Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.429.015

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Bir Işi Yapmaya Kuvvet Veren Allahü Teâlâdır

Takıyyüddîn Gazzî hazretleri Hanefî fıkıh âlimidir. 950 (m. 1543)’de Filistin’de Gazze’de doğdu. Kahire’ye giderek İbn Nüceym Mısrî gibi âlimlerden ilim tahsil etti. Şâfiî mezhebine mensupken Hanefî’ye geçti. Sultan 3. Murad devrinde İstanbul’a gitti. Takdir edilerek Mısır’da kadılık görevine tayin edildi. 1010’da (m. 1601) Kahire’de vefat etti. “et-Tabakâtü’s-seniyye” isimli eserinde şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

52 - Sigetvar Kalesi Ve Ali Dede Hazretleri

Ali Dede Bosnevi hazretleri 1566'da Sigetvar seferine katıldı. Bu sefer Kânûni Sultan Süleymân'ın son seferi oldu. Pâdişâh çok hasta idi ve kalenin günler süren kuşatmasına rağmen düşürülememesine çok üzülüyordu. Nitekim vefâtından bir gün önce Sokullu Mehmed Paşaya gönderdiği hatt-ı hümâyûnda; "Şu ocağı yanası dahi alınmaz mı?" demişti. Ertesi gün Ali Dede Bosnevi'nin, askeri duâlarla teşyi edip cesâretlendirmesi ile kale zabtedildi. Bu sırada Kânûni de vefât etmişti.

Vehbi Tülek

Garip Bir Koşu

Vehbi Tülek

Sultan Iii. Selim Ve Kabakçi Mustafa

Vehbi Tülek

İskender Paşa

Vehbi Tülek

Cihan sultanı Kanuni Süleyman Han, ikinci defa çıktığı İran seferinden de galibiyetle dönüyordu. Fakat savaş meydanlarında Osmanlı askerinin karşısından kaçan İran Şahı Tahmasb, padişah İstanbul'a avdet edince, her zaman yaptığı gibi Osmanlı sınırını geçti ve topraklarımıza saldırmaya başladı. 1551 yılında oğlu İsmail Mirza'yı kalabalık bir ordu ile Erzurum üzerine gönderdi. -Kalenin anahtarlarını Kanuni Sultan Süleyman oraya yetişmeden istiyorum, diye talimat verdi.Erzurum beylerbeyi İskender Paşa kahraman bir askerdi. Kanuni, kendisine bu vazifeyi verirken :-Baka İskender, seni böyle mühim bir sancağın muhafazasına memur eyledik. Görelim seni, yüzümüzü kara çıkarma, demişti.

Ev Sahibinin İşine Karişilmaz

Vehbi Tülek

Ii. Adülhamid’in Verdiği Senet

Vehbi Tülek

Moskoftan Padişah Olur Muymuş Be!

Vehbi Tülek

Dari Ekmek

Vehbi Tülek

Yavuz Ve Şah İsmail’in Satranç Oyunu

Vehbi Tülek

Şeyh EdebÂli’nin Vasiyeti

Vehbi Tülek

Mimar Koca Mehmed Ağa

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Gelen Belalara Sabırlı Hatta Şükredici Olmalı

Ebû Ali Hadramî hazretleri evliyanın büyüklerindendir. 1178 (H.574) senesinde, Yemen’de Terîm'de doğdu. Seyyid olup, hazret-i Hüseyin'in evladındandır. 1256 (H.653) senesinde orada vefat etti. Bazı kıymetli risaleleri mevcut olup, Bedâi'u Ulûm-il-Mükâşefât Vet-Tecelliyât bunlardandır. Bu eserinde keramet olarak, vefatından sonra meydana gelecek bazı mühim hadiseleri haber vererek insanları ikaz etmiştir ki, bu mühim haberlerden bazıları şunlardır: 

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Âlimlere Hizmeti Büyük Bir Kazanç Bilmelidir

Vehbi Tülek

Sirâcüddîn Ömer Halvetî hazretleri Halvetiyye tarikatının kurucusudur. İran’ın Lâhîcân şehrinde doğdu. Hârezm’e gidip Şeyh Kerîmüddin Hârezmî’ye intisap etti, sülûkünü tamamladı, Tebriz’e giderek Halvetiyye tarikatını kurdu. 800 (m. 1397)’de orada vefat etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:

İlliyyîndeki Ve Siccîndeki Rûhlar!..

Vehbi Tülek

Ebû Amr Dimaşkî

Vehbi Tülek

Ebû Amr Dimaşki hazretleri Şam evliyasının büyüklerindendir. Gençlik yıllarında dini ilimlerle meşgul oldu, tefsir ve hadis tahsil etti. Daha sonra Zünnûn-i Mısri'nin talebeleriyle karşılaştıktan sonra tasavvufa yö­neldi; Şam'ın en meşhur âlimi Ab­dullah bin Cellâ'ya intisab etti. 320 (m. 932)'de Şam'da vefat etti. Bir sohbetinde buyurdu ki:

Sâlih Kimseleri Ziyareti Terk Etmemeli

Vehbi Tülek

Hocaya Bağlılık Böyle Olur

Vehbi Tülek

Muhammed Bin Ya'kûb El-esam

Vehbi Tülek

Düşmanından Çok Sakın Ve Dikkatli Ol

Vehbi Tülek

İran Kisrâsı Ve Arab Kâhin Sa'îb

Vehbi Tülek

Şehabeddin Ahmed

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Başka Du Bilmez Misin?

Başka Du Bilmez Misin?

Bir şahıs, Harem-i Şerif'in kapısında, "Ey doğrulara yardım eden, haramlardan kaçınanları koruyan Allâh'ım!.." diyerek hep aynı duâyı okuyordu. Ona, "Sen başka duâ bilmez misin?" dediler. O şöyle açıkladı, bu duâyı tekrar etme sebebini:"Ben Beyt-i Şerif'i tavâf ederken ayağıma takılan bir şeyi eğilip aldım. Bir de baktım ki, içinde bin altın bulunan bir kese. Şeytanımla imânım mücâdeleye tutuştular. 'Bin altın çok para, senin bütün ihtiyaçlarını karşılar" dedi şeytanım. Îmânım ise, 'Bu haramdır, boşuna saklama; sahibini bul, teslim et!' dedi. Ben böyle mücâdele içinde iken, birinin sesi duyuldu:"Burada, içinde bin altınım bulunan kesem kaybolmuştur. Kim buldu ise getirsin, ona otuz altın müjde vereyim!"

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek

Bunlar Şarapti

Vehbi Tülek

Pişman Oldular!

Fahreddin-i Acemi Ve Hurufiler

Keramete İnanmayan Âlim

Latif Bir Şikayet

Şikayet

At Hirsizi

Ayyaşin Sonu

Vehbi Tülek

Abdullah-i EnsÂrî

Vehbi Tülek

Bunlar Şarapti

Vehbi Tülek

Delik Kova

Vehbi Tülek

Şikayet

Vehbi Tülek

Allahü Tealadan Bir An Gafil Olmayasin

Vehbi Tülek