Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.447.913

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

İslâmiyete Uyuldukça, Nefsin Istekleri Azalır!

Nasuhzade Abdülmecid Efendi Osmanlı evliyasındandır. Kastamonu-Tosya’da doğdu. Şeyh Nasuh Efendinin oğludur. Nasuh Efendi, Zeyneddin Hafi'nin talelerinden Abdüllâtif Kudsi’nin halifesi Taceddin Efendiden hilâfet aldı. Abdülmecid Efendi babasının vefatından sonra irşad faaliyetini devam ettirdi. 973 (m. 1565)de Tosya'da vefat etti. Tezkire-i Ülü'l-Elbâb isimli eserinde şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Yeniçağ’da Avrupa

Hıristiyanlığın en revaçta olduğu Ortaçağ'da, büyük tıp âlimleri, yalnız Müslümanlardı ve Avrupalılar Endülüs'e tıp tahsil etmeye gelirlerdi. Çiçek hastalığına karşı aşıyı bulanlar, Müslüman Türklerdir. O zamanki Avrupa'da insanlar, hastalıktan kırılıyordu. Fransa kralı 15. Louis 1774'de çiçekten öldü. Avrupa uzun zaman vebâ ve kolera salgınlarına uğradı.Napolyon 1798'de Akkâ Kalesi'ni muhâsara etdiği zaman, ordusunda vebâ hastalığı meydana çıkmış ve hastalığa karşı çâresiz kalınca, düşmanı olan müslüman Türklerden yardım istemek zorunda kalmıştı. O zaman yazılan bir Fransız eserinde şöyle demektedir:

Vehbi Tülek

Benim Gözüm Göreceklerini Gördü

Vehbi Tülek

Bağdad Gibi Yüz Kaleye Değerdin

Vehbi Tülek

Müftî Olsa Gerektir

Vehbi Tülek

Ebüssü'ûd Efendi, şeyhülislâm olmasıyla ilgili bir rüyâsını şöyle anlatmıştır: "Henüz daha medresede talebe iken, bir gece rüyâmda Zeyrek Câmiine girdim. Câmi çok kalabalık idi. "Bu topluluk nedir?" dedim. "Resûl-i ekrem efendimizin divân-ı seâdetleridir, toplantılarıdır" denildi. Hürmetle bir köşede durdum. Önümde de, o devrin müftisi İbn-i Kemâl Paşa oturuyordu. Peygamber efendimiz mihrâbda bulunuyordu. Sağ ve solunda Eshâb-ı kirâm efendilerimiz edeble ayakta duruyorlardı. Resûlullah efendi mizin huzûrunda da bir zât vardı. Kıyâfetinden onu Arab zannetmiştim. Peygamber efendimiz ile dizdize denilecek bir hâlde oturuyor ve konuşuyordu. Acabâ bu zât kimdir ki, Eshâb-ı kirâm efendilerimiz ayakta oldukları hâlde, o, Resûlullah'ın huzûrunda oturuyor? diyerek hayret ettim. Konuşmalarını dinledim; Peygamber efendimiz Arabca konuşuyorlar, o zât ise Farsça söylüyordu.

Deli Hüseyin Paşa

Vehbi Tülek

Osmanli Ramazanlari

Vehbi Tülek

İskender Paşa

Vehbi Tülek

Etin Okkasi Sekiz Akçe

Vehbi Tülek

Hamdolsun İslam Askeri Muzaffer Olmuşdur

Vehbi Tülek

Görev Şuuru

Vehbi Tülek

Bu Devletin Ayakta Kalmasi İçin

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Evliya Kınından Çekilmiş Kılıç Gibidir

Mevlâna Alâeddîn Âbizî hazretleri evliyanın büyüklerindendir. Afganistan'da doğdu. 1486 (H.892) senesinde Herat'ta vefat etti. Herat’ta zahiri ilimleri tahsil etmekle meşgul iken, evliyanın büyüklerinden Sa'deddîn-i Kaşgârî hazretlerini tanıdı ve sohbetlerinde yetişti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Allahü Teala Zaman Ve Mekândan Münezzehtir

