Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.434.570

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Onlar Ne Isrâf, Ne De Cimrilik Ederler

Şemsüddîn Muhammed Şirbînî hazretleri Şâfiî fıkıh âlimidir. Mısır’ın Şirbîn köyünde doğdu. Tahsil için Kahire’ye gitti. Zekeriyyâ Ensârî ve Şehâbeddin Remlî’nin derslerine devam etti. İcazet aldıktan sonra Mansûrî Külliyesi’nde tefsir hocalığına tayin edildi. 977 (m. 1570)’de Kahire’de vefat etti. “Muğni’l-muhtâc” isimli eseri, Nevevî’nin “Minhâc” şerhidir. Bu kitabında şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

79 - Zannedersem Ben, Hatem-ül-müluk Olacağim

Sultan Abdülhamid Han geleceği okuyordu: "Gazetelerin saltanat ve hilafete bu kadar tecavüzlerine bakılırsa, ne padişahlık ne de hilafet kalacak. Ben hatemü'l-mülük olacağım." Osmanlı ülkesinde, "hürriyet havaları"nın estiği böyle bir ortamda, Rumlar, özellikle de Ermeniler, çoğunlukta olduğu yerlerde, ticari yönden etkin oldukları ve "matbuat" da onların tekelinde olduğu yerlerde karmaşa ve isyanların önü-arkası kesilmiyordu.

Vehbi Tülek

Benden Bunlari İstemeyiniz

Vehbi Tülek

Bedeli Çanakkale’de

Vehbi Tülek

İpek Tüccarlari

Vehbi Tülek

Bir gün Yavuz Sultan Selim Edirne'ye giderken, onu uğurlayan kafile arasında Şeyhül islam Ali Cemali Efendi de vardı. Dönüşte 400 kişi lik bir grup insanın elleri bağlı olduğu halde bir yere götürüldüğünü gördü. Nereye götürüldüğünü sorunca bunların, yasağa rağmen ipek satın aldıkları, bu sebeple de idama mahkum edilen tüccarlar olduğunu öğrendi. Hemen geri dönerek Edirne'ye gitmekte olan padişahın arkasından yetişti ve:"Bu 400 kişinin katli helal değildir, mes'ul olursun, katlettirme!"Yavuz kızgın bir halde:"Halkın üçte birinin intizamı için, icabında üçte ikisinin katli caiz iken, üç beş kişi için neden mes'ul olurum?""Sultanım, bunların suçu halkın nizamını bozar mahiyette değildir.""Ya benim emrime muhalefet halkın nizamını bozmaz mı?""Sultanım, ipek tüccarlarının bunlara ipek vermesisizin rızanıza alamettir ve dahi Ümmet-i Muhammed'in erkeklerine haram olan ipek, kadınlarına helaldir."Zembilli Ali Efendi'nin bu sözleri, çok kızgın olan Yavuz'un öfkesini dindirdi ve bu söze hak vererek o 400 kişinin serbest bırakılması emrini verdi.

Haci Mesud

Vehbi Tülek

Bosna Fatihi Mahmûd Paşa

Vehbi Tülek

Sultanzade Gazi Hüsrev Bey’in Türbesi

Vehbi Tülek

Bodrumlu Fedai Musa

Vehbi Tülek

80 - Murad-i Hüdavendigarin Duasi

Vehbi Tülek

Bir Avuç Bulgur

Vehbi Tülek

Ii. Abdülhamid Han'in İmzasi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Molla Hayreddîn Halil

Molla Hayreddin Halil hazretleri, Kastamonu-Küre'de medfun âlim ve velilerin büyüklerindendir. Ataları, Moğolların İslâm ülkelerini istilâsı dolayısıyla Anadolu'ya gelmiştir. 1475 (H.879) senesinde vefât etti.
Molla Hayreddin, vefatından kısa bir zaman önce sohbetinden buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Şehabeddin Ahmed

Vehbi Tülek

Şehabeddin Ahmed hazretleri Mısır'da yaşamış olan İslam âlimlerindendir. Büyük âlimlerin derslerine devam ederek kıra­at, hadis ve fıkıh okudu. Yemen'de Nakşibendi şeyhi Ebü'l-Vefâ Ah­med Yemeni'ye intisab etti ve icazet alarak bir sahil kasabası olan İzbetülburc'a yerleşti ve Nakşibendi yolunu orada yaydı. 1117'de (m. 1705) vefat etti. Vefatına yakın buyurdu ki:

İmâm-ı Ârif Sadreddîn

Vehbi Tülek

Cehennemin Haram Olduğu Gözler

Vehbi Tülek

Muâze el-Adeviyye hazretleri Tabiinden olup meşhur hanım hadis âlimesidir. 13 (m. 634)'de Basra'da doğdu. Yine Tabiinden Sıla bin Eşyem ile evlendi. Kocasından ve Eshab-ı kiramın bazılarından hadis rivayet etti ve hanımlara hadis ve fıkıh dersleri verdi.

Cehennem Azâbına Lâyık Olanlar

Vehbi Tülek

Bir Hikmet Ehli Ahmed Bin Âşir

Vehbi Tülek

Hanefî Mezhebinde Mestin Hükmü

Vehbi Tülek

Süfyân Bin Abdullah Yemenî

Vehbi Tülek

Günahkârın Kabrinden Yükselen Alevler

Vehbi Tülek

Kur’ân-ı Kerîmi Tecvîde Uyarak Okumak

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Delik Kova

Delik Kova

Mesnevi'de şöyle bir hikaye anlatılır:Bir zamanlar efendisinin evine her gün nehirden su taşıyan bir köle vardı. Köle boynunda taşıdığı bir sopanın iki ucuna birer kova asar, bu kovaları nehirden aldığı su ile doldurur ve eve getirirdi. Ancak kovalardan birisi birkaç yerinden delinmiş eski bir kovaydı. Dolayısıyla, nehirde ağzına kadar doldurulan suyun ancak yarısını tutabilirdi eve kadar. Diğeri ise yepyeni ve sağlam bir kovaydı. Suyu hiç sızdırmadan taşırdı. Tam iki yıl bu böylece devam etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kadı Iyâd Hazretleri Ve Dürüst Genç

Vehbi Tülek

Altıyüz Dirhemlik İp

Vehbi Tülek

Arafatta Görüşürüz

Namazini Ben Kildirayim

Abdullah-i EnsÂrî

Cennetlik Hanım Isteyen...

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

Abayi Yakmak

Korkma!

Vehbi Tülek

Üzülmeyiniz, Allahü Teala Sizi Kurtardi

Vehbi Tülek

Ya Kadîmü'l-ihsÂn İhsÂnüke'l-kadîm

Vehbi Tülek

At Hirsizi

Vehbi Tülek

Allahü Tealadan Bir An Gafil Olmayasin

Vehbi Tülek

Delik Kova

Vehbi Tülek