Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.409.769

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Tasavvuf, Kalbi Sâf Yapmak, Temizlemek Demektir

Kösec Ahmed Efendi Nakşibendî meşayıhındandır. Trabzon’da doğdu. İstanbul’a giderek Mehmed Emîn Tokâdî hazretlerinin talebelerinden Seyyid Yahyâ Efendiye intisab etti. Nakşibendî yolunda yükseldikten sonra icazet verilerek Konya’ya gönderildi. 1195 (m. 1780)’de Konya’da vefat etti. “Silsile-i Hacegân fî âdab-i Ubudiyyeti'l-Âyan” isimli eseride şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Attiği Her Taş Hedefine Ulaşiyordu

İmâm Efendi adıyla meşhur olan Osman Bedrerddin, kendisine rehberlik edecek âlim bir zât aradığı sırada yirmi yedi yaşındaydı. Bu sıralarda Erzurum, Rusların hücûmuna uğradı. 8 Kasım 1877'de vukû bulan bu savaş, târihte Doksanüç Harbi adıyla bilinir. Aziziye tabyalarının düşmesi üzerine Erzurum halkı yediden yetmişe silâhlanıp, düşmana karşı kahramanca bir müdâfaa yapma hazırlığı içindeydi. 8 Kasım 1877 gecesi Erzurum mahallelerinde gümbür gümbür davullar çalınarak halk cihâd için uyandırıldı. Tanyeri ağarmadan önce halk kalkıp, balta, tahra, dehre, sopa ne bulduysa eline alıp hazırlandı. Tanyeri ağarırken, Ayaz Paşa Câmii şerifi minâresinden sabah ezânı okunmaya başladı. Bu ezânı İmâm Efendi okuyordu. Ezân, ihlâs ve sadâkatle öyle okunuyordu ki, Erzurum'un dağı-taşı, deresi, tepesi, yamaçları, ağaçları sanki dile gelmiş, ezânı tekrar ediyordu.

Vehbi Tülek

Savaş İçin Planiniz Var Mi?

Vehbi Tülek

Fatih’in Akincisi Malkoçoğlu BÂlî Bey Bey

Vehbi Tülek

Sultan Ahmed Ve Mehmed Emin Tokadi

Vehbi Tülek

Hattat Mehmed Râsim Efendi anlatır; "Cennetmekân Üçüncü Ahmed Hânın vefâtın dan sonra, şöyle bir rüyâ gördüm. Geniş bir sahrada orduyu hümâyûn kurulmuştu. Bir tepe üzerinde de sultanlara mahsûs bir çadır, çadırın etrafında ise büyük bir kalabalık vardı. Kalabalıktan bir kişiye yaklaşıp; "Bu ordunun kumandanı kimdir?" diye sordum. O da; "Âhir zaman Peygamberi Muhammed aleyhisselâmdır." dedi. Cehennem'e götürülecek bâzı kimseler bu büyük çadıra götürülüyor, buradan şefâat edilirse Cehennem'den kurtuluyordu. Yine birisine; "Peygamber efendimiz nerede bulunuyor?" diye sorduğumda; "Tepedeki büyük çadırda" dedi.

25 - Senin Nasibin Diyar-i Rum'dadir

Vehbi Tülek

İkinci Bayezid HÂn’in Tuğlasi

Vehbi Tülek

Misir’a Bedeldin Ey Sinan

Vehbi Tülek

İnebahti Deniz MuhÂrebesi

Vehbi Tülek

Dede Molla Ve Yavuz Sultan Selim

Vehbi Tülek

Din Ve Devletin Ayakta Kalmasi İçin

Vehbi Tülek

Fat0h Sultan Mehmed Han Ve Akbiyik Sultan

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Muhammed Sıddîk Keşmî

Mevlânâ Muhammed Sıddik Keşmi hazretleri, Hindistan'da yetişen büyük velilerdendir. Küçük iken, Hân-ı Hânân Abdürrahim'in sohbetinde bulundu. Bunun vâsıtası ile Hâce Bâki-billah hazretlerinin sohbeti ile şereflendi. Bu hocasının vefâtından sonra, İmâm-ı Rabbâni hazretlerinin sohbet ve hizmetine kavuştu...

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

İmanı Olmayanın, Hiçbir Iyiliğine Sevap Verilmez

Vehbi Tülek

Muinüddin Hatib-i Haskefi hazretleri Şafii mezhebi fıkıh âlimi ve hatibdir. 459 (m. 1067)'de, Diyârbakır'da Tanza köyünde doğdu. Hasankeyf'de tahsil gördü. 551 (m. 1156)'da Diyârbakır'ın Silvan ilçesinde vefât etti. Kabri Silvan'dadır. Bir dersinde buyurdu ki:

Allahtan Gelene Rızâ Göster

Vehbi Tülek

Bir ân Rabbinden Gâfil Olma Sakın

Vehbi Tülek

Ebüssü'ûd Cârihi hazretleri evliyânın büyüklerindendir. 930 (m. 1523) senesinde Mısır'da vefât etti. Şehâbeddin Merhûmi'den ilim öğrendi. Tasavvuf yoluna girdi. Hârika ve kerâmetler sahibi idi. Çok talebe yetiştirdi. Ebüssü'ûd Cârihi buyurdu ki:

Anadolu Velîlerinden Abdullah Fahri Baba

Vehbi Tülek

Re­su­lul­lah â­şık­la­rı ­dar­da Kal­maz­lar!..

Vehbi Tülek

O, Alevli Bir Ateşe Girecek

Vehbi Tülek

Resûlullah Efendimizin âmâya Öğrettiği Dua

Vehbi Tülek

Aşçı Dede Hazretleri

Vehbi Tülek

Ahmed Kuddûsî Hazretleri

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Ayyaşin Sonu

Ayyaşin Sonu

Herkesin birbirini tanıdığı küçük bir kasabada, bir ayyaş yaşıyordu. Bütün gününü, gecelerinin çoğunu kasabanın meyhanesinde geçiriyordu. Evini, işini, çoluk-çocuğunu çoktan unutmuştu. Bu yüzden herkes kendisinden nefret ediyordu. Kimse kendisiyle ne doğru dürüst konuşuyor, ne de selam alıp veriyordu. Bu haldeyken günün birinde vakti saati doldu ve öldü. Kendisine yaşarken duyulan hoşnutsuzluk ölümünden sonra bile sürdürüldü. O kadar ki, namazını kılacak kimse çıkmadı. Cenazesi ortada kaldı. Adamın karısı, kocasının ölüsünü bir küfeye koyup sırtına yüklendi ve gömmesi için o çevrede yaşayan ve iyilik severliği ile tanınan bir çobana götürdü. Çoban bir çukur açıp adamı gömdü. Ardından herkes "Cehennemi boylamıştır" diye dünüşünüyordu.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Gül Yaprağı

Vehbi Tülek

Arkadaşlarımı Korumak Için

Vehbi Tülek

Örümcek Ağı

Bülbülün Zikri

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Gördünüz Rüyadan Haberimiz Var

Biz Söze Bakmayız, Öze Bakarız

Yüz Vermedin!

SelÂmetle Gidip Gel

Vehbi Tülek

Namazini Ben Kildirayim

Vehbi Tülek

Onun Görmediği Yer

Vehbi Tülek

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Vehbi Tülek

Allah Haramdan Kaçani Korur

Vehbi Tülek

Abayi Yakmak

Vehbi Tülek