Biz Söze Bakmayız, Öze Bakarız

Değişen Sizin Kalbiniz

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Sizin Rizkinizdan Kesilmiş

Veliye Rastlamak İstiyorsan

Değişen Sizin Kalbiniz

Alabilirsen Al

Vehbi Tülek

Hizir Ve Gelin

Vehbi Tülek

Garip Karşilanan Bir Adak

Vehbi Tülek

Abdullah-i İlÂhî Hazretleri Ve Muhyiddin Çelebi

Vehbi Tülek

İcÂzetin Sirri

Vehbi Tülek

Derdi Olan Neylesin?

Vehbi Tülek