Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.457.531

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Haset Eden, Dâima Gamlı Ve Kederlidir!

Şeyh Sinân Efendi Osmanlı âlimlerindendir. Şimdi Yunanistan’da bulunan Fere’de doğdu. Bursa’ya giderek Abdüllatîf Kudsî’nin talebesi olan Şeyh Tâceddîn’in talebesi oldu. Kısa zamanda yüksek derecelere kavuşarak icazet verildi ve talebe yetiştirmek üzere memleketinde gönderildi. 890 (m. 1485) senesinde Fere’de vefât etti. Bir sohbetinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Bu Kadar Dilenciye Para Yetiştirmek KÂbil Mi?

Sultan I. Abdülhamid'in Sadrazamlarından Koca Râgıb Mehmed Paşa Mısır vâlisi tâyin edilip Bulak'a vardığında, merâsimle karşılandığı sırada, yolunun üzerine sayısız dilenci sıralanmış. Paşa bunları görünce vazifelilere sormuş:" Bunlar, saraya varıncaya kadar böyle kesret üzere midir (kalabalık mıdır)? " Beli (evet). Eslâfınız (sizden öncekiler) zamanında dahi bunlar böyle dizilirler, iki taraftan beşer-onar adam bunlara sadaka verirdi.Paşa hayret içinde çıkışmış:" Bunca dilenciye akçe yetiştirmek ne kâbil? Eğer bunlara sadaka vermek lâzım gelir ise, saraya varınca biz de sadakaya muhtaç olup, üst başlarında durmamız iktiza eder

Vehbi Tülek

Orhan Gazi’nin Vasiyeti

Vehbi Tülek

Padişahlar Da Güler!

Vehbi Tülek

Gemiler Karadan Yürüdü

Vehbi Tülek

Fatih Sultan Mehmed Han, İstanbul kuşatmasının uzamasına üzülüyor, zayıf olan Haliç tarafındaki surların yıkılabilmesi için, gemilerin haliçe geçmesini istiyordu. Bizans'ın, Haliç tarafından da tazyiki için limana girişe mani olan zincirin kırılması denenmisşe de başarı sağlanamamıştı. Bunun üzerine ince donanmanın Haliç'e karadan geçirilmesi genç hükümdar tarafından düşünülmüştü. Bizans Rumları arasında da "Gemilerin karadan yüzdürüldüğü görülünceye kadar İstanbul'un zaptının kimseye müyesser olmayacağı" hususunda bir inanç ve anlayış bulunduğundan, kuşatılanların bütün ümitlerini kırmak için bu işe teşebbüs edilmiştir. O sırada, Galata, Cenevizlilerin elinde bulunup ayrı bir kalesi vardı. Bura sakinleri, Türklerle dost olmakla beraber geceleri de Bizanslı lara yardım etmekteydiler. Haliç'e denizden girmenin imkansızlığı yüzünden 50-70 kadem uzunluğundaki 15-22 sıra kürekli 70 kadar gemi, 22 Nisan gecesi sabaha kadar Haliç'e geçirildi. Solakzâde bunu "Himmet-i merdân ile Beşiktaş dedikleri yerden Kasım Paşa deresine doğru, dağ parçası gibi gemilerin altına rugan (yağ) ile terbiye olunmus kütükler döşeyip, bir rivayette yelkenler açarak yürüttüler ve gemileri birbirine bağlayarak üzerine metrisler koydular" cümleleri ile anlatır. Bu sevkiyat yapılırken Beyoğlu tepelerine yerleştirilen bataryalar la Haliç'teki Bizans donanması taciz edilip hareketsiz bırakıldığı gibi surların etrafında da bombardımana devam edilip, esas faaliyet, iyi bir şekilde gizlenmiş ti. Sabahleyin 70 parça kadar geminin, Haliç'te yelken açtığını gören Bizanslılar, hayret ve dehşetle bu manzarayı seyre baslamışlardı. Bu şekilde, karadan gemi yürüterek denize indirme tekniği büyük bir başarı idi.