Vehbi Tülek

İmâm-ı Kuşeyri hazretleri fıkıh, tefsir, hadis ve kelâm âlimi olup adı Abdülkerim'dir. 986 (H.376) senesinde Horasan'ın Üstuvâ nâhiyesinde doğdu. Nişâbûr'da büyük velilerden Ebû Ali Dekkâk ile karşılaşarak tasavvuf yolunda büyük merhaleler katetti. Hocasının emriyle Muhammed ibni Bekr-i Tûsi'den fıkıh, Ebû Bekr ibni Fûrek'ten kelâm ve usûl-i fıkıh, Ebû İshâk İsferâini'den kelâm ilmini öğrendi. İcazet verilerek vefat edinceye kadar ders verdi. 1072 (H.465) senesinde Nişâbûr'da vefât etti.

Gelen Feyiz Ve Bereketler Hep Velîler Sebebiyledir

Vehbi Tülek

Muhammed Sıddîk Keşmî

Vehbi Tülek

Mevlânâ Muhammed Sıddik Keşmi hazretleri, Hindistan'da yetişen büyük velilerdendir. Küçük iken, Hân-ı Hânân Abdürrahim'in sohbetinde bulundu. Bunun vâsıtası ile Hâce Bâki-billah hazretlerinin sohbeti ile şereflendi. Bu hocasının vefâtından sonra, İmâm-ı Rabbâni hazretlerinin sohbet ve hizmetine kavuştu...

Kara Sevdaya Tutulan Yahudi

Vehbi Tülek

Abdullah Lebbân

Vehbi Tülek

Sevilen Bir Kul Olabilmak Için

Vehbi Tülek

kabirdeki Ibâdete Sevap Verilmez!..

Vehbi Tülek

Kalbini Nasûh Tövbesi Ile Süsle

Vehbi Tülek

sâlihlere Hizmet Eden Yükselir

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
SelÂmetle Gidip Gel

SelÂmetle Gidip Gel

Abdülehad Efendi bir gün, talebelerinden birisinin bir iş için Üsküdar'a gidip gelmesini istedi. Fakat o gün çok fırtınalı idi. Kayık hiç işlemiyordu. Bu yüzden talebelerden kimse, ben gidip gelirim, diyemedi. Nihâyet içlerinden biri, Abdülehad Efendinin emrini yerine getirmek için kendisinin Üsküdar'a gidip geleceğini söyledi. O zaman Abdülehad Efendi o talebesine; "Selâmetle gidip gel." diye duâ etti. O talebe Eminönü'ne geldiğinde, yüz kadar kayıkçıdan ancak birini Üsküdar'a gidip gelmeye iknâ edebildi. Kayıklarından birisini denize indirdiler. Bir ok atımı gitmeden, fırtına dindi, deniz sâkinleşti, rüzgâr uygun bir yöne doğru esmeye başladı. Yelken açıp, Üsküdar'a kısa zamanda gidip geldiler. Dönüşte talebe durumu Abdülehad Efendiye bütün tafsilâtıyla anlattı. Abdülehad Efendi talebesine çok duâ etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Helvaci Çocuk

Vehbi Tülek

İcÂzetin Sirri

Vehbi Tülek

Bana İyi Bir Elbise Yapiver

Hizir Ve Gelin

Bize Teveccüh Edin

Derdi Olan Neylesin?

Allah Diyen Genç

Allah Haramdan Kaçani Korur

Keramete İnanmayan Âlim

Vehbi Tülek

Salavat-ı Şerifin Bereketi

Vehbi Tülek

Arkadaşlarımı Korumak Için

Vehbi Tülek

9 Evi Dolaşan Kelle

Vehbi Tülek

Allah Diyen Genç

Vehbi Tülek

Ölüyü Diriltemem

Vehbi Tülek