Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.449.005

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Nasihatların Özü, Allah Adamları Ile Bulunmaktır

Ferdî Abdullah Efendi, Osmanlı âlimlerindendir. Manisa’nın Turgutlu kazâsında doğdu. İlim tahsilini İstanbul’da tamamladıktan sonra, Turgutlu’da müftîlik yapan Abdullah Efendi, hacca gittiğinde Mekke-i mükerremede, Müceddidiyye yolunun ve Abdullah-ı Dehlevî hazretlerinin halîfelerinin büyüklerinden olan Hindli Muhammed Can Efendi’ye talebe oldu. O büyük zâtın huzûrunda yetişerek kemâle geldikten sonra, icâzet ve hilâfet almakla şereflendi. Şeyhülislâm Ârif Hikmet Bey’in delaletiyle, İstanbul’da Fâtih civârında bulunan Emîr Buhârî Dergâhı şeyhliğine tayin edildi. Vefâtına kadar orada vazîfe yaptı. 1274 (m. 1857) senesinde İstanbul’da vefât etti. Bir sohbetinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

35 - Bu Mukaddes Vatan İçin Ölebiliriz

1912 senesi. Osmanlı tarihinin en karanlık sayfalarından biri olan Balkan savaşı günleri. Aralık ayı başları idi. Edirne Müstahkem Mevkii Kumandanı Şükrü Paşaya gelen şifreli bir telgrafta, Bulgarlarla mütareke yapıldığı bildiriliyordu. Aylardan beri kuşatma atında bulunan Edirne'de yiyecek ve cephane iyice tükenmişti. Buna rağmen bu atalar yadigarını, her türlü takdirin üstünde bir cesaret ve kahramanlıkla savunuyorlardı. Balkan savaşlarını konu alan bir yabancı yazar:-Hiç kimse Edirne'nin akıbetinden, cesur müdafii Şükrü Paşa ve askerlerini sorumlu tutamaz. Demişti.Mütareke sırasında müttefikler arasında başlayan barış görüşmeleri devam ediyordu. Eğer Türkiye ile Balkan devletleri arasında anlaşma sağlanamazsa, savaşın tekrar başlayacağı söyleniyordu. İstanbul'dan gelen ikinci bir telgraf haberi de bunu teyit ediyor, Edirne'nin dayanması isteniyordu. Şükrü Paşa bundan memnundu. -Son kurşunu atmadan şehri düşmana teslim etmem, diyordu.

Vehbi Tülek

Baltaci Mehmed Paşa Ve Ünsi Hasan Efendi

Vehbi Tülek

Pirizade Mehmed Bey’in Cevabi

Vehbi Tülek

Veren De Allahü TeÂlÂdir, Alan Da

Vehbi Tülek

Osmanlı pâdişâhı Sultan Selim Han Mısır'ı zaptettiği zaman, Cumâ namazını Ezher Câmiindekıldı. Cumâ namazını kıldıran hatib için yüz altın bağışladı. Bunu önceden öğrenen hatib, ogün Cumâ namazını kıldırma sırası kendisinde olan diğer hatib arkadaşından izin almıştı.Nöbetini devreden hatib, diğer arkadaşının altınlara kavuştuğunu görünce, söylenmeyebaşladı. O sırada orada bulunan Abdülvehhâb-ı Şa'râni aralarına girip, nöbetini veren hatibe;"Üzülme! Allahü teâlâ bunu sana kısmet etmemiş." dedi. O da; "Rızkımın kesilmesine buarkadaşım sebeb olduğu için kızıyorum." dedi. Abdülvehhâb hazretleri de; "O sebeb oldugörünüyorsa da, aslında sebeb o değildir. Arkadaşın ilâhi kudretin bir âletidir. Âleti kimhareket ettiriyorsa, hüküm onundur. Yoksa âletin değildir. Senin böyle söylemen, sopa iledövülüp de, sopayı vurana değil sopaya kızan adamın hâline benziyor. Hani sen her Cumâhutbelerinde; "Vallahi veren de Allahü teâlâdır, alan da. Yükselten de Allahü teâlâdır,alçaltan da..." demez miydin? Şimdi niçin bunun tersine göre hareket ediyorsun?" deyince, ohatib; "Üstâdım! Huccet ve isbâtlarınla beni susturdun." diyerek oradan ayrıldı.

Hey Sultan MurÂd’im VÂ’den Yakin Geldi!..

Vehbi Tülek

Tövbe Et, Çünkü Ölümün Yakindir!..

Vehbi Tülek

Nemiz Kaldi Bizim Mülk-i Arab’da

Vehbi Tülek

Sultan Ahmed Ve Mehmed Emin Tokadi

Vehbi Tülek

Rumeli Hisari Ve Fatih

Vehbi Tülek

Osmanli Devlet Teşkilatini Yeniden Kuran Sadrazam

Vehbi Tülek

Turgut Reis Ve Cerbe Zaferi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

İhlaslı Gence Kurulan Tuzak!