Dari Ekmek

Vehbi Tülek

Bodrumlu Fedai Musa

Vehbi Tülek

Sultan Abdülhamid’in Hal’i

Vehbi Tülek

Kahraman Bir Türk Düşmani

Vehbi Tülek

Hemhal Olmak

Vehbi Tülek

Sultanzade Gazi Hüsrev Bey’in Türbesi

Vehbi Tülek

Söndürülen Fitne Ateşi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Kaza Ve Kader Meselesi Ilahî Sırlardandır

Ebû Abdullah Tlemsânî hazretleri Mâlikî mezhebi fıkıh ve kelâm âlimlerdendir. 1310 (H.710) senesinde Cezayir’de Tlemsân şehrinde doğdu. Tunus'a giderek meşhur âlimlerin derslerine devâm etti. Sonra memleketine dönerek talebe yetiştirdi. 1370 (H.771) senesinde Tlemsân’da vefât etti. Fıkıh usûlüne dâir "Miftâh-ul-Usûl fî Binâ-il-Fürû" isimli eseri yazdı. Kazâ ve kadere dâir herkesin anlayabileceği bir tarzda yazılmış eseri de vardır. Bu kitap, bütün Magrib âlimlerinin bu konuda temel kitabı oldu. Bu eserinde şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Resûlullah'ın Gözleri Uyur Kalbi Uyumazdı

Vehbi Tülek

Ahmed Muhtar Efendi yüzonikinci Osmanlı Şeyhülislâmıdır. "Turşucuzâde" diye bilinir. 1238 (m. 1822)'de İstanbul'da doğdu. 1292 (m. 1875)'de İstanbul'da vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki:

Hadîs âlimlerinden Yûnus Bin Meysere

Vehbi Tülek

Dünyaya Düşkün Olmayan âlimler

Vehbi Tülek

Seyyid Mehmed Uşşâki Efendi, Osmanlı evliyasındandır. Edirne'de doğdu. Orada Hasan Sezai Efendiye intisab edip, yüksek derecelere kavuşunca icazet alarak mânevi bir işâretle, İstanbul'a gitti. Hırâmi Ahmed Paşa Dergâhına şeyh tâyin edildi. 1751 (H. 1164) senesinde İstanbul'da vefât etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:

Bugün Öyle Ol Ki, Yarın Mahcup Olmayasın

Vehbi Tülek

Fas'tan Doğan Güneş!..

Vehbi Tülek

Muhakkak Ki, Müminler Kurtuluşa Erdiler

Vehbi Tülek

Her Işin Gerçekleşeceği Bir Vakit Vardır Sultan'ım

Vehbi Tülek

İnsanın Îmanını Bozan Din Hırsızları!

Vehbi Tülek

Mümin, Bütün âzâları Ile Oruç Tutmalıdır

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Padişah Ve At

Padişah Ve At

Padişahın yakınlarından bir beyin çok güzel bir atı vardı. Bir gün o ata binip padişahın alayına katıldı. Padişahın gözü, ansızın o ata takıldı. Böyle bir at kendi sürüsünde yoktu. Atın çalımı, rengi padişahın gözünü aldı, attan gözünü ayıramıyordu. Çevikliği, güzelliğiyle beraber atta padişahı çeken bir şey vardı. Önce önemsemek istemedi ama, gönlü atı istiyordu.
Padişah geziden dönünce, vezirine durumu açtı. Yolda bir at gördüğünü, derhal gidip o atı, sahibinden alıp, getirmelerini emretti. Padişahın adamları, hızla atın sahibi beyin yanına geldiler. Padişahın atı çok beğendiğini, ne fiyat isterse hemen vereceklerini bildirdiler. Bey, beyninden vurulmuşa döndü. O güzelim, canı gibi sevdiği atını padişah istiyordu ha! Ne yapacağını, ne söyleyeceğini şaşırdı. Padişahın adamlarını oyalamak için onlara yemek ikram etti. Onlar yemeklerini yerken İmadülmülk aklına geldi. Hemen durumu ona danışmalı, ondan akıl almalıydı. Çünkü o, zamanın en bilgini, en akıllısı, en güzel ahlaklısıydı. Kaç kere vezirliği bırakıp, ibadet için uzlete çekilmişse de padişah ona yalvararak izin vermemişti. Atın sahibi üzüntülü bir halde zamanın şeyhülislamının yanına koştu.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Şikayet

Vehbi Tülek

Ana Hakkı Ve Alkama'nın Sonu

Vehbi Tülek

Her Şeyi Göze Almıştı!

A'meş Ve Hanımı

Allah'tan Utanandan Her Şey Utanir

Korkma!

Ahde Vefa

Geç Gelen Kurtarıcı

Cimrilik Ve Nankörlüğün CezÂsi

Vehbi Tülek

Gül Yaprağı

Vehbi Tülek

Tencere Yuvarlanir, Kapağini Bulur

Vehbi Tülek

Tüccarin Rüyasi

Vehbi Tülek

Elini Değil, Ayağini Uzatmiş

Vehbi Tülek

Yuhçu Baba

Vehbi Tülek