Hazreti Ömer'in halifeliği zamanında ibadet ehli, son derece takva sahibi, ihlaslı ve yakışıklı bir genç vardı. Vakit namazlarında cemaati kaçırmaz, namazdan çıkar çıkmaz evine döner ve ihtiyar babasının hizmetini görürdü...
Bu gencin evine giden yolu bir kadının kapısının önünden geçiyordu. Kadın her defasında gencin yoluna çıkarak çirkin tekliflerde bulunuyor, fakat genç, Allah korkusundan ona iltifat etmiyordu...

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Hadîs Ve Fıkıh âlimi İmâm-ı Nesâî

Vehbi Tülek

İmâm-ı Nesâi hazretleri, Hadis ilminde imâmdı. Yani; üçyüzbinden fazla hadis-i şerifi râvileriyle birlikte ezbere bilirdi. Yazdığı "Sünen-i sagir"i, Kütüb-i sitte adı verilen altı büyük hadis kitabından biridir.
İlim tahsiline Horasan'da başlayan İmâm-ı Nesâi, Irak, Şam, Mısır, Hicaz (Mekke ve Medine) ve Cezire'deki (Mezopotamya, Fırat ve Dicle havzasının kuzeyi) âlimlerden ders aldı. Mısır'da yerleşti. Hadis ilminde zamanının bir tanesi, Mısır âlimlerinin en fakihi idi. Haramlardan sakınmada ve ibâdetlere düşkünlükte eşi yoktu. Her yaptığı iş, her söylediği söz, Allahü teâlânın rızâsı içindi. İmâm-ı Nesâi'nin hadis-i şerif rivâyetinde râvilere koyduğu şartlar, Buhâri ve Müslim'den daha sıkıydı. Cerh ve ta'diline (hadis râvilerinin güvenilir olup olmamasındaki tesbitlerine) bütün âlimler i'tibâr ederlerdi.

Ebû Nasr Bağdâdî

Vehbi Tülek

Hazreti Ali’ye Tokat Atan Adam!

Vehbi Tülek

Takıyyüddîn Kâdiri, evliyânın büyüklerinden olup, Seyyid Abdülkâdir-i Geylânî hazretlerinin torununun oğludur. 767 (m. 1365) senesinde Bağdad’a bağlı Ciyl kasabasında doğdu. Buradaki âlimlerin derslerine devam ederek ilim tahsil etti. Sonra Yemen’de Zebîd şehrine giderek Şerefüddîn İsmâil bin İbrâhim el-Cebertî’den ilim ve feyiz aldı, onun halîfelerinden oldu. Tekrar Bağdad’a dönerek pek çok talebe yetiştirdi. 832 (m. 1428) senesinde orada vefât etti.

Cahille Görüşmek, Insanı Allah'tan Uzaklaştırır

Vehbi Tülek

Yetmiş Iki Sıddîk Sevabı Alan Genç

Vehbi Tülek

Güzel Ahlâkı Yalnız Sevdiklerine Verdi

Vehbi Tülek

Kabrimi Ziyâret Edene Şefaatim Vâcib Oldu

Vehbi Tülek

Uğursuzluğa Inanan Bizden Değildir

Vehbi Tülek

Yapılan Ibâdetin Tadı, Ihlâs Iledir

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
B0r Çuval Toprak

B0r Çuval Toprak

Hükümdarlardan biri, fakir bir kadının arsasına bir saray yapılmasını emretti. Arsa hükümdarın sarayına yakındı. Arsanın bedelini de ödemiyordu. Zavallı kadıncağızın bu arsasından başka hiçbirşeyi de yoktu. Ne yapsın, ne etsindi? Bu müşkilatı halletmesi için kadıya gitti. Hükümdarı şikayet etti. Zamanın Şeyhü'l-İslam'ı meseleyi dinleyip kadının haklı olduğuna hükmettikten sonra, hükümdara hiçbirşey söylemeden bir tane kazma ve kürek bir de çuval alarak geldi. Kadının arsasını kazıyor sonra da bu toprağı kürekle çuvala dolduruyor du. Bu işleri yaparken hükümdar da sarayından bu durumu seyrediyor ve kendi kendine:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Adalet Ve Tevazu

Vehbi Tülek

Cennetlik Hanım Isteyen...

Vehbi Tülek

Cünnetü'l-esmâ

Sizin Rizkinizdan Kesilmiş

Hizir Aleyhisselam Nasil Görülür

Yüz Vermedin!

Cünnetü'l-esmâ

Arkadaşlarımı Korumak Için

Allah Nasil Misafir Edilir?

Vehbi Tülek

Veliye Rastlamak İstiyorsan

Vehbi Tülek

Allahü TeÂlÂyi Bilir Misin?

Vehbi Tülek

Sünnet Akçesi

Vehbi Tülek

Zalimlere Dersini Verdi!

Vehbi Tülek

Hazret-i Üftade’nin Yardimi

Vehbi Tülek